HÜDA PAR; AK Parti, Saadet Partisi, Yeniden Refah Partisi, Gelecek Partisi, Deva Partisi ve İYİ Parti ile bayramlaştı.
Parti Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir'den oluşan heyet, Kurban Bayramı münasebetiyle AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin, AK Parti Kadın Kolları MKYK Üyesi Ayten Aydın ve AK Parti Gençlik Kolları MKYK Üyesi Muhammed Cem Çekerek ile bayramlaştı.
Bayramlaşmalarda karşılıklı iyi temennilerde bulunan partililer, Türkiye ve tüm İslam âleminin bayramını tebrik ettiler.
Önümüzdeki süreçte Türkiye'de siyasetin sıcak bir sürece gireceğini öngördüklerini söyleyen Şehzade Demir, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'nin normalleşme sürecine bir türlü giremediğine dikkati çekti.
Demir, "Önümüzdeki süreçte Türkiye siyasetinde çok sıcak bir dönem olacak. Toplumun her geçen gün büyüyen beklentileri cihetinde meseleye baktığımızda gerçekten çözüm bekleyen çok fazla sorun var. Bu bayram vesilesiyle bunları da ifade etmekte fayda var. AK Parti, iktidar partisi olması hasebiyle bunları size söylemenin daha anlamlı olacağını düşünüyoruz. Diğer partilere de konuşacağız. Özellikle menfur 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye olarak bir türlü normalleşemedik. Ekonomik sıkıntılar bir yanda siyasi sorunlar bir yanda güvenliğe dair sorunlar bir yanda olağan bir Türkiye sürecine giremedik. Daha yeni Meclis’te olağanüstü bazı uygulamaların 3 yıl daha uzatılması gibi bir yasa geçti. Belki ihtiyaç açısından bakıldığında normal karşılanabilir ama Türkiye geneli normalleşme açısında bakıldığında hiç normal olmayan bir durum. Keşke ihtiyaç olmasaydı." ifadesini kullandı.
"Halkın en önemli gündem maddesi ekonomi"
Türkiye'de halkın en önemli gündemlerinden bir tanesinin de ekonomi olduğunun altını çizen Demir, şunları kaydetti:
Halkın gündeminin en önemli maddesi malum ekonomik sıkıntılar, hayat bağlılığı, zam furyaları, elektrik, yakıt, enerjide yükselen fiyatlardır. Bütün bu sorunlar, bu süreçten geçen Türkiye için belki ‘normal’ denilebilir elbette normaldir. Ama bunun çözüm yolunu bulmak adına, özellikle iktidar partisinin, iktidar partilerinin çok ciddi anlamda elini taşın altına koymaları, çözüm üretmek adına önemli süreçlere girmeleri ve bu konuda zor da olsa ağır da olsa ciddi bir inisiyatif almaları gerekir, böyle bir beklentimiz var. Sorunların çözümü için Türkiye geneli bir konsensüs arama, bütün partilerden yardım ve destek isteme de bu işin bir parçası olmalıdır. Öte taraftan muhalefetteki partiler açısında da bu konu çok önemlidir. Muhalefet partileri sırf iktidara vuralım, zayıflatalım, biz başa geçelim gibi bir endişeden ziyade, memleket sorunlarını çözme adına çözümün bir parçası olmalı, gerekirse iktidara yardımcı olmalı, memleketin biran önce bu sorunu aşması için her türlü katkıda bulunmakta geri durmamalıdır. Bu vesileyle bunları ifade etmiş olayım.
"HÜDA PAR'ın yaklaşımını son derece anlamlı buluyor, teşekkür ediyoruz"
HÜDA PAR'ın yaklaşımını son derece anlamlı bulduklarını dile getiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Özlem Zengin, "Yaklaşımınızı son derece anlamlı buluyorum. Türkiye'de siyaset yaparken, muhalefet ile iktidar arasındaki çatışmanın dozunun fevkalade önemli olduğu kanaatindeyim. Bu çatışma çok tabidir. Muhalefetin özünde itiraz var. İtiraz olmadan muhalefetin olması mümkün değil. Muhalefet ederken aslında yapıcı olmak mümkün. Muhalefet ederken, neyi nasıl yapılacağına dair kendi perspektiflerinizi ortaya koymak mümkün. İktidarın sorumluluğu kadar ve muhalefetin de sorumlu olduğunu düşünüyorum, Türkiye'nin geleceği, mevcut problemlerin çözümü açısından. Hayat devam ettikçe probleminin olmaması düşünülemez. Önemli olan bu problemleri nasıl çözeriz." diye konuştu.
