"İslami davadan tutuklananlar bilinçli tahliye edilmiyor"

Hükümetin en başından beri Ergenekon, Balyoz ve KCK sanıklarının tahliye edilmesi için formül arayışına gittiğini söyleyen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Hükümet, bunların dışında herhangi birilerinin tahliye olmaması için tedbir alıyordu, b

BATMAN - İslami davadan dolayı 20 yılı aşkındır haksız yere hüküm giyen mahkûmlara yönelik uygulanan çifte standartla ilgili açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, bunun Hükümetin bilinçli bir tercihi olduğunu söyledi.

 

İlke Haber Ajansı’na açıklamada bulunan Yapıcıoğlu, kısa bir süre önce peş peşe pek çok tahliyelerin yaşandığını belirterek, “Balyoz davası sanıkları, Ergenekon tutukluları ve ardından KCK tutuluları peş peşe tahliye oldular. Bunun öncesinde bu kişilerin tahliyeleri ile ilgili, bunların tutuklanmasının hukuksuz olduğu ile ilgili en yetkili ağızlardan ve Başbakan adına bazı açıklamalar olmuştu. Daha sonra bunların durumunun değerlendirilmesi için, buna bir çözüm bulunması için Adalet Bakanı’na talimat verdiğini bizzat Başbakan açıklamıştı. Bu kişilerle ilgili nasıl bir hukuki formol geliştirilebilir diye epey bir süre bir formül arandı. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın açıklamaları oldu. Önce şuanda halen yargılamaları devam eden, dosyaları Yargıtay’da bekleyen sanıklarla ilgili bir düzenlemeye gideceklerini söylediler. Daha sonra haklarındaki cezaları kesinleşmiş olanlarla ilgili de yeni bir formül arayışında olduklarını söylediler ve öyle bir formül üzerinde çalışacaklarını söylediler.” dedi.

 

“İslami davadan tutuklananların dışındakilerin tahliye olunması isteniyordu”
Bir müddet sonra yine Adalet Bakanı adına bir açıklama geldiğini ifade eden Yapıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dediler ki, ‘eğer biz haklarındaki cezalar kesinleşmiş olan yani mahkemelerin vermiş olduğu kararlar Yargıtay incelemesinden geçmiş olan kişiler ile ilgili de bir düzenleme yaparsak çıkmasını istemediğimiz pek çok kişi de bundan istifade edip tahliye olabilirler. Bununla ilgili bir formül bulmak çok kolay değil’ dediler. Daha sonra böyle bir formül arayışından vazgeçtiklerini kamuoyuna deklare ettiler. Dediler ki, ‘en sağlam yol bu konuda haksızlığa uğradıklarını düşünenlerin Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapmaları ve Anayasa Mahkemesi tarafından ihlal kararı verilirse bu kişilerin dosyaları yeniden ele alınır, yargılamaları yenilenir ve bunların tahliyeleri sağlanabilir. En sağlam ve en sıkıntısız yol budur’ şeklinde bir beyanı oldu, Adalet Bakanı’nın.”

 

“Bu beyandan sonra adeta Anayasa Mahkemesi'ne bir talimat verilmiş gibi Anayasa Mahkemesi’nden peş peşe ihlal kararları çıktı.” diyen Yapıcıoğlu, Hükümetin zaten bu kesimlerin tahliye olmasını istediğine dikkat çekti.

 

“Hükümet, Ergenekon, Balyoz ve KCK dışındakilerin tahliye olmaması için tedbir alıyordu”
Yapıcıoğlu, “Gerçekten o kişilerle ilgili yargılama esnasında adil yargılama ilkesi ihlal edilmiş olabilir, savunma hakları kısıtlanmış olabilir, bu ayrı bir konu bunu tartışmıyoruz ama şunun altını özellikle çizmek gerekiyor; Hükümet ta başından beri zaten sadece bu kesimlerin tahliye olmasını istiyordu. Bunların dışında herhangi birilerinin tahliye olmaması için tedbir alıyordu. Hatta bunlar için bir yasal düzenleme yapmaktan vazgeçmesinin nedeni de buydu. Bunun kamuoyu tarafından iyice bilinmesi ve görülmesi gerekiyor. Bu bilinmeden işte; ‘niçin Balyoz sanıkları, KCK sanıkları tahliye oldu da 20 yılı aşkındır İslami davadan tutuklu olanlar tahliye olmuyor’ diye bir soru sorulursa resim eksik kalır. Bu Hükümetin bilinçli bir tercihidir. Bunun böylece bilinmesi gerekiyor.” diye konuştu.

 

“Yargı ve emniyet mensupları kumpas kurarak bu insanları mağdur etti”
Yapılanların zulüm olduğunun altını çizen Yapıcıoğlu, “Adil yargılanma ilkesi ihlal edilmiştir. Bunların savunma hakları kısıtlanmıştır. Paralel yapı dedikleri, bazı yargı mensuplarının emniyet ve diğer bir kısım kişilerle veya kurumlarla işbirliği halinde kumpaslar kurarak bu insanları mağdur ettikleri şeklindeki iddialar doğrudur. Lakin bunların yeniden gündeme gelmesi belki Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlatmış olduğu soruşturma kapsamında bunların mağduriyetleri eğer yine ayrı bir yargı soruşturmasıyla saptanırsa o zaman bunlarla ilgili yeni bir kapı açılabilir. Malumunuz Ankara Cumhuriyet Başsavcısı paralel yargı ve emniyet içerisindeki paralel yapılardan zarar görenler varsa bunların tespit edilerek mağdur sıfatında bunların ifadelerinin alınması yönünde 30 ayrı vilayete talimat göndermişti. Bu kapsamda bir şey çıkarsa çıkar yoksa daha önce üvey evlat muamelesi gördükleri gibi bundan sonra da görmeye devam edecekler. Belki de herkes çıkacak ama bunlar 30 veya 36 yıllarını doldurduktan sonra bihakkın tahliye tarihleri dolduğu zaman tahliye olacaklar.” ifadelerini kullandı.   (M.Fatih Akgül - İLKHA)

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri

HÜDA PAR’dan İslam âlimi Şeyh Said için soru önergesi
HÜDA PAR'dan TV dizilerindeki pervasızlığa tepki
HÜDA PAR: Kürt meselesinin araçsallaştırılmasına artık müsaade edilmemeli!
HÜDA PAR, siyonistlerle ticaretin devam ettiği iddialarına ilişkin Meclis'e soru önergesi verdi
CHP'nin bize karşı yapıp ettiklerine karşı onlara yapılana 'oh olsun' demeyiz!