Geçtiğimiz pazar günü bir toplantı vardı.
Dünya Müslüman Alimler Birliği'nin tertip ettiği..
Siyonistlerle "normalleşme" anlaşmasına karşı şer'î hüküm unvanlı..
Bizim de İttihadül Ulema olarak katıldığımız..
Dünyanın hemen her yerinden ilmi heyet temsilcilerinin katılarak, İslami ve insani duruşunu ortaya koyduğu..
Dünya istikbarı adına Amerika'nın düzenlediği sözde "yüzyılın anlaşması" adlı planın önemli bir parçası olan sözüm ona "normalleşme"..
Daha öz şekli ile; BAE'nin siyonistlerle yaptığı hıyanet cürmü ile alakalı...
Dünyanın değişik yerlerinden birçok alimin hiçbir şeyden çekinmeksizin ortaya koyduğu onurlu duruşa bakın, bir..
Bir de "ulema" kılıflı saray soytarılarının yumurtlamalarına..
Arap Emirlikleri'nde mukîm olup, Zayidgillerin iltifatlarına mazhar olan saray fetvacısı Bin Beyye'ye mesela..
Kendisini büyük Allame İmam Şatibi'nin postnişini olarak göstermeye çalışan zat..
Eyne's sera mine's süreyya..
Sen kim, O kim!
İmam Şatibi, bırakın zalim sultanlarla işi olmayı..
Hutbelerde yöneticilere dua etmeyi bile bid'at saymış bir İslam kahramanı iken..
Herhalde Bin Beyye, İmam'ın "Muwafaqât"ını Zayidlerin cürümlerini "onaylama",
"İ'tisam"ını da siyonizme "tutunma" olarak anlamış!
Ne diyim!
Nasipsizse kişi, ne kadar okusa da olmuyor işte!
Hıyanet imzacılarına gelince..
İ'rapta mahalleri yok zaten onların.
Ne dini şerefleri var, ne millî..
Ya da, en ufak bir şeref kırıntıları olsa..
"İsrail" ismiyle devlet kurulma kararının alındığı,
1897'de yapılan ilk siyonist kongrenin tam da yıl dönümü günü..
Kudüs direnişinin simgelerinden "Faluce"mize taktıkları "Kiryat Gat"tan ismini alan bir siyonizm uçağıyla..
Bilad-i Harameyn üzerinden uçup..
Hele de "Hayber"in fethedildiği bir Muharrem ayında gelmelerini sindirebilirler miydi?!!
"Kureyş"i, "Hiç olmazsa kış-yaz seferine alıştıran" "Beyt(ullah)'ın Rabbine bu hürmetsizligi ederler miydi?!!
Demek, o kadarcık bile şerefleri yok!
Doğrusu bu tipler, dilleri farklı da olsa aynı tıynette..
Burda da yirmi yıl öncelerde dönemin yöneticisi Demirel, İspanya'ya gitmiş..
Ona "İnebahtı" şarabını yine "İnebahtı" tablosu önünde poz verirken sunmuşlardı da..
Turizm bakanı Gürdal "Ama turizm için iyi bir şey. Bu Türkiye’yi hatırlatacaktır" dememiş miydi?
"Münafıklar" işte, 'birbirlerinin velisi"...
Rabbim, cedleri Bin Selûl'lere tez kavuştursun!