Parti Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir'den oluşan heyet, daha sonra Saadet Partisi Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Cafer Güneş, Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Kaya ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya ile bayramlaştı.
Karşılıklı iyi temennilerde bulunulan bayramlaşmada, ülke ekonomisi ve dış politikaya ilişkin fikir beyanında bulunuldu.
Kıbrıs meselesinin sürüncemede kalmaması gerektiğinin altını çizen Şehzade Demir, "Sorunun sürüncemede kalması hem Kıbrıs'taki Müslümanlar açısından hem de ülke açısından sıkıntı ve kayıplara neden olmaktadır. Her halükârda çözüm her iki toplum içinde daha iyi olacak." dedi.
"Afganistan halkı, NATO bünyesinde bir Türkiye istemiyor"
Afganistan ile ilişkilerdeki son durumu değerlendiren Demir, “Malum Afganistan meselesi şu an önemli gündemlerden bir tanesi. Afganistan halkının, NATO bünyesinde bir Türkiye istemediği görülüyor. Ciddi bir şekilde de ifade ediyorlar. En azından Taliban açısından öyle. Şimdi Türkiye kendi bölgesinde güçlü bir ülkedir. İslam Birliği, İslam memleketlerinin istikrarı için mücadele etmesi ve inisiyatif alması gereken bir ülkedir. Afganistan'daki varlığının da Afganistan'ın birliğine, barışına, huzuruna hizmet etmesi gereken bir pozisyonda olmalıdır. Biz şimdiye kadar defalarca tecrübe ettik. Bugüne kadar NATO'nun Müslüman ülkelere, İslam Birliğine müdahale ettiği hiçbir yere bir hayrı dokunmamış. Afganistan'dan da bugüne kadar NATO'nun sadece kaosun devamı ve savaş mantıklı bir politikası oldu. Türkiye olarak orada bulunması inanıyoruz ki çok faydalı olacak. Ancak NATO bünyesinde ve özelikle Amerikan çıkarlarına hizmet edecek bir pozisyonda orada olmasını kesinlikle tasvip etmiyoruz. Hükümet bu sevdadan vazgeçmelidir diye düşünüyoruz." dedi.
“Ekonomik sorunlar Türkiye'nin en önemli gündem başlığı”
Türkiye'nin ekonomi sorunlarına da değinen Demir, "Türkiye'nin çok çeşitli kozmopolitik sorunları var. Ekonomik, manevi, siyasi, istikrar ve siyasetin dili, siyaset geleneğindeki sorunlardır. Maalesef şu anda gerçekten iktidar partisini aşan çok ciddi sorunlar var. Bunların bir an önce çözüme kavuşturulmasını temenni ediyoruz. Bugüne kadar ortaya konulan formüllerle çözülemedi, çözülemediği görüldü. İktidarın da bunu anlamasını, farklı çözüm yollarını aramasını, muhalefetlerle, diğer partilerle ortak bir akıl arayışına girerek, hep birlikte memleket sorunlarını çözmeyi aramasını temenni ediyoruz. Bu biraz zor olsa da en azından temenni edelim. Şu an gördüğümüz kadarıyla ekonomik sorunlar Türkiye'nin en önemli sorunu haline geldi ve maalesef hükümetin de çok umurunda değil. Dar gelirli insanların durumu, hayat pahalılığı, bugün memleketin en önemli sorunu olmuş. Ekonomi yönetimi her geçen gün daha da ekonomiyi batırıyor maalesef. Ümit ediyoruz ki kısa sürede bunun için farklı ekonomik modeller üretilir. Faize, sermaye sahiplerinin gücüne ve döviz lobisine dayalı bir ekonomik programdan vazgeçilir. Yerli, milli, tamamıyla üretim ve istihdama dayalı bir programa geçilir.” ifadelerini kullandı.
