Ümmet olma şansımızı kaybettik! Ne zaman mı? Tam da 15 Temmuz 2016 gecesi. O gün ümmetin şanlı (!) generalleri başarmış olsaydı ümmetin önündeki en büyük engel kalkmış olacaktı.
Hatırlayalım, Merkezi Cidde olan onlarca devletin katıldığı İslam Ordusu kurulmuş, ortak tatbikatlar yapılmış, ortak düşman tanımlanmıştı. (Bkz. İslam Ordusu'nu Türkiye kurdu! 02.05.2017 Akit)
Öyle bir ümmet ki gayet mutedil! vasat! (ana cadde) dünya ile uyumlu! içinde aşırılıkları ve sapkınlıkları! Barındırmayan ‘terör'ün her çeşidine karşı bir ümmet.
İslam ordusunun parçası olan generaller! 15 Temmuz'da başarsalardı BAE ve Suudi dolayısıyla ümmet hedefine ulaşmış olacaktı. Bizim de muhtemelen Riyad'daki kılıç dansına katılacak bir liderimiz olacaktı. Mısır'la buzlar erimiş, SİSİ ile o kürede bizim de elimiz olacaktı!
Türkiye, Suudi ve BAE ile olan ortak hedefleri için çalışacak, bu hedefler ABD tarafından
belirlenmiş olacağından Türkiye ABD ile asla sorun yaşamayacak YPG başımıza bela
edilmeyecekti. Belki de YPG diye bir örgüt hiç olmayacaktı.
Ne olduysa o gece oldu. Ümmetin Generallerinin! Başarısızlığı ümmetin dağılışına neden oldu.
Şimdi İslam ordusunun esamisi duyulmaz oldu! Halbuki 29 Ocak 2016 da Genelkurmay
Başkanımızın Suudi ziyareti ve ordunun temellerinin atılması ile pek çok soruna neşter olacağı
ortaya çıkmıştı. Türkiye sonuçta; Suriye satrancında yaptığı son akıllı hamleler ile Rusya'ya “şah”
çekmişti!
Bu başarısızlık, Türkiye ile iyi ilişkileri olan Katar'ın da başını belaya soktu. ABD Generallerinin arkadaşları başarmış olsalardı Katar zaten darbeyi yemiş olacak ve bugün yaşadığı boykotla karşılaşmayacaktı.
Bu başarısızlık Suriye cihadını! da sıkıntıya soktu. Suriye'nin Ümmete dâhil edilmesi başka bahara kaldı. Şimdi ümmetin! mücahit örgütleri maalesef birer birer terör örgütüne dönüşüyor!
Ümmet, vahdet için tarihi bir fırsatı kaçırmış bulunuyor. Çok uzun zamandır böyle bir yakınlaşma olmamıştı. Yıllardır israil, ümmete hasseten Filistin'e saldır(a)mıyordu(!).
Paşalar başarsaydı Ümmet hilal! vb. tehditlerden! Kurtulmuş, Ortadoğu barışını bozan HAMAS, Hizbullah ve İhvan gibi terör(!) örgütlerinden arınmış olacaktı. Suriye ümmetin başına bela olmaktan çıkartılmış olacak, olması gereken çizgiye kolayca getirilmiş olacaktı. Ama olmadı. BAE kaybetti. Suudi kaybetti. Haliyle ümmet(!) kaybetti.
Artık Ensar'ı olacağımız muhacirlerimiz olacak mı?! Bilmiyorum. Ama Ümmet dağıldı, ümmetin ordusu dağıldı, aramıza nifak girdi. Şimdi hem Suud'un, hem Türkiye'nin, hem Mısır'ın, hem de Katar'ın başı belada. Daha düne kadar Filistin'e dokunmayan israil, Mescid-i Aksa'yı işgale yelteniyor. Yani dolayısıyla israil'in de huzuru kaçtı.
Korkarım bundan sonra “hilal” daha da büyüsün “dolunaya” dönüşsün giderek bütün coğrafyayı kuşatsın. Ümmet ordusu olmadan bu tehlike ile nasıl baş edilecek!? Bilmiyorum. Alınan milyarlarca dolarlık silahlar bir işe yaramadı. Koca Suud ordusu basit bir örgütle baş edemeyip geri çekiliyor. Dünya silah sanayiine hükmeden israil(Yahudi) de bir örgüt karşısında rezil olmuştu.
Hâsılı ümmet ve vahdet başka bahara!