İslam şehirleri savaşlarla yok ediliyor

Şanlıurfa’da düzenlenen 3. Şehir Tarihi Yazarları Kongresinde şehir, medeniyet ve insan ilişkilerini değerlendiren yazarlar, medeniyetin ve kültürün taşıyıcısı olan İslam şehirlerinin bugün savaşlarla yok edildiğini söyledi.

3. Milletlerarası Şehir tarihi Yazarları Kongresi 6-8 Mart 2915 tarihleri arasında Şanlıurfa’da başladı. Yurt içinden ve yurtdışından fikir adamı ve edebiyatçının katılım gösterdiği kongrede, şehir, medeniyet ve insan ilişkileri ile günümüz yerel yönetimlere düşen görevler değerlendirildi. Kongrede bir konuşma yapan Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şeref Başkanı Dr. Mehmet Doğan, medeniyetin ve kültürün taşıyıcısı olan İslam şehirlerinin bugün savaşlarla yok edildiğini söyledi.

 

Altı yıl önce bu kongreyi Halep’te yapmayı düşündüklerini ifade eden Doğan,“Şu an üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz bu kongrenin ilkini altı sene evvel yaparken bu kongreyi yapmayı düşündüğümüz yerlerden birisi de Halep idi. Ama bu gün Halep’i düşünmeye mecalimiz bile yok. Halep’i bir anlamda kaybettik. En hunhar ve yıkıcı saldırılara maruz kalan bu medeniyet merkezi insan unsurunu kaybettiği gibi yüzlerce yıllık medeniyete tanıklık eden eseri de yitirdi maalesef.” diye konuştu.

 

 Bağdat’ın sekiz asır önce Moğol saldırılarına maruz kaldığı gibi bugün de benzer saldırılar yaşadığına dikkat çeken Doğan konuşmasına şöyle devam etti: “Moğollar o zaman Bağdat’ı yıktı. Ve biz yaşarken Bağdat bir daha yıkılma süreci yaşadı ve hala yıkılmaya devam ediliyor. Ne yazık ki 20 yüzyılda Mekke ve Medine ağır tahribata maruz kaldı. Bugün Mekke’ye veya Medine’ye giderseniz oranın batı şehirlerini anımsatması size pek şaşırtıcı gelmez. İslam şehirlerini bir taraftan İslam düşmanları yok ediyor öte taraftan da İslam iddiasıyla ortaya çıkanlar. Ve Kudüs bugün işgal altında. İşte bizler belirsizleşen Ortadoğu coğrafyasına bakarak daha dikkatli davranmak zorundayız.” şeklinde konuştu.

 

İnşa edilen şehirlerin toplum için olması gerektiğini belirten TYB Başkanı Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç “Şehirle insanın birbiriyle bağlantılı hususlardır. Toplum mu şehir içindir yoksa şehir mi toplum içindir sorusu sorulabilir belki. Elbette şehirler toplum içindir, insan içindir. Her şey insanların daha insani bir hayat yaşaması için yapılmalıdır. Şehirlerin hem somut yönleri vardır hem de soyut yönleri. Şehirlerin daha çok somut yönü bize görünür. Mesela sokaklar, caddeler, parklar, yollar, binalar ve buna benzer yapılar daha çok gözle görünür şeylerdir. Ama şehirlerin gözle görünen unsurlarından daha önemli olup da gözle görülmeyen manevi yönü vardır. Şanlıurfa şehri bu kadim geçmişiyle bu yerlerden birisidir.” dedi. (Osman Gülebak-İLKHA)

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Şanlıurfa Haberleri

Avukat Karadaş: "Kanun yapma sürecinde halkın manevi değerleri dikkate alınmalı"
Soluk borusuna süt kaçan bebek kurtarılamadı
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kırhan: "Hareketsiz yaşam diyabete ne oluyor"
Balıklıgöl’ün duvar ve su kanalı çöktü
Yapılan zamların ardından halk fakirleşiyor