ABD’li taşeron şirketi Vectrus, Adana’daki İncirlik Hava Üssü'nde çalışan 890 işçiden 424’ünün, "ABD’nin, Suriye ve Irak’tan çekilmek istediği” gerekçesiyle işten çıkartılacağını, Türk Harb-İş Sendikası'na 20 Ocak’ta bildirdi.
Bu kararın ardından endişelenen işçiler, ABD’li taşeron şirketin bir anda 424 kişiyi işten çıkartmasının, daha önce şirket ile yapılan toplu sözleşmeye aykırı olduğunu belirterek ekonomik koşulların iyi olmadığı bu dönemde işsiz kalma endişesi taşıdıklarını söylediler.
ABD’li taşeron şirketin kararına tepki gösteren işçiler, bu karardan vazgeçilmesini istediklerini, somut bir gerekçe olmadan bir anda bu kadar işçinin işten çıkartılmasının doğru olmadığını, bu durumda mağdur olacaklarını belirttiler.
Yaklaşık 15 yıldır İncirlik Hava Üssü’nde çalıştığını belirten Uğur Sazil, “Evliyim ve iki çocuğum var. Ailem de benimle beraber kalıyor, onlara da bakmakla mükellefim. Şu anda gündemimizde hava kuvvetlerinin alt firması olan şirketin 424 kişiyi işten çıkartması söz konusu. 20 Ocak itibarıyla da bu karar bize ulaştı ve 20 Şubat'ta da işimizin sonlandırılmış olması bekleniyor. Gerekçe olarak ABD’nin Ortadoğu’dan çekilecek olması gösteriliyor. Şirket, Amerikan Hava Kuvvetlerinin kendilerinden almış olduğu hizmeti daha aza indirgediği gibi bir durumdan söz ediyor. Fakat sendikamızın girişimleri sonucu işveren olan ABD ve Almanya ofisiyle de görüşmeler yapıldı. Ama alınan haberler alınan hizmetlerin tamamen bitirilmediği yönünde. Fakat şirket, sendikamızın yapmış olduğu birinci ve ikinci seviye işten çıkartma komite görüşmeleri doğrultusunda hiçbir gerekçe sunamamıştır.” dedi.
“424 kişinin işten çıkması binlerce insanın mağdur olması demektir”
İşçilerin çıkartılmadan bu duruma müdahale edilmesini istediklerini ifade eden Sazil, “Dolayısıyla bu gerekçe ne bizi ne de üstte çalışan personelimizi hiçbir şekilde ikna edememiştir. Sesimizi her türlü platformda duyurmak için son iki haftada eylemler, basın açıklamaları yaptık. Evet, bize destek veren siyasiler var ama hükümetten tam anlamıyla bir destek alamadığımızı gördük. Nihayetinde 424 kişinin işten çıkması, iki ve üç çocuklu ailelerin toplamı ile beraber binlerce insanın ekmeksiz, aşsız ve mutsuz olacağını gösteriyor. Ülkemizin şartları da ortadadır. Bu insanlar bugün burada ekmeğinden olduğu takdirde ülkemizin işsizlik oranına birkaç basamak daha üste taşıması demektir. Siyasilere seslenmek ve sesimizi de duyurmak istiyoruz. Lütfen buradaki 424 kişinin ve aileleri ile birlikte sizlerin desteğine ihtiyacı var.” ifadelerini kullandı.
“ABD’nin uçaklarında, askerlerinde ve projelerinde hiçbir azalma yok”
İncirlik Hava Üssü’nde 16 senedir inşaat mühendisi olarak çalıştığını ifade eden Günalp Günyaşar da şunları söyledi:
“İşveren yaklaşık bir ay önce 424 kişinin işten çıkarılmasını gündeme getirmiştir ve işlerin azalmasını sebep göstermiştir. Fakat çok rahatlıkla söyleyebilirim; çalışma alanında herhangi bir şekilde bahsedilen miktarda bir azalma söz konusu değildir. ABD’nin uçakları, askerleri, projeleri olsun hiçbir azalma yok. Bundan bir ay önceki gibi aynen devam etmektedir. Herhangi bir operasyonel bir azalma söz konusu değildir. O yüzden işverenin sunmuş olduğu sebep meşru değildir. Biz hiçbir şekilde hiçbir arkadaşımızın burnunun kanamasını bile istemiyoruz. Hiç kimsenin özellikle kışın ortasında Adana gibi işsizliğin çok fazla olduğu bir bölgede kimsenin işsiz kalmasını istemiyoruz. Tüm işçi arkadaşlarımızla beraberiz. Hiçbir arkadaşımız uyku uyumuyor. Çocuklarına nasıl bakacaklarını ve evlerine nasıl ekmek götüreceklerini düşünüyorlar. ABD yaklaşık 1950 yılından beri yani 70 yıldır bu İncirlik topraklarında ve bizi işimiz bitti diye bizi bir köşeye atmaları hiç doğru bir davranış değildir. Aynı zamanda Adana halkından ve işçi sınıfından mücadelemize destek vermelerini bekliyoruz. Yetkililerden ise bu haklı mücadelemizde yalnız bırakmamalarını rica ediyorum.”
