İfsat toplumsal ise musibet de toplumsal olur

İlahiyatçı Mehmet Emin Baytar, Allah'ın koymuş olduğu yasaklara uyulmadıkçı bir musibet olarak kuraklığın yaşandığını ifade etti.

Türkiye genelinde iklim değişikliğinden dolayı kış aylarında beklenen yağışların yağmamasından dolayı kuraklık endişesi başlamıştı.

Kendi ellerimizle yaptığımız günahlar yüzünden Allah'ın kuraklık musibetini verdiğini belirten Baytar, bu musibetlerin yağmur gibi üzerimize yağdığını ifade etti.

İnsanoğlunun etkisinin olduğu her yerde düzensizlik çıktığını ifade eden Baytar, özümüze döndüğümüzde Allah'ın üzerimizdeki bela ve musibetleri kaldıracağını vurguladı.

Yağmur duasının da belli bir vaktinin olduğuna dikkat çeken Baytar, kuraklığın çıkmasının ardından yağmur duasının yapıldığını belirtti.

Kuraklığa sebep olan durumların sayılamayacak kadar çok olduğunu belirten Baytar konu ile ilgili İLKHA'ya konuştu.

"Allah, Biz insanlara bazı musibetler tattırdı ve bazı sıkıntılar başımıza verdi"

Allah'ın insanların kendisine yönelmeleri için bazı musibetler verdiğini belirten Baytar, "Bazen dünya öyle bir hal alır ki dünya üzerindeki diğer canlılardan ziyade İnsanoğlunun yapageldikleri ve ademoğlunun işledikleri fıtrata aykırı bir hal alır. Bu durumdan kaynaklı Allah'u Teâla, biz insanoğullarını kendimize gelelim, biraz silkelenelim ve Rabbimize tekrar dönelim diye kendi ellerimizle yaptıklarımızdan dolayı bazı musibetlerle karşı karşıya getirir. Kur'an'ı Kerim'de Rabbimiz bu durumu çok açık bir şeklide buyurmuştur, 'İnsanların işledikleri kötülükler yüzünden karada ve denizde karışıklık ortaya çıktı, düzen bozuldu. Böylece Allah, belki doğru yola dönerler diye, yaptıklarından bir kısmının kötü sonuçlarını onlara tattırıyor.' Biz insanlara bazı musibetler tattırdı ve bazı sıkıntılar başımıza verdi. İnsanoğlu nereye müdahale etmiş ve fıtrata aykırı bir hal içerisine girmişse şüphesiz orada bozgunculuk yaşanmış ve fitne fesat çıkmıştır. Bunun neticesinde musibet bazen bireyselde olduğu gibi toplumda da olmuştur. Eğer ifsat toplumsal ise gelen musibet de toplumsal olarak karşımıza çıkmaktadır." şeklinde konuştu.

"Kuraklığın sebepleri belki sayılamayacak kadar çok vardır"

Allah'ın istediği hale geldiğimizde musibetlerin üzerimizden kalkacağına dikkat çeken Baytar, "Kuraklığın sebepleri sayılamayacak kadar çoktur. İnsanoğlunun dünyayı ifsata boğduğu yüzlerce sebep maalesef asrımızda var. Zinanın çoğalması, rüşvet, cinayetler, hayasızlık, liyakatsizlik, adaletsizlik, zulüm, insanoğlunun birbirine karşı tahammülsüzlüğü ve dünyaya olan hırs gibi şeyler kuraklığın yaşanmasına sebep olmuştur. Bunlar gibi sayamadığımız birçok sebep, kendi  ellerimizle dünyamızı tahrip etmemizin sebepleridir. Netice olarakta maalesef belalar ve musibetler yağmurun yağdığı gibi üzerimize yağmaktadır. Bu durumun çaresi yine Kur'an'ı Kerim'de buyrulmuştur. Eğerki biz yaptıklarımızdan dolayı Rabbimize, tevbe kapısına yönelirsek Allah azze ve celle tevbemizin karşılığını verir. Tabiri caiz ise fabrika ayarlarına döndüğümüzde, Allah'ın istediği bir pozisyona büründüğümüzde dolayı  Allah'u Teâla bu musibetleri ve sıkıntıları üzerimizden kaldırır." diye konuştu. 

"Yağmur duası da kuraklığın tecelli ettiği vakit yapılır"

Her ibadetin bir zamanı olduğu gibi yağmur duasının da zamanı olduğunu vurgulayan Baytar, "İslamda her bir ibadetin bir zamanı vardır. Gün içerisinde Rabbimiz 5 vakit namazı farz kılmıştır. Aynı şekilde de yağmur duası , yağmur namazı  ya da güneş veya ay tutulmalarınında vakti vardır. Yağmur duası da kuraklığın tecelli ettiği vakit itibariyle Resulullah Efendimiz'in (aleysalatu vesselam) sünnetiyle sabit olan bir dua vaktidir. Yağmur duasının manası; o vakit itibariyle yapılacak dua ve namazdır. Allah'a karşı Tevbe edilir, günahlardan, yapılan yanlışlıklardan istiğfarda bulunur. 'Bir daha yarabbi biz bu günahlar dönmeyeceğiz ve yanlışlara sapmayacağız, senden af diliyoruz, yanlış yaptı ve günah işledik, birbirimize zulmetmişsek senden af diliyoruz, helalleşme yoluna giitik, birilerinin hakkını gasp etmişsek onun hakkını iade ettik' gibi  sözler Allah'a veriyoruz. Bunları yaptıktan sonrada elimizi açıp 'Yarabbi yaptıklarımızdan pişmanız, bu musibeti üzerimizden kaldır. Üzerimize hayırlı ve bereketli yağmurlar indir' şeklinde rabbimize yöneliriz. Yağmur duası o vakitin icrasıdır." ifadelerine yer verdi. 


İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Şanlıurfa Haberleri

Avukat Karadaş: "Kanun yapma sürecinde halkın manevi değerleri dikkate alınmalı"
Soluk borusuna süt kaçan bebek kurtarılamadı
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kırhan: "Hareketsiz yaşam diyabete ne oluyor"
Balıklıgöl’ün duvar ve su kanalı çöktü
Yapılan zamların ardından halk fakirleşiyor