Doğalgazın yaygınlaşması, İran üzerinden getirilen kaçak tüpler, LPG ve oto gaz istasyonlarında kaçak olarak doldurulan tüpler nedeniyle esnaf iş yapamaz duruma geldi.
Bu durumdaki kaçak tüpleri almanın eve bomba alınmış kadar tehlikeli olduğunu belirten tüpçü esnafı, valilik ve belediyelerin denetimlerini sıklaştırması gerektiğini söyledi.
Konuyla ilgili yetkililerle görüştüklerini ancak sonuç alamadıklarını dile getiren Yunus Polater, "Valilik olsun, belediye olsun gidip görüştük ama herhangi bir sonuç alamadık. Oda başkanımız da gümrük müdürünü aradı. İşlerimizin daha da düşmemesi için valiliğin ve belediyenin buna bir çare bulması lazımdır." dedi.
"Halk bu tehlikenin farkında değil"
Türkiye dışında kaçak olarak getirilen ve oto gaz istasyonlarında dolum yapılan tüplerin bir bomba kadar tehlikeli olduğuna değinen Polater, halkın da bu konuda bilinçlenmesi gerektiğini söyledi. Polater, "Özellikle İran'dan kaçak yollarla gelen tüpler çoktur. Burada 85 liraya sattığımız tüpleri piyasaya getirip 40 liraya satıyorlar. Bu da ister istemez işlerimizi çok kötü etkiliyor. Dolayısıyla bu tüplerde arıza çok oluyor. Halk da bu tehlikenin farkında değildir. Çünkü bilindiği üzere bu tüpler bomba sayılır. Ülke dışında gelen tüpler eve bırakıldığı zaman büyük bir sıkıntı oluşturur. Bunu çeşitli yollarla vatandaşa bildirmemiz lazımdır. Çünkü vatandaş 45-50 liraya tüp alıyor ve 20-30 liralık bir fark için canını, malını, çoluk çocuğunu riske atıyor." diye konuştu.
Kaçak dolum yapan bazı oto gaz istasyonları ve kaçak yollarla getirilen tüplerin yeterince denetlenmediğini ileri süren Polater, sözlerini şöyle sürdürdü: "Devlet süreç içinde en büyük baskıyı biz tüpçülere yapıyor. Bizler tüp verdiğimiz zaman vatandaştan T. C. kimlik numarası istiyoruz. Devlet de vatandaştan T. C. numarasının alınmasını şart koşuyor. Bize bu kadar baskı yapıldığı kadar piyasada bir araştırma yapılsa daha iyi olacaktır. Bugün hurdacılarda yüzlerce tüp var. Bunların günlük dolumu yapılıyor ancak tüplerin nereye gittiği belli değil. Genel bir araştırma yaptım ve bu petrollerde günlük 80 adet tüp dolumu yapılıyor. Bence onlara bizden önce el atılırsa daha iyi olacaktır."
"Bilinçsiz bir şekilde doldurulan tüpler nereye gidiyor?"
Yetkililere çağrıda bulunarak, sorunlarının giderilmesini talep eden Polat, "Kısa bir süre içinde tüpçüler olarak gerekli makamlarla görüşeceğiz. Çünkü bu büyük bir risk taşıyor. Bizler kendi satışlarımızı geçtik, bilinçsiz bir şekilde doldurulan günlük 80 adet tüp nereye gidiyor? Yarın öbür gün büyük bir sıkıntı olduğu zaman bunu tüpçülerde aramasınlar. Çünkü bizim tüp verdiklerimiz ev aboneleridir. Bizim verdiğimiz seri numaralı tüplerin yeri bellidir. Yarın bir sorun olduğu vakit bizler bunun cevabını verebiliriz. Bütün tüpçüler de bununla ilgili elinden gelen ne varsa yapıyor." ifadelerini kullandı.
"Kaçak tüpü alan adam evine bomba bırakıyor"
Halkın, araçlar için üretilen gazla kontrolsüz dolum yapılan tüplere rağbet etmemesi gerektiğini dile getiren Cemal Işık ise "Kaçak dolum yapanlar şu anda bizden daha fazla tüp satmaktadır. Kaçak dolumun tehlikeli olduğunu defalarca dile getirdik ve hiçbir yardım alamadık. Kaçak tüpler sağlıklı değildir. Bizlerin tek sorunu budur. Ancak bu sorunumuzu bir türlü anlatamadık. Kaçak tüpü alan adam evine bomba bırakıyor. Araç için üretilen bir tüptür, ev için değil." şeklinde konuştu.
"Artık ayakta duramıyoruz"
Doğalgazın yaygınlaşmasının işlerinin yüzde 70'ini, kaçak dolum yapan oto gaz istasyonlarının da yüzde 15'ini etkilediğini söyleyen Işık, "Esnaf olarak Van'da iş yapamıyoruz. Piyasa da sıkıntılıdır. Doğalgaz zaten bizi bitirdi. Petrol de bir yandan. Artık ayakta duramıyoruz." diye belirtti. (Yılmaz Sönmez/Sedat Karatay-İLKHA)