İnzar Dergisi mart 2006 editör yazısı

Bu garip zamanda O gül Muhammed’in hatırı hürmetine canlarını feda eden Ümmetin iftiharı Mücahid ve Şehidlere de selam olsun.

Allah’a hamd, Resulüne, Ashabına ve kıyamete değin Onların yolundan giden tüm Mü’minlere selam olsun. Bu garip zamanda O gül Muhammed’in hatırı hürmetine canlarını feda eden Ümmetin iftiharı Mücahid ve Şehidlere de selam olsun.

Ümmet olarak Mahzun, kederli biraz da sevinçli bir atmosferde siz değerli kardeşlerimizle yine buluştuk. Mahzun, kederli çünkü tüm âlemlerin varlık sebebi, rahmet kaynağı olan ana-babamızın kendisine feda olduğu Muhammed Mustafa’ya yapılan çirkin bir o kadar da alçakça saldırılara şahid oluyoruz. Hiç bir ahlaki, dini, insani önemi bulunmayan dalaşmaların, saldırıların aslında onların iç yüzünü gösterdiğine inanıyoruz. Aslında onlar kendi ruh haletlerini çok güzel resmediyorlar. “Onlar, o kişilerdir ki şüphesiz yaptıklarına karşılık Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti onlaradır.” ( Âl-î İmrân: 87)

Belli ki bu namertler bir fonksiyonu icra ediyorlar. Bu tepki gerek kendi Ülkelerinde gerekse de diğer ülkelerde yükselen İslami haykırışlara daha fazla dayanamamanın bir yansımasıdır. Zahire bakıldığında şu anda dünyaya hükmedenler onlar. “O halde niçin bu saldırıları düzenlesinler ki?” diye düşünülebilir. Ancak dediğimiz gibi demek durum bu değildir. Dünyanın her tarafında hamd olsun Mü’minler gerçek kimliklerine büyük bir hızla dönüş yapmaktadırlar. Onlar bunu çok iyi biliyorlar ve buna tahammül edemiyorlar. “Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek isterler. İnkârcılar istemeseler de, Allah nurunu, tamamlayacaktır.” (Saff:8)

Onlar kendilerinden bekleneni sergiliyorlar. Peki, bizler fert, toplum, yöneticiler olarak üzerimize düşeni ifa ediyor muyuz? Bunu hepimiz vicdanımıza danışarak cevaplamak durumundayız. Göreceğiz ki hepimizde büyük bir eksiklik var. O Muhammed (sav)’e canlar feda. Onun değerini iyi anlamak için Ashabın Ona verdiği önemi iyi kavramamız gerekecektir. Onlar kendi anne babalarını, evlad u iyallerini korudukları gibi Onu korudular. Onlar Sevgili Peygamberimizi kendi nefislerinden daha fazla sevdiler. Ve o yüce mertebelere ulaştılar. Bu dünyada da izzet onların oldu. Ahirette de kazananlardan oldular. Onlar Onun değerini bildiler, sözünü tuttular mele-i ala’ya çıktılar. Elindeki paslı mızrağıyla, tozlu topraklı, yırtık elbisesiyle İran’ın meşhur komutanı Rüstem’in ihtişamlı çadırına girip ona ya teslim olması ya da savaşta zelil olacağının haberini veren Amr’a bu kuvveti veren neydi kardeşlerim? Tek kelimeyle “Sadakat.” O halde düşünelim...

“Biraz da sevinçliyiz” dedik. Kimi olaylar vardır, şefkat tokadı olarak değerlendirilir. En kutsal değerimize saldırı ile beraber Ümmetin gösterdiği tepki, birlik ve beraberliği pekiştirici bir unsur oldu. Başka hiçbir unsurun bu birleştirici rolü oynayacağına inanmıyoruz. O halde Ümmetin gösterdiği bu tepkiden şunu çıkardık. Grubu, cemaati, rengi, ırkı ne olursa olsun, tüm Mü’minlerin üzerinde ittifak ettiği bu kutsal değerimizi korumak, kollamak Onun çizdiği metodlar dâhilinde ittifak halinde bugünkü şartlarda topyekun hareket etmek hepimiz üzerine bir gerekliliktir. Zaman ayrıntılarda boğulma zamanı değildir. En kudsi değerimize saldırılırken hâlâ bazı endişelerle gereken tepkiyi göstermemek ya da gösterenlere tepki vermek anlaşılmaz bir garipliktir. Bu tepki gösterilmeyecek bir olaysa acaba başka hangi olaya tepki göstereceğiz anlamak mümkün değildir.

Dergimizde haliyle bu sayıda bu konuya ağırlık verdik. Meseleyi değişik boyutlarıyla irdeledik. Bir buçuk milyarlık İslam âlemi olarak hepimiz canımızı dişimize taksak da O can Resule olan sadakat borcumuzu ifa edemeyiz. Dergimizin de organizasyonunda yer aldığı gerek D.Bakır’da toplanan yüzbinlerce yüreğin, gerekse de dünyanın dört bir yanında toplanan milyonların haykırışları Hz.Muhammed (sav)’e olan borcumuzu ödemeye yeterli gelmez. Tüm kardeşlerimize mükâfatlarını Rabbimiz kat be kat versin. Bunun yanısıra hepimizin gösterdiği tepkiler bir yana Pakistan’da, Endonezya’da ve diğer ülkelerde bu olay vesilesiyle şehid olan kardeşlerimizin de şehadetlerini tebrik ediyor, ailelerine sabr-ı cemil niyaz ediyoruz.

Sizleri derginiz ile başbaşa bırakırken hayır dualarınızdan bizleri de mahrum bırakmamanız dileğiyle hepiniz Allah’a emanet olunuz.

Esselamu Aleyküm ve Rahmetullah

İnzar Dergisi

İslam ve Kur'an Haberleri


 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İslam Ve Kuran Haberleri

Rahmet ve mağfiret dolu "üç aylar" başlıyor
Yılbaşı kutlamaları ve şans oyunları haramdır
2025 hac kayıtları 15 Kasım'a kadar yapılabilecek
"Gıdada haram ve helale dikkat edilmemesi toplumsal çöküntüye neden olur"
Kazasının olup olmadığıyla ilgili şüphesi bulunan kimsenin durumu