Şanlıurfa İl Müftülüğü 1-7 Ekim Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla “Camiler ve Din Hizmetine Adanmış Ömürler” konulu konferans düzenlendi.
GAPTEAM Konferans Salonu’nda gerçekleşen program, Ulu Camii İmam-Hatibi Fatih Kahvecibaşı’nın Kur’an’ı Kerim tilavetiyle başladı. Ardından ‘Camiler ve Din Hizmetine Adanmış Ömürler’ konulu sinevizyon gösterimi ile devam etti.
Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık’ın açılış konuşması yaptığı programda konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Selim Argun, günümüz Müslümanlarının bilgi problemi olmadığını, bilakis ahlak problemi olduğunu söyledi.
Argun, “Bugün sadece ülkemizde ya da bölgemizde değil, Âlem-i İslam’ın her bölgesinde, örneklik teşkil edecek din adamına ihtiyacın her zamankinden daha fazla olması, bu temanın belirlenmesinde önemli bir rol oynadı. Bugün Müslümanların problemi bilgi problemi değil, ahlak problemidir.” dedi.
“Din görevlileri örneklik teşkil ederlerse toplum ıslah olur”
Her Müslümanın meydana gelen olaylardan ibret alması gerektiğini ifade eden Argun, şunları söyledi:
“Şayet, ilmiye silkine mensup olan Ulemay-ı Kiram veya Talebey-i Ulum, din adamları, din görevlileri-gönüllüleri; ‘Emrolunduğun gibi dosdoğru ol!’ ayetinin gerektirdiği şekilde, mezar taşı gibi istikamet sahibi olur ve örneklik teşkil edecek bir hayat çizgisini ortaya koyarlarsa toplum ıslah olur. Bizden, Rabbimizin beklediği şekilde bir hayat çizgisi ortaya koymak, örneklik teşkil etmek zorundayız. Bu bir tercih meselesi değil, bir zorunluluktur. Yakın geçmişimizde din hizmetine adanmış ömürler var. Onların hayatlarından kendimize dersler çıkarmalıyız, ibret almalıyız. İbret almayan ibret olur.”
“Din ve devlet; hem ikiz kardeş hem de ebedidir”
İslam âlimlerinin hayatlarının okunması imanı arttırdığını söyleyen Argun, “Mutlaka ulema biyografileri okuyun. Ulemanın hayatını okumak imanı artıracaktır. Ulemanın Çekmiş oldukları zorluklar; Allah demenin yasak olduğu bir dönemde din hizmeti yapmak. Din için ödedikleri bedelleri hatırlamakta fayda var. İslam medeniyeti; Teosentrik bir medeniyettir. Teosentrik; şehrin kalbinde caminin-mabedin olduğu bir medeniyettir. Bizim kültürümüzde, din ve devlete ait binalar taştan, şahsi mülke ait evler ve konaklar ahşaptan inşa edilirmiş. Neden? Çünkü din ve devlet hem ikiz kardeştir hem de ebedidir. Onun için ebedi olan müesseselerin binaları taştan yapılır ki uzun ömürlü olsun. Ama insan hayatı ömrü fanidir. İnsanlarda ahşap evlerde oturur ki kendisi bu dünyanın geçiciliğini hatırlasın. İslam şehirleri cami merkezlidir. Yanında medrese vardır. Orda ilim öğretilir. Medresede öğretilen ilim cami vasıtasıyla gelen ve geçene aktarılır, yayılır. Yanında mutlaka çarşı-pazar olur ki, oraya bir gelir getirici akar olarak hizmet etsin.” şeklinde konuştu.
Uzun yıllar boyunca din görevlisi olarak görev yapan kişilere plaket takdimiyle sona eren programa, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Argun’un ve İl Müftüsü Açık’ın yanı sıra, Gaziantep İl Müftüsü Ahmet Çelik, ilçe müftüleri ve kentteki cami imam-hatipleri katıldı.
İLKHA