“HÜDA PAR'ın bizim için ayrı bir yeri var”
HÜDA PAR'ın kendileri için ayrı bir yeri olduğunu belirten Saadet Partisi Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya, "HÜDA PAR'ın bizim için ayrı bir yeri var. Aynı gönül dünyasına müntesip olduğumuz, aynı medeniyeti savunduğumuz kıymetli bir siyasi partimiz. Bu vesileyle bu bayramda sizlerle birlikte olmaktan da camia olarak da son derece mutluyuz ve memnunuz. Cenab-ı Allah inşallah hepimizin ortak sorunları olan İslam coğrafyasının sorunlarının çözüldüğü, yeniden İslam Birliğinin tesis edildiği ve dünyaya İslam'ın gözüyle bir adalet ve eşitliğin getirildiği bayramlar yaşanmasını diliyorum." dedi.
Parti Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir'den oluşan heyet, daha sonra Yeniden Refah Partisi Genel Başkan yardımcısı Doğan Bekin, MKYK üyesi Genel Başkan Danışmanı Mehmet Fatih Uğurlu, Kadın Kolları Ekonomi ve Sosyal İşler Başkanı Aynur Yangaz ve Gençlik Kolları Başkanı Melih Güner ile bayramlaştı.
Bayramlaşmalarda karşılıklı iyi temennilerde bulunan partililer, Türkiye ve tüm İslam âleminin bayramını tebrik ettiler.
Ülke olarak ciddi sorunların olduğuna vurgu yapan Şehzade Demir, memleketin boğuştuğu sorunların bekletilmeye gelmediğinin altını çizdi.
Demir, "Türkiye'de ciddi ve hükümetin de boynunu aşan sorunlar var. Hem ekonomik hem manevi hem dış politika ile alakalı sorunlar var. Bu konuda özellikle hükümetin sorunları kabul etmesi, çözüm için ciddi bir sorumluk alması, yeri geldikçe muhalefet partilerinden de yardım istemesi gerekir. Hükümet ortak akıl yoluyla muhalefet partilerinin sorunların çözümü noktasında müdahalelerini ve katkılarını sağlamalıdır. Ancak maalesef şu ana kadar böyle bir adım atılmadı. Başta hükümet olmak üzere tüm siyasi parti ve ittifakların sorunlar üzerine cesurca gitmesi, çözüm önerilerini açık ve şeffaf bir şekilde ortaya koyması gerekmektedir. Bunun ötesinde sorunlara aynı bakış açısıyla yaklaşan partilerin ortak hareket etmesi gerekir. Bu partiler bir araya gelebilmelidir. Bunun kurumsal anlamda bir icraata dönüşmesi çok önemlidir. Türkiye'nin buna ihtiyacı var, hepimizin buna ihtiyacı var diye düşünüyoruz. Bundan sonraki süreçte biraz da buna odaklanmamız gerekiyor. Makam, mevki, ikbal endişesine düşmeden Müslümanca bir birliktelik, Müslümanca bir bakış, sorunlara Müslümanca ortaya koyacak bir perspektif lazım bu memlekete." dedi.
HÜDA PAR'ın yapıcı politikasını yakından takip ettiklerini belirten Yeniden Refah Partisi Genel Başkan yardımcısı Doğan Bekin ise şunları kaydetti:
"Temennimiz odur ki, Kıbrıs başta olmak üzere, bütün bölgedeki sorunlar biran önce çözüme kavuşsun. Türkiye'de başta ekonomi olmak üzere, tam bir istikrarın ortaya çıkmasıdır. Özellikle Güneydoğu’da yaşanan sıkıntılar ve sorunları yakinen biliyoruz. Bunların da palyatif çözümlerle hal edilemeyeceğinin de farkındayız. Temennimiz Güneydoğu konusunda da iktidarın yapıcı, uzlaştırıcı çözüm odaklı politikalarla kangrenleşmeye yüz tutmuş olan sorunları halletme yoluna gitmesidir. Biz barış iklimini oluşturan bir medeniyetin mensuplarıyız. Bin 400 yıllık bir medeniyet ağacı içerisinde, manevi değerlerimizle ayakta durmuşuz şimdiye kadar. Dışarıdan dayatmalarla bir çözümün oluşması asla mümkün görünmemektedir. Burada da sizin yapıcı politikalarınızı yakında görüyoruz, biliyoruz. Buradan sizlere de şükranlarımızı ifade ediyoruz. Gerçekten de Güneydoğu’da büyük bir boşluğu dolduruyorsunuz. Hem manevi iklim hem kültürel açıdan da bu konuda her zaman takdirlerimizi ifade etmek istiyoruz. Allah sizden razı olsun. Temennimiz bundan sonra da biz iki kardeş parti olarak daha yapıcı politikalara önayak olmamızdır. Birçok politikamız zaten birbiriyle örtüşmektedir. Aynı ağacın kökünü oluşturuyoruz. Aynı kökten geliyoruz. Bundan da büyük bir memnuniyet ve iftihar duyuyoruz." dedi.