“ABD’li şirket bizi işimizden ve ekmeğimizden etmek istiyor”
4 yıldır İncirlik Hava Üssü’nde çalıştığını belirten Mustafa Çelikkıran, “Biz 4 yıldır ekmeğimizi buradan kazanıyoruz. İşimizi elimizden geldiği kadar en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Şu anda 424 kişinin işten çıkarılacağını söylüyorlar. Biz işimizi seviyoruz ve çalışmak istiyoruz. Ama karşı taraftaki şirket ise bizi işimizden etmek, ekmeğimizden etmek istiyor. Ülkemizde işsizlik sıkıntısı bayağı büyük olduğu için de işten çıktıktan sonra ne iş yapacağımızı bilmiyoruz. Elimizde mesleğimiz var ama gidip nerede çalışırız, ne şekilde iş buluruz, İŞ-KUR bize iş bulur mu ve buldukları işleri yapabilir miyiz bilemiyoruz. Geçimini sağlamak zorunda olduğumuz bir ailemiz var. Bu işçi kıyımına ‘dur’ denilmesini istiyoruz. En kısa bir zamanda, en iyi şartlarda çalışmaya devam etmek istiyorum. İşsiz kalacağımız için stresliyiz. Bu işten çıktıktan sonra ne iş yapacağımızı düşünüyoruz. Şirket herhangi bir şey söylemiyor. Kimin işten çıkacağı belli değil. Bize hiçbir şey söylenmedi. Bütün arkadaşlarımız, stresliyiz. Sadece 3-5 kişi değil, çalışan bütün arkadaşlarımız endişeli ve stresli. Yetkililerden talebimiz; bu duruma bir el atmalarını istiyoruz. İşimizi kaybetmek istemiyoruz.” dedi.
“Bu işten çıkartmaların önüne geçilmesini istiyoruz”
ABD'li işverenin işçi çıkartmalarından vazgeçmelerini istediğini belirten Murat Aktaş ise “Daha bugün izlediğim bir haberde Türkiye'deki işsizlik sayısının milyonlarca kişiye ulaştığı söyleniyor. Bu hiç iyi bir şey değil. Arkadaşlarımız, gençlerimizin çoğu çok huzursuz ve birçok arkadaşımız aile geçindiriyor. Bunun sonuçlarının çok ağır olacağını düşünüyoruz. İşverenin bir anda, ‘424 kişiyi çıkartmak istiyorum’ demesi bize göre anlamsız. Şu anki işimizde herhangi bir düşme yok ve aynı potansiyelde çalışıyoruz. Huzursuzuz, mutsuzuz ve işverenin neden böyle bir şey yaptığını bilmiyoruz? Bu durumun sonlandırılmasını, bir neticeye bağlanmasını ve hiç kimsenin burnunun kanamasını istemiyoruz. Şu an işsizlik had safhada ve bırakın mesleği olmayan gençlerin iş bulmasını, ülkemizde üniversite mezunu olanlar bile işe bulamazken, mesleği olanların bile çok zor iş bulacağı bir durumdayız. Ben aşçıyım, şu anda benim gibi aşçı olarak çalışan arkadaşlarımın işsiz olduğunu biliyorum. Evet, bu ülkede sadece biz yaşamıyoruz ama yetkililerin işsizliğin önüne geçmeleri, şirketin yapmış olduğu bu anlamsız çıkışa ‘dur’ demelerini istiyoruz. Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere iktidar ve muhalefetin yani herkesin yanımızda olmasını, bizi desteklemesini istiyoruz. İşlerimizde herhangi bir düşme yoktur, işimiz aynı şekilde devam ediyor. Ama anlamsız bir şekilde çıkış talebinde bulunuyorlar. Bu işten çıkartmaların önüne geçilmesini istiyoruz.” şeklinde konuştu.
“İşverenin bu karardan vazgeçmesini istiyoruz”
5 yıldır İncirlik Hava Üssü’nde metal atölyesinde çalıştığını belirten Nusret Kara da “Biz bu işe girerken bazı prosedürlerden geçerek girdik ve 5 yıl içerisinde kendimize bir düzen kurduk. Kurduğumuz düzen içerisinde planlarımız oldu. Bu işimize güvenerek yaptığımız borçlar ve kurduğumuz hayaller oldu. 5 senedir özverili bir şekilde çalışıyoruz. İşimize ve gücümüze dört elle sarılmış bir şekilde çalışıyoruz. Yasal olmayan bir şekilde 424 arkadaşımızın çıkışının verileceği söylendi. Hepimiz huzursuz olmaktayız, bu durumdan rahatsızız. Benimle beraber ailem de ve bu 424 kişinin ailesi de rahatsız. 424 kişinin ailesini hesapladığımızda bin 500 kişinin istihdamının elinden alınması demektir. Bu durumdan rahatsızız. Yetkililerden bu mağduriyetin giderilmesi için ellerinden en geleni yapmasını istiyoruz. Bu işçi kıyımının önüne geçilmesini istiyoruz. İşverenin de bu karardan vazgeçmesini istiyoruz.” diye konuştu.
İLKHA