Sığdırdıkları tek bir günde kadın haklarından bahsedenlerin kadına değer vermediğini anlatan Molla Sinan Ünel, kadınlara hak ettikleri değeri İslam dininin verdiğini söyledi.
Eskiden kadınların diri diri toprağa gömüldüğünü hatırlatan Ünel, nesilleri yetiştiren kadının, şer odaklarının planlarına karşı dikkatli olması gerektiğini vurguladı.
Ünel, "Mekke'de şirk toplumu incelendiğinde bir insanın bir kız çocuğu doğduğu zaman o çocuktan dolayı aylarca evlerden çıkamıyordu. Çünkü o toplum gelecekte o kızı bekleyen akıbetin çok feci olduğunu biliyordu. İnsan muamelesi görmeyecek, hak ve hukuka sahip olmayacak, insan yerine konulmayacaktı. Çoğu zaman birçok insan bunu kaldırmayarak, kız çocuğunu diri diri toprağa gömüyordu. İşte kadınlar o dönemde böyle muamele görüyordu. Başta kadınlar olmak üzere ezilenlerin Hz. Muhammed'in etrafında toplanmasının nedeni buradan geliyordu. Çünkü Hz. Muhammed onlara hayat vadediyordu. Onlar İslam dininde hayat gördüler. Çünkü Allah'ın Resulü kadına değer vermeyen bir toplumda kadının söz sahibi ve hakkı olduğunu hatta cennetin annelerin ayakları altında olduğunu vurguladı." dedi.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü ilan eden odakların kadınlara ne kadar değer verdiklerini anlamak için bunların kadına karşı uygulamalarına bakmanın yeterli olduğunu dile getiren Ünel, değeri düşürülmek istenen kadının reklam aracı yapılmaya çalışıldığını ifade etti.
"Batı toplumu kadını öz değerinden koparıyor"
Batı medyasının ve bu düşüncede olanların yaptıklarının ortada olduğuna değinen Ünel, sözlerine şöyle devam etti: "Günümüz batı medyasının kadını bir reklam aracı olarak kullandığına şahit oluyoruz. En basitinden bir sakızın reklamı yapıldığı zaman bile kadın kullanılıyor. Batı toplumu kadınlara değer verdiğini öne sürüyor ama gerçekte hiçbir değer vermiyorlar. Kadını ortalığa saçıp, öz değerinden koparıyorlar. Medeniyet adı altında kadını insanlara teşri edip, sunuyorlar. Yani kadının bilincini, şuurunu, kişiliğini değil dişiliğini ön plana çıkarıyorlar."
"Nesilleri yetiştiren öğretmen kadındır"
Ünel, Müslüman kadınların bu tuzaklara karşı dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayarak, "Eğer bir toplumda kadın bozulursa bütün toplum bozulur. Çünkü nesilleri yetiştiren öğretmen kadındır. Geleceğe yön veren, öğrencileri yetiştiren öğretmen bile kadınlar tarafından yetiştiriliyor. Doktorları, mühendisleri, başbakanları, cumhurbaşkanlarını ve diğer bütün mevki ve makam sahiplerini yetiştiren yine kadındır. İşte şer güçleri ve ifsat şebekeleri bunları çok iyi bildikleri için kadını hedefe koymuştur." ifadelerini kullandı.
"Aile bozulursa toplum bozulur"
Özellikle son dönemlerde bazı televizyon programlarında ve sosyal medyada kadın üzerinden aile kurumunun hedef alındığına dikkat çeken Ünel, "Bu program ve dizilerde bayanlar hedef alınmaktadır. İzdivaç programlarında yine kadın hedeftedir. Bütün programlarını kadınlar üzerinde yapıyorlar ve bu işi yaparken ciddi bir ekonomi bu işe ayırıyorlar. Çünkü şer güçleri başka türlü İslam toplumunu bozamayacaklarını anladılar. 'Eğer Müslüman kadını asıl değerinden soyutlar, onları rahatlıkla kullanabileceğimiz kıvama getirirsek aileyi de bozarız.' dediler. Aile bozulursa toplum bozulur. Gerçekten bu planlarında başarılı oldular. Allah'tan temennimiz bu zalimlere fırsat vermesin." şeklinde konuştu. (Osman Gülebak-İLKHA)