İlk Öncüler Derneği Şanlıurfa şubesi Şair Nabi Kültür salonunda “Şehitler Gecesi” programı düzenledi. Saat: 18.00’de başlayan programda Cumhuriyetin ilk yıllarında İstiklal mahkemeleri tarafından Şanlıurfa’da idam edilerek şehit edilen İbrahim Ethem Hoca’nın hayatına değinildi.
Program Musab İçen’in okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ardından açılış konuşması yapan dernek yöneticilerinden Mustafa Tosun, Şubat ayının Müslümanlar arasında şehadet ayı olarak kabul edildiğini belirti.
Programa konuşmacı olarak katılan Mehmet Sılay, İstiklal mahkemelerinde haksız yere idam edilerek şehit edilen İbrahim Ethem hocanın hayatına değindi.
İbrahim Ethem’in Ankara’nın zengin bir ailesinin çocuğu olduğunu ama anne babasının onu İslam ahlakı ile yetiştirdiklerini belirten Sılay, “Ortaokulu bitirdikten sonra İbrahim Ethem hafız oluyor. Sonra Ankara lisesinde girdiği imtihanda vaiz oluyor. Gencecik yaşta vaiz olan İbrahim Ethem, Sultan Ahmet camisinden Eyüp Sultan’a, Beyazıt camisinden Ayasofya’ya kadar bütün camilerde vaaz verme yetkisine sahip oluyor. İbrahim Ethem, burada yaptığı vaizlerde Hilafetin kaldırılmasına şiddetle karşı çıkıyor.” ifadelerini kullandı.
İbrahim Ethem’in verdiği vaazlarla ilgili bir kitap yazdığını ardından yazdığı kitapla ilgili tutuklandığını söyleyen Sılay, “ Sene 1924 Beyazıt camisinde bunu anlatıyor. Çıkar çıkmaz mevcut statükoya karşı konuştu diye hemen tutukluyorlar. İstanbul istiklal mahkemesi İbrahim Ethem’i yargılıyor ve bir yıla mahkûm ediyor. İbrahim Ethem, kefaret ile 3 ay sonra serbest bırakılıyor.” ifadelerini kullandı.
Sılay daha sonra konuşmasına şöyle devam etti: “İbrahim Ethem İzmir’e Antalya’ya Türkiye’nin birçok ilinde vaiz veriyor daha sonra Urfa’ya gelerek, Halil-ür Rahman camisinde vaaz veriyor. Çıkar çıkmaz yakalıyorlar kendisini, Sen mevcut statükoya karşı konuşuyorsun. Bizim hazırladığımız senaryoya, düzene karşı çıkıyorsun diyorlar. Hemen muhakeme ediyorlar. İbrahim Ethem’i çapraz sorgulama ile sorguluyorlar. Daha sonra mahkemeye çıkarıyorlar. Mahkeme, idam kararı veriyor. İbrahim Ethem hiç bunu beklemiyordu. Arkasını dönüp halka, ‘Ey millet! bu memlekette kanunlar, Ankara’da başka, İzmir’de başka, Antalya’da başka, Urfa’da başka mı işliyor. Ben bir kitap için 3 ay yatıp çıktım ama şimdi idama mahkum ediliyorum. Bu nasıl iştir’ diyor. İbrahim Ethem’in kesin idam suçu şu: ‘Diyarbakır’da Şeyh Said efendinin başkaldırışı münferit olarak yapmamıştır. Sen onu ve onun gibilerini buna teşvik edensin’ İbrahim Ethem 6 Temmuz 1925’te Şanlıurfa’da idam edilmiştir.” (Mustafa Gül, Hüseyin Yetmiş- İLKHA)