Parti Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir'den oluşan heyet, daha sonra Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcıları Selçuk Özdağ, Feramuz Üstün, Aile ve Sosyal Politikalar Başkanı Seren Yıldız Öztürk, Genel Başkan Danışmanı Burçak Başbuğ Erkan ve Sivil Toplum ve Halkla İlişkinler Başkan Yardımcısı Hakverdi Altuğ Çakırlar ile bayramlaştı.
Başkanlık ve parlamenter sisteme değinen Demir, "Genel Başkanımızın da ifade ettiği gibi sistemler üzerinde illa bu olsun diye bir kırmızıçizgimiz yok. Yeter ki yürüsün, hangi sistem üzerinden adalet ikame edilecekse hangi sistem üzerinden huzur ve barış gelecekse o olsun. İster güçlendirilmiş parlamenter sistem olsun ister Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olsun ister farklı bir şey olsun. 100 yıldan fazla bir süre oldu Cumhurbaşkanlığı Parlamenter Sistemiyle idare edildik. Onun çözüm olmadığı anlaşıldı. Şimdi birkaç yıldır yeni bir sisteme geçilmiş, birçok eksiği var. Bunların giderilmesi durumunda biz diyoruz ki bu da olabilir. Sorunlar giderilemezse o zaman hep beraber farklı bir şey yapalım diyoruz. Aslında çok farklı düşünmüyoruz. Madem şu anda bir sisteme geçmişiz o zaman buna bir şans tanıyalım. Sorunlarını gidermeye çalışalım diye bir düşüncemiz var." dedi.
"Türkiye bir an önce normale dönmelidir"
"Gelecek Partisiyle neredeyse bütün hususlarda Türkiye’nin sorunlarıyla alakalı aynı şeyleri düşünmemiz, aynı hassasiyetleri taşımamız gerçekten sevindirici bir durum." diyen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
Buna benzer farklı partiler de var. Çünkü her bayramda konuşuruz, bir araya geliriz, diyalog ortamları oluşur. Bayram dışında da güzel temaslarımız olur. Türkiye’nin aşılamayan sorunları var. Hükümeti aşan sorunlar var. Memleket sorunlarının çözümü için partilerin sorunların çözümü, huzurun sağlanması, siyaset üretme ve yeni projeler geliştirme nokrasında da güç ve strateji birliğine, söz ve gönül birliğine ihtiyacı var. Bugün çok önemli bir süreçteyiz, görmek lazım. Malum menfur bir darbe süreci yaşadık. Darbe sürecinden şimdiye kadar bir türlü Türkiye normalleşemedi. Gerek güvenlik politikalar açısından olsun gerek iktisadi politikalar anlamında olsun ve gerek manevi değerler noktasında olsun. Yaklaşık bir hafta olağanüstü yasaların, olağanüstü bazı yetkilerin 3 yıl daha uzatılmasıyla alakalı bir yasa meclisten geçti. Bunun Türkiye’ye fayda getireceğini düşünmüyoruz. Türkiye bir an önce normale dönmelidir. Bir an önce olağan hale geçilmelidir. Memleketin huzuru insanlık, kardeşlik ve diyalog bize göre çok önemlidir. Güvenlik politikalarının ya da hükümete farklı farklı yetkilerin, olağanüstü yetkilerin verildiği süreçlerin artık mutlaka bitmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu noktada beraber çok şey yapabileceğimizi düşünüyoruz. İktidar partisinin zorlanması, bazı şeylerin yapılmasına yönelik baskı yapması, gerekse bizim birlikte bazı projeler hazırlayarak beraber kamuoyuna götürme, beraber hareket etme gibi bazı hususlar olabilir. Bunlara şiddetle ihtiyaç var.
