Dışişleri Bakanlığında düzenlenen basın toplantısında gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Afham, BM tarafından İran'a yapılan resmi davetin geri alınması hakkında, "Konferansa katılma talebi zaten bizden gelmedi ve yapılan tüm görüşmelerde hiçbir ön koşulu kabul etmeyeceğimiz açık bir şekilde iletildi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un kendi önerisi olan daveti baskılar sonucunda geri alması oldukça üzücü. Daveti geri almasının gerçek nedenleri açıklaması gerekir" diye konuştu.
Afham, Cenevre-2 Konferansı'na katılmamalarının Suriye konusundaki tutumlarında bir değişikliğe neden olmayacağını, konferanstan çıkacak sonucun "gerçeklere dayalı, varsayım ile hırslardan arındırılmış olması ve Suriye halkının talepleri göz önünde bulundurması" durumunda desteklenebileceğini ifade etti.
Suriye’de işkence yapıldığını gösteren fotoğrafların yayımlanmasının ardından İran’ın Suriye'ye yönelik tavrında değişiklik olup olmayacağına ilişkin yönündeki soruyu yanıtlayan Afham, “Bahsettiğiniz fotoğrafları görmedim. Ancak bahsettiğiniz içerikte fotoğrafların Cenevre-2 Konferansı arifesinde yayımlanması şüphe uyandırıcı. Doğruluğuna gelince, daha önce de birçok kez gündeme getirilmiş olan bu konudan Suriye hükümeti aleyhine bir atmosfer yaratılmak isteniyor olabilir. Cenevre-2 Konferansı’nın hemen öncesinde gündeme getirilmesi de doğal olarak propaganda amaçlı olduğunu düşündürüyor.” şeklinde değerlendiridi.
Bu tür haber ve iddiaların gerçeği yansıtmadığının defalarca kanıtlandığını ifade eden Afham, “Suriye’de yaşananlar konusunda ortaya maalesef gerçek olmayan iddialar daha önce de ortaya atıldı. Çok sayıda Amerikalı araştırmacı dahi Suriye hükümetinin halkına karşı kimyasal silah kullandığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı sonucuna vardı ve bunu yazdılar. Suriye hükümetinin kimyasal silah kullandığı iddiası bizzat ABD hükümeti tarafından Suriye’ye askeri müdahalede bulunabilmeleri için gerekli zemini hazırlamak üzere ortaya atılmıştı. Bazı yabancı ülkeler kendi politikalarını uygulayabilmek için bu tür asılsız iddiaları yaymaktan çekinmiyor.
Suriye politikamız, diyalog ve siyasi yollarla çözüm aranması, dışarıdan askeri müdahale olmaması ve Suriye halkının kendi ülkesinin geleceği hakkında karar verme halkına saygı gösterilmesidir. Bu tür iddiaların kim tarafından ortaya atıldığının ve kaynağının göz önünde bulundurulması gerekiyor.” dedi.