İstanbul Kadı Konağı dualarla açıldı

İstanbul Müftülüğü tarafından 3 yıl önce yapımına başlanan İstanbul Kadı Konağı'nın açılışı dualarla gerçekleştirildi.

İstanbul Müftülüğü bahçesinde aslına uygun şekilde yeniden inşa edilen Kadı Konağı'nın açılışına İstanbul Vali Yardımcısı Mehmet Ali Özyiğit, İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mehmet Emin Maşalı, İstanbul eski müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, İstanbul İl Kültür Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz katıldı.

"Tarihi mirasımıza sahip çıkarak gelecek nesillere aktarmak gibi bir görevimiz var"

Süleymaniye Camii Baş Müezzini Abdussamet Yazıcı'nın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda konuşan İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Mehmet Emin Maşalı, "Gelecek kuşaklara aktaracağımız değerlerimiz var. Bu bize haddizatında iki önemli görevi önümüze koyuyor. Birisi geçmişimizin mirasına sahip çıkmak, ikincisi ise o mirasa yeni şeyler ilave etmek suretiyle daha da güçlendirerek sonraki nesillere aktarmaktır. Şanlı ecdadımızın ortaya koyduğu bu maddi manevi mirasın şerefine nail olmak, o şanlı mirası sahiplenmek ve ardından da mirasın üzerine yeni şeyler koyarak sonraki nesillere aktarmak gibi bir yükümlülüğümüz var. Bu yükümlülüğümüzün belki bir göstergesi olarak binamızı açıyoruz." dedi.

İstanbul eski müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz Hocanın yaptığı dua ve kurdele kesimiyle açılışı gerçekleştirilen Kadı Konağı, programa katılan protokol heyeti tarafından gezildi.

Şu anda faal olarak kullanılan müftülük binasının kısa süre içerisinde yıkılarak aslına uygun şekilde yeniden inşa edileceği ifade edildi. Müftülükte sürdürülen hizmetler, bina yenileme işlemi tamamlanıncaya kadar Kadı Konağı'nda sürdürülecek.

İstanbul Kadısı ne yapardı?

İstanbul’un çok yönlü adlî-hukukî, idarî-beledî ve inzibatî işlerini görmenin yanında ticarî ve malî anlaşmazlıkların incelenmesi ve halli konusunda da İstanbul Kadılığı önemli bir makamdı. Bütün bu ağır sorumluluğun Osmanlı başşehrine lâyık şekilde yerine getirilmesinde İstanbul Kadısı, çok geniş kadılık personeli dışında sadrazam ve yeniçeri ağasından destek almakta ve onlarla iş birliği yapmaktaydı.

En önemli görevlerinden biri de İstanbul’un piyasa ve asayiş bakımından teftiş edilmesiydi. Bu iş sadrazamın da katıldığı kalabalık bir heyetle olurdu. Şehirdeki iktisadî sebepler başta olmak üzere çeşitli amaçlarla yapılan sayımlar ya bizzat İstanbul kadısı veya görevlendirdiği kimselerce gerçekleştirilirdi.

İstanbul Kadılığının görevi ve tarihi geçmişi

İstanbul Kadılığı, Osmanlı döneminde İstanbul’un hukukî, beledî, asayiş ve kısmen idarî işlerine bakan kaza teşkilatıdır. İstanbul kadılığının belirli bir mekânı bulunmamaktaydı. Kadılığa tayin edilen kimseler kendi evlerinin genellikle selâmlık kısmını resmî daire olarak kullanırlardı. Ancak 1826’da Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasından sonra Ağakapısı, Fetvahâne adıyla Bâb-ı Meşîhat’a tahsis edilmiş 1836’da Kazaskerlik ve İstanbul Kadılığı buraya taşınmıştır. Kadılığın başlangıçtan beri çeşitli işlere bakan ve devamlı olarak gelişen bir kadrosu olmuştur. 

Cumhuriyet döneminde Şeyhülislamlık binaları

3 Mart 1924 tarihinde Şeyhülislâmlığın kaldırılmasıyla Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuş ve Bâb-ı Meşîhat ve müştemilatı da İstan­bul Müftülüğü’ne verilmiştir.

1924 yılına gelindiğinde İstanbul İnâs İdâdîsi, 1914’teki İstanbul Selçuk Sultânîsi ve sonrasındaki adı ile Bezmiâlem Sultânîsi, İstanbul Kız Lisesi adıyla Süleymaniye’de ilga edilen Meşîhat Dâiresi binasına taşınmış ve eğitimine burada devam etmiştir.

Burada yaklaşık 2 yıl eğitimine devam eden Kız Lisesinin 29 Nisan 1926 tarihinde çıkan bir yangında tüm okul malzemeleriyle birlikte binaları da yanmış ve lise Vefa İdadi Binasına taşınmıştır.

1926 yılı yangınında boş kalan araziye Biyoloji Enstitüsü yapılmasına karar verilmiştir. 2013 yılında İstanbul Müftülüğünün girişimleriyle görüşmeler yeniden başlatılmış ve kullanım hakkı 2017 yılında İstanbul Üniversitesi Botanik Enstitüsü’nden alınmıştır.

"İstanbul Kadı Konağı ve Sadreyn Dairesi” binalarının ciddi anlamda tahrip olması sebebiyle yıkılmış ve İstanbul Müftülüğünün “Hac ve Umre Müdürlüğü” olarak kullanmak üzere tek katlı geçici bir bina yapılmıştır. 2018-2020 yıllarında bu tek katlı Hac ve Umre Binası yıkılarak İstanbul Kadılığı binası aslına uygun olarak inşa edilmiştir. 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İstanbul Haberleri

Atatürk'e hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklanan doktor serbest bırakıldı
HÜDA PAR'dan Dr. Mehmet Arslan'a cezaevinde ziyaret
MAZLUMDER: Duyarlı insanlar üzerinde kurulan baskılar kabul edilemez
HÜDA PAR: Gözaltına alınan gençler bir an önce serbest bırakılmalıdır!
"Bilinçli bir irade sahibinin (Vacib-ül Vücud) varlığı zorunludur"