Ayasofya'da cemaatle kılınan sabah namazının ardından düzenlenen dua programına HÜDA PAR Genel Başkanvekili Zekeriya Yapıcıoğlu, HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Aslan, HAMAS Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, HÜDA PAR İstanbul İl Başkanı Erdal Elibüyük ve ilçe teşkilatlarından çok sayıda partili katıldı.
Düzenlenen programda konuşan HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Zekeriya Yapıcıoğlu, "Bir İsra ve Miraç gecesinde ümmetin dertleri ve işgal altındaki Mescid-i Aksa için duaya durduk. O mübarek gecenin sabahında şimdi de kıyamdayız. Allah'u Teâla Kudüs için Mescid-i Aksa için kıyamda durmayı kendi rızası için kabul etsin ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne giden yolda bir kapı eylesin." dedi.
"Ümmetin yükselişi Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın özgürlüğüne bağlıdır"
Yıllardır ümmet için, Kudüs ve Mescid-i Aksa için dua ettiklerini ancak sadece dua etmenin yeterli olmadığını vurgulayan Yapıcıoğlu, "1917 İngiliz işgalinden alırsanız 104 yıl, 1948 yılında siyonistlerin kendilerini devlet olarak ilan etmelerinden alırsanız 73 yıldır o topraklar işgal altında. 88 yıllık haçlı işgalinden sonra ceddimiz Selahaddin, Mescid-i Aksa'yı nasıl hürriyetine kavuşturduysa inşallah inanıyoruz ki yine bir gün Kudüs için hazırlık yapanlar tekrar Kudüs ve Mescid-i Aksa'yı hürriyetine kavuşturacaktır. Şunu da bilmeliyiz ki sadece dualarla yetinmek bize yakışmaz. İsra ve Miraç'ın sırlarından birisi de şudur ki eğer biz ümmet olarak dikine yükselmek istiyorsak önce yatay bir şekilde belki de bir Miraç gecesi Kudüs'e gidip onu hürriyetine kavuşturmalıyız. Böylelikle İslam ümmeti olarak içerisinde bulunduğumuz zillet halinden kurtulalım. O günlerin çok uzakta olmadığını temenni ediyorum. İnşallah bu işgal çok uzun sürmeyecektir." diye konuştu.
"Mescid-i Aksa şuuru canlandıkça siyonistler orayı geldikleri gibi terk etmek zorunda kalacak"
Yapıcıoğlu, "Özellikle son birkaç yıl içerisinde çok acı ihanetlere şahitlik ettik. Uzun süredir Kudüs davasına, İslam ümmetine ihanet edenler son dönemde bu ihanetlerini normalleşme adımları adı altında açıkça yapıyorlar. Biz inanıyoruz ki, halkından kopuk, kendi insanlarına, ümmetin davasına ve inancına ihanet edenler bulundukları makamlarda tıpkı siyonistler gibi işgalcidirler. O memleketin halkı Kudüs davası için yine duada ve bizim gibi kıyamdadır. Allah'ın izniyle bu dava dalga dalga yayılıp bu şuur canlandığı zaman siyonistler orayı geldikleri gibi terk etmek zorunda kalacaklar." şeklinde konuştu.
"Ayasofya'da saf tuttuğumuz gibi rabbim Mescid- Aksa'da da namaz kılmayı nasip etsin"
Kudüs'te zor durumda olan Müslümanlara her türlü yardımı yapmak için yoğun bir çaba içerisinde olmak gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, son olarak şu ifadeleri kullandı:
Bu artık her Müslümanın üzerine farzdır. Orada sadece kıyamda duran, mescidin nöbetini tutan, işgale karşı duran kardeşlerimizin farzı kifaye olarak yaptıkları bizi kurtarmayacaktır. İlk kıblemizi, yeryüzünde inşa edilen mescitlerin ikincisini işgalden kurtarmak için rabbim gayretimizi arttırsın. Uzun süre ibadete kapalı kalıp ardından ibadete açılan Ayasofya gibi bir sabah namazında nasıl yan yana saf tutup namaz kıldıysak hürriyetine kavuşmuş Mescid-i Aksa'da da bir gün ümmetin tüm fertleriyle birlikte inşallah saf tutup namaz kılmayı bize nasip etsin.
Mescid-i Aksa'nın yeryüzündeki diğer mescitler gibi olmadığını belirterek konuşmasına başlayan Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri, Mescid-i Aksa davasının inancımızın temel meselesi olduğunu söyledi.
"Bu zulüm ve işgal ilelebet devam etmeyecektir"
Ebu Zuhri, "Müslüman kardeşlerimiz vakit namazlarına durduklarında Peygamber Efendimiz ve ashabının ilk kıble olarak yöneldikleri Mescid-i Aksa'nın bugün işgal altında olduğunu hatırlamalıdırlar. Mescid-i Aksa'yı işgal ederken aslında bizim basit bir mescidimizi değil dinimizi, inancımızı işgal etmişlerdi. Bugün burada toplanmamız nasıl ki İsra ve Miraç gecesine denk geliyorsa aynı şekilde Selahaddin Eyyubi'nin de Kudüs'ü fethettiği güne denk geliyor. Burada Selahaddin Eyyubi'yi dile getirirken şunu ifade etmek istiyoruz. Bu zulüm ve işgal ilelebet devam etmeyecektir. Her zulmün bir sonu vardır ve Allah'ın izniyle bunların sonu yakın olacaktır. Mescid-i Aksa'nın konuşulduğu bu günlerde maalesef Mescid-i Aksa'mız yine işgal altındadır." dedi.
"Bize düşen mücadele eden Filistinli kardeşlerimize maddi manevi destek vermektir"
Mescid-i Aksa ve Müslümanların günlük olarak siyonistler tarafından saldırıya uğradığını ve yapılan saldırılarla Mescid'in havraya dönüştürülmek istendiğini hatırlatan Ebu Zuhri, "Mescid-i Aksa'nın bazı kapıları günlük olarak siyonist işgalciler tarafından kapatılmakta, orada yaşayan kardeşlerimiz ve dışarıdan gelen Müslümanların uzun süre Mescid-i Aksa'da kalmalarına izin verilmemektedir. Bugün buradan, Ayasofya cami bahçesinden tüm Müslümanlara, Türkiye halkına şunu söylemek istiyorum; Mescid-i Aksa bir daha özgürleşmeyi bekliyor. Kudüs ve Filistin toprakları yine özgürleşmeyi bekliyor. Filistin'deki ve özelde Kudüs'teki kardeşlerimiz orada mücadelelerini hakkıyla vermektedirler. Bize düşen kardeşlerimizin mücadelelerini devam ettirmesi için onlara maddi ve manevi destekte bulunmaktır." diye konuştu.
Düzenlenen program, Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın kurtuluşu, Müslümanların birlik ve beraberliği için yapılan dua ile son buldu.