"Herhangi bir hukuki ve bilimsel meşruiyeti olmayan bu beyanı hükümsüz olarak kabul ediyoruz." diyen Altun, ABD Başkanı Biden'ın 1915 olaylarını "soykırım" olarak tanımlamasına tepki gösterdi.
Konuya ilişkin yazılı açıklamada bulunan İletişim Başkanı Fahrettin Altun şunları kaydetti:
Ermeni diasporasının mesnetsiz iftiralarına destek mahiyetindeki bu ifadenin, ABD'nin iç siyasi hesaplarından kaynaklandığı çok açıktır. Ters etki yaratacağına şüphe olmayan bu girişim, Ermenilerin içinde bulunduğu zor durumdan kurtulmasına yardım etmeyeceği gibi ABD'nin çıkarlarına da hizmet etmeyecektir.
Biden yönetiminin ülke içi siyasi amaçlarla tarihi yanlış bir şekilde sunmayı seçmesi, Türkiye-ABD ilişkileri açısından gerçekten talihsizliktir. 1915 olaylarının trajediden başka herhangi bir şey olarak etiketlenmesi yanlış ve zararlıdır.
"Farklı kültürlerin hoşgörü ve barış içinde bir arada yaşadığı bir tarihe sahibiz"
İletişim Başkanlığının resmi web sitesinde yer alan açıklamada Altun, "Farklı kültürlerin hoşgörü ve barış içinde bir arada yaşadığı bir tarihe sahibiz. Birinci Dünya Savaşı şartlarında yaşananlar, Avrupa emperyalizmi ve bir imparatorluğun parçalanması bağlamında okunmalıdır." dedi.
"Mevcut ABD yönetimi millet olarak verdiğimiz mücadeleyi dar siyasi hesaplar için kullanmaya çalışıyor"
Altun, "Mevcut ABD yönetimi bu adımla, bu topraklarda kardeşlerimizle paylaştığımız tarihin zenginliğini takdir etmekte başarısız olmakla kalmıyor, aynı zamanda bütün bir millet olarak verdiğimiz mücadeleyi dar siyasi hesaplar için kullanmaya çalışıyor." diye belirtti.
İletişim Başkanı Altun, yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, tarihi trajedileri ve ortak geçmişimizin acılarını tanımada ve bunlarla hesaplaşmada eşi görülmemiş bir liderlik örneği gösterdi. Bununla birlikte, tarihin ülkemize ve milletimize karşı bir silah haline getirilmesine yönelik her türlü girişimin de tutarlı ve kararlı bir şekilde karşısında durdu.
Sayın Cumhurbaşkanımız tarihçileri, bilim adamlarını, aydınları ve diğer fikir insanlarını 1915 olayları hakkında kapsamlı bir bilimsel bakış açısı sunmaları için defalarca bir araya gelmeye çağırdı, tarihimizin gerçeklerinden korkmadığımızı veya onlardan utanmadığımızı vurguladı. Tarih boyunca her zaman mazlumların yanında yer alan milletimiz geçmişte olduğu gibi bugün de milyonlarca mülteciye kucak açıyor, el uzatıyor. Tarihimizin siyasi ve kasıtlı olarak yanlış tanımlanması bizi, ortak bir kaderi paylaştığımız kardeşlerimize kucak açmaktan, onları korumaktan vazgeçirmeyecektir.
"Ermenistan dahil hiçbir ülkeye karşı kin ve düşmanlık beslemiyoruz"
Türkiye halkının ve Ermenilerin diğer birçok etnik ve dini grupla birlikte yüzyıllar boyunca bir arada yaşadığına dikkati çeken Altun, Birinci Dünya Savaşı sırasında milyonlarca Müslüman ve Hıristiyan Osmanlı tebaasının emperyalizmin ve savaşın dehşetini yaşadığını vurguladı.
Hala onların acılarını hatırladıklarını ve hatıralarını saygıyla yad ettiklerini belirten Altun, "Ayrıca bu trajik olayların bugün komşularımızla ilişkilerimizde belirleyici olmasına izin vermiyoruz. Ermenistan dahil hiçbir ülkeye karşı kin ve düşmanlık beslemiyoruz. Karşılıklı saygı temelinde Ermenistan'la ilişkilerimizi geliştirmek için bugüne kadar ortaya koyduğumuz girişimlerimiz bunun bir kanıtıdır ve hiçbir diaspora grubu bu gerçeği değiştiremez." açıklamasında bulundu.
"Tartışmasız gerçekler ile kötücül lobi kampanyaları arasındaki büyük farkı görmelerini beklerdik"
İletişim Başkanı Altun, açıklamasında şunları kaydetti:
"Washington'un bir kez daha onurlu tarihimize gölge düşürmeyi seçmesinden dolayı ABD ile ikili ilişkilerimiz açısından son derece talihsiz ve üzücü bir gün yaşıyoruz. Biden yönetiminin 1915 olaylarını 'soykırım' olarak etiketlemesini kati surette reddediyoruz, en sert şekilde telin ediyoruz.
ABD makamları bu açıklamayı yaparken ne yazık ki lobilerin taleplerine diz çökmüşlerdir. Bu makamların Türkiye Ermenileri Patriği Sayın Sahak Maşalyan ve Ermeni Vakıfları Birliği Başkanı Sayın Pedros Şirinoğlu'nun geçmişte yaşanan acıların bazı ülkelerce gündelik politik amaçlara alet edilmemesi gerektiğini vurguladıkları açıklamalarına bakmalarını ve tartışmasız gerçekler ile kötücül lobi kampanyaları arasındaki büyük farkı görmelerini beklerdik.
Halkımızın çıkarları ve ulusal güvenliğimiz için her zaman yaptığımız gibi müttefiklerimizle diyalog ve iş birliğine devam edeceğiz. Ancak milletimizin tarihini ve Türk halkının itibarını lekelemeye yönelik teşebbüslere karşı koymaktan da hiçbir zaman geri durmayacağız."