İSTANBUL - Üsküdar Belediyesi ve Dergi Editörleri Birliği'nin işbirliğiyle 19-23 Aralık tarihleri arasında 'Türkiye Dergi Günleri'nin bu yıl 3'üncüsü gerçekleştirildi. Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi`nde İETT Müzesi`nde yüzlerce derginin sergilendiği fuarda editör ve yazarlar okuyucuyla buluştu. Beş gün devam eden fuara 8 yıldır yayın hayatını sürdüren İnzar Dergisi de katıldı.
Dergilerin tanıtımının yapıldığı fuarda aynı zamanda panel ve seminerler de düzenlendi. Bu seminerlerden biri de İnzar Dergisi'nin etkinliği oldu. Seminerde konuşan İnzar Dergisi sahibi ve yazı işleri müdürü Mehmet Zeki Ergin, İslami Dergilerin İlkelerini anlattı.
İlkeler Ve Değerler…
İlkeler veya yazıları ya da yazarları sınırlayan, onları bir çerçeve içerisinde tutan değerler, yani bir yönü ile sınırlamaları genel bir çerçevede değerlendiren Ergin, "Herkesin özgürce düşüncesini ifade etmek gibi psikolojiye daha sempatik gelen bir tavır takınma dururken daha itici gibi gelen uzun ilkeler listesi ile yazarı bir çerçeveye hapsetmek ne kadar etik olabilir ki? Diye bir soru pekâlâ akla gelebilir. Özgürlük denilen sihirli kelimenin büyüsünün bu kadar ayyuka çıkarıldığı böyle bir zamanda, hani doksanlı yıllarda toplumun İslami genleri ile mücadeleye kendini adamışların; Affedersiniz, 'tuvalete giriş çıkışı bile kurallara bağlamış bir dinden ne hayır gelir ki' diyenlerin sözlerinin artık nefsimiz tarafından dile getirilmiş yeni bir versiyonu yani" dedi.
İslam Özgürlükçü Bir Din'dir
Yıllarca İslam'ın çok kuralcı bir din olmadığını bilakis özgürlükçü olduğunu ispatlamak için birilerinin büyük çabalar sarf ettiğini belirten Ergin, "Şimdi geldiğimiz noktada durum ne? On milyon sayfalık Avrupa Birliği müktesebatı ki yediğiniz içtiğiniz her şeye binlerce kural ile sınır çiziyor; Çıtası yükseltilmiş değerlerin yüce medeniyeti olarak karşımıza oturdu.
Bugün artık kabul görmüş ki tutarlı kural ve kaidelerin, ilkelerin listesinin uzaması medeniyetin bir nevi ölçüsüdür. Zira zayıf durumda olan bizlere özgürlük adı altında serkeşliği aşılamaya çalıştıkları zaman diliminin bizzat kendisinde meğer onlar uzun uzadıya ilke ve kurallar listelerini hazırlıyorlarmış. O yüzden nasihat etme makamında değilim ama bir kardeş olarak tavsiyem; Hiçbir zaman Selefi Salihinimiz arasında oturmuş, onlar arasında İslam'ın ilkesi olarak kabul görmüş değerler hakkında bu bir yorumdur deyip o ilkenin hudutlarına hücuma kalkışmayın. Hele İslam'ı savunma adına bunu hiç yapmayın, aksi halde uzun bir süre sonra değil on yirmi sene sonra pişman olacağınızdan emin olabilirsiniz" diye konuştu.
İslami Yazarların Dikkat Etmesi Gereken Birkaç İlke
Ergin konuşmasını, İnzar'ın üçüncü sayısında yazarlarının yazılarını yazarlarken dikkat etmeleri gereken ilkelerden bazılarını sayarak izahatlarda bulundu. Ergin, maddeler üzerinde uzun yorumlar yaparak açıkladığı 11 maddelik ilkeleri şöyle sıraladı;
1-Yazıların temel amacı İslami yaşantıyı, sünneti ihya etmeye yönelik olmalıdır.
2-Yazılarda Müslümanların ittifak ettiği ve vahdete katkıda bulunacak; İslam kardeşliği, mesuliyet ve mensubiyet şuuru, İslami şahsiyetin oluşması vb. konulara ağırlık verilmelidir.
3-Yazılarda Müslümanlara, Kur'an-ı Kerim'e, sünnete, ashaba, selef-i salihine ve İslam kültür külliyatına bakışta, Üstad Bediüzzaman'ın çizgisi takip edilmelidir.
4-Yazılarda müspet hareket edilmeli müspet olan yazılmalıdır.
5-Sloganik ifade ve yaklaşımlardan kaçınılmalıdır.
6-Yazılar faydalanılıp ders çıkarılabilecek bir nitelikte olmalıdır.
7-Tüm Müslümanlara karşı müspet bir yaklaşım sergilenmelidir. İslami kesim ve şahıslar eleştirilmek zorunda kalındığında, yapılan eleştiriler insaflı ve yapıcı olmalıdır. Asıl eleştiriler İslam düşmanlarına yönlendirilmelidir.
8-Irkçılık, akılcılık, mealcilik ve tekfircilik gibi zararlı akımları öven veya bu akımlara teşvik eden ifadelere yer verilmemelidir.
9-Ümmet içerisinde var olan ihtilaflı meseleler mümkün mertebe yazılara yansıtılmamalıdır. Bunun yanında ümmetin ittifak ettiği meseleler daha çok gündemde tutulup işlenmelidir.
10-Geçmiş tarihlerde veya günümüzde vuku bulan ve gündeme getirildiğinde tartışma ve ihtilafa sebebiyet verebilecek olaylar işlenmemelidir.
11-Bir konuyla ilgili ayet, hadis, başkasına ait bir söz veya alıntı yapıldığında mutlaka kaynak belirtilmelidir. Özellikle yazılarda geçen ayet ve hadis mealleri iyice kontrol edildikten sonra yazılmalıdır. Bu konuya gereken hassasiyet gösterilmeli, anlam bozukluğu oluşturacak hatalar yapılmamalıdır.
(Mehmet Özcan / İLKHA)