Kadınların toplu taşıma araçlarında tacize ve şiddete uğrama sorunları arttıkça “pembe taksi, pembe metrobüs” uygulamaları daha çok gündeme gelmeye başladı.
Kadınlar için güvenli ulaşımın, günlük yaşamlarında toplu taşıma araçlarını kolay kullanabilmeleri, bu araçların emniyetli olması ve ihtiyaçlara göre düzenlenmesini içerdiği belirtiliyor.
Konu ile ilgili İlke Haber Ajansı'na (İLKHA) değerlendirmelerde bulunan HÜDA PAR Diyarbakır İl Başkanı Metin Kaya da özellikle işe gidiş ve iş çıkışları saatlerinde toplu taşımayı kullanan kadınların çok farklı problemlerle karşılaştıklarını söyledi.
Kaya, Türkiye’nin kalabalık şehirlerinden birinde yaşamalarına rağmen Diyarbakır'da da toplu taşıma araçlarının yeterli olmadığını belirterek "Özellikle sabahleyin işe gidileceği zaman ve akşamları iş çıkışlarında, bazen de öğle vakitlerinde durakların hınca hınç dolu olduğunu görüyoruz. Durakların dolu olmasının yanı sıra, gelen araçlarda dolu oluyor. Hatta bazen vatandaşlar, saman çuvallarını andırır şekilde minibüs ve otobüslerin içerisine dolduruluyor. Kapı önlerine kadar sıkıştıklarını görüyoruz. Bu durum güvenliğin ötesinde ahlaki de değildir. Özellikle işe gidiş ve iş çıkışları vakitlerinde toplu taşıma araçlarında kadınlar, erkekler, çocuklar ve yaşlılar tıka basa bir şekilde gidiyor." dedi.
"Diyarbakır'da hızlı tren, tramvay ve metro ulaşımı olmalıdır"
"İnsanlarımız işlerine zamanında yetişmek zorunda. Hele hele işveren biraz titiz ise vatandaş o zaman etrafına hiç bakmadan gelen araca binmeye çalışıyor. Kapıdan tutuyor ve bir şekilde kendisini aracın içine atıyor." diyen Kaya sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böylece gideceğin 10 dakikalık yolculuk senin için çileye dönüşüyor. Hatta öyle zamanlar olmuştur ki ben bile toplu taşıma araçlarına bindiğimde, o kalabalığı görünce, 'Keşke gideceğim yere yürüyerek gitseydim.' demişimdir. Bu zorluğu bir erkek olarak ben yaşıyorum. Bir de özellikle kadınlar, saman balyaları istiflenir şekilde toplu taşıma araçlarına doldurularak götürülüyor ki bu durum hiç de ahlaki değildir. Bu nedenle özellikle sabahleyin işe giderken ve akşamları insanlar işten dağıldığı zaman toplu taşıma araçlarının ona göre ayarlanması ve sayılarının çoğaltılması lazım. Tabii bu lokal bir çözümdür, genel bir çözüm değildir. Diyarbakır'ımızda da batıdaki diğer büyük şehirlerde olduğu gibi hızlı tren, tramvay ve metro ulaşımı olmalıdır. Şartlar bunun için müsaittir. Eğer bunlar olursa hem ulaşımda belli bir rahatlama olur hem de insanlarımız istedikleri yere daha kolay ve hızlı ulaşır. Bu durumun göz ardı edilmemesi ve uzun vadede bu işe bir çözüm bulunması gerekir."
"Kadınlar, etraflarında erkek olmadan seyahatte kendilerini daha güvende hissediyor"
Kadınların, etraflarında erkek olmadan seyahatte kendilerini daha güvende hissettiklerini belirten Kaya, "Müslüman bir ülkede yaşıyoruz. İnançlı bir toplumuz. Kim olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun, velev ki bu toplumda çok rahat olduğunu söyleyen insanlar dahi olsa bu konuda kendilerinden şikâyetler duymuşuzdur. Toplu taşıma araçlarının içerisinde feryat figan eden bayanlarımızın olduğunu görmüşüzdür. Rahatsızlığını dile getiren kadınlarımızın olduğuna şahit olmuşuzdur. Eğer bugün iş hayatında bayanlara da yer ayrılmışsa bayanlar da iş hayatının içerisine girmişse bayanlar için toplu taşıma araçlarında ayrı bir yerin olması da gerekir. Özellikle pembe otobüs denilen ve şu anda birçok merkezde uygulanan, çokça da takdir gören bu uygulama bizim şehrimizde de mutlaka olmalıdır. En kısa zamanda bu uygulamaya geçilmelidir. Böyle olunca bayanlar kendi saatinde gelecek, kendi otobüsünü, kendi minibüsünü bekleyeceklerdir. Erkekler de kendi otobüs ve minibüslerini bekleyecek böylece yaşanabilecek tüm olumsuzlukların önüne geçilecektir. Maalesef bizim şehrimizde buna yönelik herhangi bir çalışma yoktur. Bu konuda bize ciddi talepler gelmektedir. Özellikle inançlı insanlar kalabalık olmasından dolayı toplu taşıma araçları ile seyahat etmekten çekiniyorlar. Bu nedenle birçok insan özel araçları ile işlerine gitmek zorunda kalıyorlar ki bu da trafikte sıkışıklığı neden oluyor. Hâlbuki Fransa, Japonya, Almanya gibi batılı ülkelerde iş adamları dahi toplu taşıma araçlarıyla seyahat ediyorlar. Çok rahat bir ortamda seyahat ediliyor. Şehrin trafiği her anlamda rahatlıyor. Şu unutulmamalı ki sorunların çoğu birbiriyle bağlantılıdır. Şayet siz bir sorunu çözersiniz beraberinde de birçok sorunu da çözmüş olacaksınız." ifadelerini kullandı.
"Bütün bu sorunları çözmek yetkililerin elindedir"
Bütün bu sorunları çözmenin yetkililerin elinde olduğunu söyleyen Kaya son olarak şunları dile getirdi:
"Yani valilik, belediye ve diğer yetkililer, el ele vererek bu sorunu çözmek için ellerinden gelen gayreti göstermelidir. Şehrimizin rahatlamasını istiyorsak bu konuda ciddi bir iradenin sergilenmesi lazım. Eğer bu sorunlar çözülmezse ileride farklı sorunlara neden olacaktır. Otobüslerde yoğunluk dolayısıyla kavgalar, yankesicilik ve taciz gibi olayları sık sık duymaktayız. Bu tür olayların çoğalmamasını, yaşanmamasını istiyorsak acilen bu meseleye el atıp bunları çözmemiz lazım."
İLKHA