“Partilerimiz araç, bugün varız yarın yokuz”
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ ise "İnşallah İslam dünyası akılla, bilgiyle, teknoloji ile buluşur ve İslam dünyası gerçek manada hayat mektebini doğru olarak okur ve bunun sonucunda da bir saadete ve huzura kavuşur. İnanç hürriyetinin, teşebbüs hürriyetinin, aynı zamanda fikir hürriyetinin ve basın özgürlüğünün olduğu bir Türkiye’yi inşa ederiz hep birlikte. Partilerimiz araç, bugün varız yarın yokuz. Önemli olan baki kalan bu kubbede hoş bir seda bırakabilmek." Dedi.
Parti Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir'den oluşan heyet, daha sonra İYİ Parti Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Berna Sukas, Kadın Politikaları Toplumsal Şiddetle Mücadeleden Sorumlu Başkan Yardımcısı Kadriye Ünler ve Edirne Milletvekili Orhan Çakırlar ile bayramlaştı.
Bu zorlu süreçte Türkiye'nin en çok birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğunu belirten Şehzade Demir, siyaset kurumundaki kutuplaşmaya dikkati çekti.
Demir, "Bu zorlu süreçte Türkiye’nin muhtaç olduğu en önemli şey bize göre birlik, beraberlik, kardeşlik ve dayanışma kültürünün siyaset kurumunda da oturtulmasıdır. Maalesef Türkiye’de siyaset geleneğimizin böyle bir zaafı var. Dünya kadar sorunla boğuşuyoruz. Türkiye’nin bulunduğu hem stratejik hem coğrafi konum ve bizi kuşatan dış odaklar, bizim çok ciddi bir birliktelik, kardeşlik ve çok ciddi bir ruha ihtiyaç oluşturmaktadır. Siyaset kurumundaki bu kutuplaşma, öteki dil, bir araya gelememe, sorunlara beraber müdahale edememe ve ortak akıl üretememe noktasında ciddi bir sorunumuz var. Bayramın bu sorunları aşmaya vesile olmasını temenni ediyoruz." dedi.
Partilerin bir araya gelmesinin önemli olduğunun altını çizen Demir, şunları söyledi:
Partilerin bir araya gelmesi, bayramlaşması, sorunlara beraber müdahale etmesi çok önemli bir durumdur. Farklı düşünülebilir, farklı anlayışlar, farklı hassasiyetler olabilir ancak mesele memleket meselesi, kardeşlik meselesi, insanlarımızın huzuru, barışı olunca, bize göre bütün farklılıkların bir tarafta bırakılması gerekiyor. Siyaset kurumunun buna şiddetle ihtiyacı var. İnşallah hep birlikte bunu inşa etmeye çalışacağız.
“Gönül arzu ederdi ki alışık olduğumuz geleneklerimiz üzere bayramlaşabilelim”
İYİ Parti Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Berna Sukas, "Gönül arzu ederdi ki alışık olduğumuz geleneklerimiz üzere aynı mekanları paylaşarak, kahve ikram ederek bayramlaşabilelim. Maalesef ülkemizde ve dünyamızda yaşanan salgın nedeniyle online sistem üzerinden bayramlaşmalarımızı geçekleştiriyoruz. Yine bu sistemle bile olsa bayramlaşıyor olabilmenin mutluluğu içerisindeyiz. Bu bayram günleri bizler daha sağlıklı ve huzurlu yaşayalım diye bugün bayram günlerinde dahi çalışan başta sağlık ve güvenlik çalışanlarımız olmak üzere, tüm çalışan arkadaşlarımıza minnetlerimizi ve saygılarımızı sunarak konuşmama devam etmek istiyorum. Aynı zamanda yine bu zor salgın günlerinde sağlık sisteminin ayakta kalmasının yükünü omuzlarında çalışan tüm sağlık çalışanlarımıza da ve bu süreçte yaşamını yitiren sağlık çalışanlarımıza da Allah’tan rahmet diliyorum, yakınlarına sabırlar diliyorum." diye konuştu.
Parti Genel Sekreteri Şehzade Demir ve Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin İmir'den oluşan heyet, daha sonra DEVA Partisi Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aysun Hatipoğlu Potgieter, Genel Başkan Yardımcısı Selma Aliye Kavaf ve Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Profesör Doktor Mustafa Ergen ile bayramlaştı.
