Diyarbakır Memorial Dicle Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Doç. Dr. Ömer Alyan, kalp krizi ile ilgili bilinmesi gerekenler hakkında bilgi vererek, bazı insanlarda belirtilerin çok gizli olabileceğini söyledi.
Kalp krizi, göğüste ağrı, yanma, sıkışma şeklinde başlayıp sol kola serçe parmağına doğru inen, boyna doğru yayılan bir ağrı şeklinde olduğunu belirten Doç. Dr. Ömer Alyan, bazı insanlarda krizin gizli olabileceğine dikkat çekti.
Alyan, "Alında soğuk terler birikir. Bazen kalp krizi çok ani ve şiddetli bulgular ile başlar ve kolayca tanı konabilir. Ancak pek çok kişide olay yavaş ve hafif bir ağrı veya rahatsızlık hissi ile başlar ve ne olduğu anlaşıldığında hasta için geç kalınmış olabilir. Ağrı hareket etmekle artar, dinlenirken azalır, fakat geçmez. Ağrı yarım saatten uzun sürer. Ağrıyla birlikte soğuk soğuk terleme ve mide bulantısı da olabilir. Bazı insanlarda belirtiler çok gizli olabilir. Özelikle ileri yaşlı hastalar, diyabet hastaları hemen hemen hiç ağrı duymayabilirler ve sadece nefes darlığı ve soğuk terleme şikâyetleri ile kalp krizi geçirebilirler. Bazı hastalarda da mide ülseri veya pankreatit ağrısıyla kalp krizi ağrısı karıştırılabilir." dedi.
"Kalp hastalıklarına yol açan risk faktörleri"
Kriz durumunda kanın sulanması ve kan dolaşımını kolaylaştırmak için aspirin alınabileceğini bilgisini veren Alyan, böyle bir durumda bir yere oturup hemen bir sağlık kuruluşuna haber verilmesi gerektiğini belirtti.
Kalp hastalıklarına yol açan risk faktörlerine dikkat çeken Alyan, risk faktörlerini şöyle sıraladı: "Sigara içmek, kötü kolesterol (LDL) yüksek olması, iyi kolesterol (HDL) düşük olması, diyabet hastalığı, obezite ve hareketsiz, erkeklerin 45, bayanların 55 yaşının üstünde olması, tansiyon yüksekliği, sağlıksız beslenme (doymuş yağ asitlerinden zengin beslenme alışkanlığı), anne, baba, kardeş gibi birinci dereceden akrabalarda kalp hastalığı öyküsü varsa kişi de risk altında olabilir."
Kötü kolesterolünüzü düşürün
Doymuş ve trans yağların tüketilmemesini söyleyen Alyan, "Risk düzeyinize göre, LDL kolesterolü uygun seviyelere indirilmeli. HDL (iyi) kolesterol - erkeklerde 40 mg/dL kadınlarda 50 mg/dL veya üzeri, trigliseridler ise 150 mg/dL’den düşük olmalıdır. Kan basıncı <120/80 mm Hg olmalıdır. Diyabet varsa mutlaka kontrol ettirilmelidir. Çünkü diyabet hastalarında, sıklıkla mevcut olan yüksek kolesterol, yüksek tansiyon, sigara, aşırı kilo ve hareketsizlik gibi risk faktörleri nedeniyle kalp damar hastalığı riski 2-4 kat artabilir." ifadelerini kullandı.
Stresin neden olduğu bazı sorunları anlatan Alyan, stresin sigara tüketimine, yemeklerde fazla yenmesine neden olabileceğini söyledi. Alyan ayrıca, alkol kullanımının da tansiyonu ve trigliserid düzeylerini yükselteceğini, kalpte ritim bozukluğuna neden olabileceğini hatırlattı.
İkinci bir kalp krizini önlemek için yapılması gerekenler
Klap krizlerinin önüne geçmek için bazı tavsiyelerde bulunan Alyan, "Sigara ve puro, pipo gibi tüm tütün kullanma alışkanlıklar terkedilmelidir. Kalp krizi geçiren bir kişinin tütüne devam etmesi ikinci bir kriz riskini en az 2-3 kat arttırır. Daha hareketli olmaya özen gösterilmelidir. Düzenli egzersiz programları stres ve depresyonu azaltacağı; kiloyu, kolesterolü ve tansiyonu dengede tutmaya yardımcı olacağı unutulmamalıdır. İlaçlar doktor kontrolünde düzenli alınmalıdır. Kardiyoloji uzmanı tarafından verilen ilaçlar kesinlikle ihmal edilmemeli, düzenli şekilde alınmalıdır. Oluşabilecek en ufak bir sorunda mutlaka doktorla iletişime geçilmelidir. Sağlıklı beslenmeye özen gösterilmelidir. Bu sayede kişi hem daha çabuk iyileşir hem de kilosunu kontrol altında tutar, kan kolesterol düzeyinin ve tansiyonun yükselmesi önlenmiş olur. "Ben nasılsa ilaç kullanıyorum, bana birşey olmaz" yanılgısına asla düşülmemelidir, çünkü yaşam tarzı değişiklikleri kalp sağlığı açısından en az ilaçlar kadar önemlidir." şeklinde konuştu.
İLKHA