Şırnak'ın Cizre ilçesinde Nur Mahallesi'ne sabah saatlerinde PKK yandaşları tarafından uzun namlulu silahlarla düzenlenen saldırılardan sonra "provokasyon" açıklaması yapan DBP'ye Hüda Par'dan cevap gecikmedi.
Hüda Par Genel Başkan Yardımcısı Sait Şahin, DBP'nin olayları provokasyon olarak nitelendirilmesini "Topu taca atmak" olarak değerlendirdi.
Sait Şahin, Twitter hesabı üzerinden açıklamaya cevap niteliğinde yaptığı açıklamada, "Dağdan silahlı gruplar şehre iniyor, şehirdeki PKK'liler hendek kazıyor, belediye araçları da yardım ediyor... Bu, provakasyon oluyor. Kimse topu taca, sağa sola atmasın ve saldırıları çarpıtmasın: Hendekleri kim kazmışsa saldıranlar da onlardır. Bu işte belediye de var." dedi.
HÜDA PAR: MÜSLÜMAN KÜRTLER HEDEFTE
Saldırılar hakkında bir basın açıklaması düzenleyen HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı M. Hüseyin Yılmaz, yapılan saldırıların hedefinde Müslüman ve dindar kürt halkının olduğunu söyleyerek gerek PKK gerekse de HDP’nin bölgede kendileri ile yaşamayı öğrenmesi gerektiğine vurgu yaptı.
Açıklama öncesi bir soru üzerine basın açıklamasının gecikmesine neden olan telefon konuşması hakkında kısa bir bilgilendirmede bulunan Hüseyin Yılmaz, telefonun DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle’den geldiğini ve konunun da dün gece Cizre’de yaşanan saldırılar olduğunu söyledi.
Yılmaz, “Konuşmamız da Sayın Hatip Dicle, herkesin fikrinde özgür olduğunu, yaşanan bu olayları tasvip etmediğini, özellikle DBP Eşbaşkanının yaptığı açıklamayı kabul etmediğini ve bunun yanlış olduğunu belirti.” ifadelerini kullandı.
"BU DURUM ŞEVKİMİZİ KIRMAKTA"
Bu bölgede barışın ve huzurun hâkim olmasını istediklerinin altını çizen Yılmaz, parti olarak ta barış ve huzur ortamının sağlanması için sürekli olarak ellerinden geleni yaptıklarını söyledi.
Yılmaz, “Biz sürekli sağduyulu davrandık ve bütün saldırılara, tahriklere, provakatif eylemlere rağmen sağduyumuzu muhafaza ettik ve ediyoruz da. Ama maalesef provakatif saldırılarda bulunan ve provakatif saldırılara alet olan insanlar ve kesimler halen partimizi ve üyelerimizi bir yerler ile ilişkilendirme ve kendi yaptığı provakatif eylemleri bizim üzerimize yıkmaya çalışıyorlar. Bu da gerçekten iyi niyetli olmadıklarını gösteriyor ki, bu durum bizim, sürecin işlemesine yönelik çözümün biran önce gerçekleşmesine yönelik olan arzumuzu ve şevkimizi kırmaktadır.” İfadelerini kullandı.
“PARTİ ÜYESİ BİR KİŞİ ÖLDÜ”
Açıklamasına dün gece saat 03.00 sıralarında başlayan olay hakkında bilgi vererek başlayan Yılmaz, olayın Şırnak’ın Cizre ilçesi Nur Mahallesi’nde hendekler kazıldıktan sonra, mahallede bulunan Hür Dava Partisi üyelerinin evlerine yönelik PKK - YDGH’liler tarafından uzun namlulu silahlarla başlatılan saldırılarla başladığını söyledi.
Yılmaz, “Evler saatlerce ateş altında tutulmuş, bunun sonucunda bir parti üyesi hayatını kaybetmiş, birden fazla ev de yakılmıştır.” bilgisini de paylaştı.
HÜKÜMETİN KAMU DÜZENİ ANLAYIŞINA ELEŞTİRİ
Cizre ilçesinde dindar Kürtlere yönelik yapılan bu saldırıların ilk olmadığını ve geçen haftalarda da üyelerinin ve dindar kişilerin evlerine yönelik silahlı saldırılarda bulunulduğunu hatırlatan Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu saldırılarda da emniyet güçleri iş işten geçtikten sonra müdahalede bulunmuştu. Hükümettin kamu düzeninden anladığı kamu kurumlarının ve kamu görevlilerinin güvenliğidir. Halkın can ve mal güvenliğinin sağlanmadığı bir ortamda kamu düzeninden söz edilemez. Son saldırıda da ilk andan itibaren emniyet müdürlüğü ve diğer yetkililere haber verilmesine rağmen müdahale edilmemiş, durum basında yer aldıktan sonra gündüz saat 10.00 sonrası, yani 7 saat sonra olaya müdahale edilmiştir. Saat 09.00 sonrası Şırnak il valisi durumu yeni öğrendiğini basına söylemiştir. Sadece bu durum bile yaşananların ne kadar vahim olduğunu göstermektedir.” İfadelerini kullandı.
“ATEŞE BENZİN DÖKÜYORLAR”
Saldırıların kameralar tarafından kaydedildiği halde DBP eş başkanının kendisine yakışan bir şekilde olayları tersyüz ederek basın yansıttığını ve HÜDA PAR üyelerinin saldırı yaptığını iddia ettiğini söyleyerek bu dilin siyaset dili ve barış dili olmadığını söyledi.
Yılmaz, “Bu tür sorumsuz ve ateşe benzin dökmekle eş anlamlı açıklamaların faydasının olmayacağını ve gerçeğin üzerini örtemeyeceğini artık kendileri de anlamalıdır.” uyarısında bulundu.