Bayramlaşmalarda karşılıklı dilek ve temennilerde bulunan partililer, Türkiye ve tüm İslam âleminin bayramını tebrik ettiler.
Toplumun en önemli gündem maddelerinden birisinin de hayat pahalılığı ve faizler olduğunu vurgulayan Şehzade Demir, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye'nin bir türlü normalleşemediğini belirtti.
Demir, "Bu bayramı da salgının gölgesinde geçirdik. Geçmiş bayrama göre durum daha iyidir elbette. İslam ümmetinin kongresi olan Hac farizasını bir kez daha yerine getiremiyoruz. Yüce Allah’tan Hacc farizasını yerine getireceğimiz güzel bayramlara kavuşmayı temenni ediyoruz. Ülkenin içinden geçtiği süreç, malumunuzdur. Çok çeşitli ve ciddi sorunlarımız var. Özellikle eğitim, sağlık, ekonomi alanında ve siyaset sahnesinde çok ciddi sorunlar yaşanıyor. Bunlar artık toplumun en önemli gündemi haline gelmiş. Özellikle ekonomi, hayat pahalılığı, yüksek faizler, dar gelirli insanların yaşadığı sıkıntılar çok çok fazladır." dedi.
"Ekonomik sıkıntı, ekonomik krizin yükü dar gelirli vatandaşlarımızın sırtına biniyor maalesef"
Bu kadar sorunlar içerisinde bir türlü normalleşemeyen bir Türkiye ile karşı karşıya kaldıklarını belirten Demir, şunları söyledi:
Bu kadar sorun içerisinde bir türlü normalleşmeyen Türkiye ile karşı karşıyayız. Malum 15 Temmuz sürecinden sonra bir türlü normalleşemedik. Daha yeni meclisten olağanüstü bazı uygulamalarla alakalı yasa geçti. Ekonominin çözüme kavuşması noktasında iktidar bir türlü bekleneni yerine getiremiyor. Gerekli açılımları yapamıyor ve bütün ekonomik sıkıntı, ekonomik krizin yükü dar gelirli vatandaşlarımızın maalesef sırtına biniyor. Bu noktada biz başta iktidar olmak üzere, çok ciddi açılımların olması gerektiğini düşünüyoruz. Hükümet, pilot bir uygulama getirmeli, dar gelirlilerin yükünü hafifletmek adına olağanüstü bir sürecin içerisine girmeli. Bu sadece hükümetin de sorumluluğu değil, Türkiye'deki bütün siyaset kurumunda yer alan partilerin de bu konuda üzerine düşeni yapması gerektiğini düşünüyoruz. Bu muhalefette olmamız hasebiyle hem bizi, hem sizi, hem de diğer partilerin de sorumluluğu. Bizim de memleketin sorunlarını çözüme kavuşturma noktasında gerek iktidarın sıkıştırılması gerekse sorunları cesurca ifade edilmesi gerek. Çözülmeyen projelerin ortaya konulması anlamında üzerimize düşeni yapmak durumundayız. Bu konuda memleketin rahata kavuşması için el birliğiyle çalışılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu memleket çok güzel şeyleri hak ediyor. Şu anda bulunduğumuz durumu milletimize layık bir durum değil. Bunları aşmak durumundayız, başka çaremiz yok.
DEVA Partisi Sağlık Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aysun Hatipoğlu ise "Bu dönemde yaşadığımız kötü yönetim, gayri ahlaki uygulamalar ve suistimaller, maalesef özellikle pandemi döneminde binlerce insanımızın ölümüne, sakat kalmasına, çeşitli hastalıklara maruz kalmasına sebep oldu. Bunlar bizim canımızı çok acıtıyor. Özellikle benim alanım sağlık olduğu için bu konulara odaklanmış durumdayım. İnşallah bunları düzelteceğimiz günler olacak. Bu bir maraton. Sizler de eminim bizim gibi canla başla hazırlıklarınızı yapıyorsunuzdur. Bunun için de size de bol şanslar, başarılar diliyorum. İnşallah hep beraber iyi niyetli insanlar olarak Türkiye'yi güzel günlere taşıyacağız." diye konuştu.