Kocaeli Üniversitesi Mescid Birliği Mısır idama mahkûm edilen Muhammed Mursi ve 106 arkadaşı için Kampüs Umuttepe Camii’nde kılınan Cuma namazı sonrası basın açıklaması düzenledi.
Mescid Birliği Üyelerinden Enes Çetin’in okuduğu basın açıklamasında halk iradesinin hiçe sayıldığı vurgulandı.
Çetin, Mısır halkının yüzde 52'sinin oyuyla Mısır'ın ilk Cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Mursi ile Mısırlı âlim ve Dünya Müslüman Âlimler Birliği Başkanı Yusuf el Karadavî başta olmak üzere, 106 Müslüman önder hakkında darbeci Sisi yönetiminin verdiği, hiç bir hukukî dayanağı olmayan keyfi idam kararlarını Kocaeli Üniversitesi öğrencileri olarak lanetlediklerini ve zalim Mısır yönetiminin verdiği bu haksız ve hükümsüz idam kararının, sadece 106 kişiye değil, tüm Mısır halkına ve İslam ümmetine karşı verilmiş bir karar niteliğinde olduğunu belirtti.
“Mahkeme-i Kübra da hesap verecekler”
Bu kararları verenlerin Mahkem-i Kübra’da hesap vereceklerini söyleyen Çetin, “Mısır'daki darbeye, yapılan bunca katliam ve haksızlığa hiçbir tepki vermeyen, duyarsız kalan, hatta görmezden gelen ABD ve Batı dünyası başta olmak üzere, işbirlikçi Arap rejimleri de bu idam kararından sorumlulardır. Dolayısıyla bu zalimane idam kararından dolayı onlar da insanlığın mahşeri vicdanında mahkûm olacak ve Mahkeme-i Kübra’da hesap vereceklerdir.’’ dedi.
Hz Yusuf’un saraya döndüğü gibi Muhammed Mursi’nin de bir gün saraya döneceğini belirten Çetin, “Tarih tekerrürden ibarettir. Firavunlar zamanında Yusuf (as) için verilen mahkeme kararı, sanki tarihin bir cilvesi olarak, bir kez daha tekerrür ediyor. Kur’an-ı Kerim’de kınanan tek mahkeme Mısır mahkemesidir. Bugün yaşananlar, Mısır mahkemelerinde Firavun kültürünün hala etkin olduğunun göstergesidir. İnşallah bir gün Yusuf’un saraya döndüğü gibi Muhammed Mursi’de saraya dönecektir.” ifadelerini kulandı.
“Kurtuluş reçetesi İslam’dır”
Kurtuluş reçetesinin ancak İslam’da olduğunu söyleyen Çetin, “Abdulkadir Molla, Muhammed Kamaruzzaman ve Ferit İsmail gibi İslâm âlimlerinin haksız yere idam edildiği; Muhammed Mursi, Muhammed Bedii ve Yusuf el Karadavî gibi İslâm önderlerinin de idama mahkûm edildiği bir zamanda, Müminlerin görevi sadece slogan atmak veya eylem yapmak değildir. Canlarıyla bedel ödeyenlerin bulunduğu bir dönemde, bırakın canla bedel ödemeyi; göstermiş olduğumuz rahat tavırlar ne denli derin bir uykuda olduğumuzun göstergesidir. Kurtuluş reçetesi olarak önümüzde duran İslâm’ı, hayatımızın her alanına uygulamadığımız sürece, büyük imtihanı kaybedenlerden oluruz.” dedi.
“Ülkemizdeki cezaevlerinde Müslümanların olması bizi üzüyor’’
Mısır zindanlarındaki Müslümanlara üzüldüğümüz kadar Türkiye zindanlarındaki Müslümanların durumuna da üzüldüklerini ifade eden Çetin, bu insanların da bir an önce özgürlüklerine kavuşmalarının gerektiğini söyledi. (İLKHA)