Diyarbakır başta olmak üzere bölgede kendisinden başka hiçbir gücü kabul etmeyen ve Müslümanlara yaşam hakkı tanımayan PKK'nin, 10 Mart 1994'te Çınar ilçesine bağlı Yıllarca (Gogweri) Mahallesi yoluna döşediği mayının patlaması sonucu 12 Müslüman şehid olmuştu.
Haince katledilen 12 şehidin şehadetlerinin 28'inci yıldönümünde acılarının "dün" gibi taze olduğunu belirten şehid yakınları duygu ve düşüncelerini paylaştı.
Şehid Molla Hıdır Akyol'un amcaoğlu Mehmet Akyol, Şehid'in bir çok gencin Kur'an'la tanışmasına vesile olduğunu söyledi.
"Şehidlerin attığı tohumla bizler yeşerdik"
Şehid Molla Hıdır'ın hayatından kısa kesitler aktaran Akyol şöyle konuştu:
"Şehid, mahallenin imamıydı. Gece-gündüz demeden İslam davası için çalışıyor ve hatta şehid olacağı günün gecesini camide geçirmişti. O dönemlerde birçok gencin Kur'an'la tanışmasına vesile olan şehid, gençlere İslami sohbetler yapıyordu. Yani şehid gibi yaşadı ve şehid oldu."
Mehmet Akyol
O dönemde PKK tarafından yapılan zulümlere dikkat çeken Akyol, "Mesele Kürdlük ise bizler de Kürd'üz, Zaza'yız ve bu bölgenin insanlarıyız. Şehidlerimizin kanı bereket oldu. Onların attığı tohumla bizler yeşerdik ve inşallah onların davalarını sürdüreceğiz." ifadelerini kullandı.
"12'nci şehid Muhammed, patlamadan 25 gün sonra şehid oldu"
Herhangi bir sorun olmamasına rağmen PKK'nin bölge halkına sıkıntılar çıkardığını ve kendilerinin de PKK'ye boyun eğmediklerini ifade eden Şehid Bedri Soysal'ın abisi Hüsnü Soysal, katliam günü yaşanan gelişmeleri şöyle aktardı:
"Şehid Bedri benden 4 yaş küçüktü ve 8 çocuk babasıydı. Perşembe günüydü, Kadir Gecesi'nin gündüzüydü. Şehid, o gün eve hiç gelmemişti. Hastaydım, bana gelerek 'Şehre gideceğim' dedi. Kendisine 'gitme' dememe rağmen o yine gitti. Aniden patlama sesi geldi. Yola 7 tane mayın döşemişlerdi. Patlamanın olduğu yer 3 kilometre uzaklıktaydı. Olay yerine gittiğimizde büyük bir katliam olmuştu, 11 can yerdeydi. Şehidin sağ bacağını tam 100 metre ötede bulabildik. PKK, bizden İslam'ı terk edip küfrü kabul etmemizi istiyordu, biz ise bunu kabul etmiyorduk."
Hüsnü Soysal
Soysal, "12'nci şehid Muhammed Ayhan yaralıydı. 'Arkadaşlarım gitti ben burada kaldım' diyerek üzülüyordu. 25'inci gün kontrol için gittiği hastane dönüşünde, Diyarbakır'dan Karacadağ'a gelen 45-50 kişilik otobüse binmişti. Yolda patlayan mayın sonucu 45-50 kişinin arasından Şehid Muhammed de şehid oldu ve arkadaşlarına kavuştu." diye belirtti.
"Onların pak kanlarıyla İslam düşmanları bu topraklardan temizlendi"
Yaşanan katliamda yaralanıp tedavi gördüğü hastanede ruhunu Rahman'a teslim eden Şehid Halil Demir'in oğlu Muhammed Demir, "Şehidin ahlakı çok güzeldi. Çocuklarla çocuk, büyüklerle büyük olma gibi bir yapıya sahipti ve takvalıydı. Bilindiği üzere Ramazan ayıydı ve ailesinin bayram masraflarını karşılamak üzere Diyarbakır'a gidecekti. Kendisi çobanlıkla geçimini sağlıyordu." şeklinde konuştu.
Muhammed Demir
Aradan geçen 28 yılı değerlendiren Demir, "Yapılan katliam unutulacak gibi değil ama başımıza gelen bu musibetten pişman değiliz, elhamdülillah başımız diktir. Onların pak kanlarıyla İslam düşmanları bu topraklardan temizlendi." dedi.
"O dönemde PKK tarafından bölgede çok büyük katliamlar yapılıyordu"
Olayın şahitlerinden Gazi Latif Baltaci ise, "O dönemlerde bölgede çok büyük katliamlar oluyordu. 1994 yılı Kadir Gecesinde imamımızla beraber camideyken PKK tarafından yolumuza mayın döşenmişti. O günün sabahı Diyarbakır'a giderken önümüzden bir traktör geçti, herhangi bir olumsuzluk yaşanmadı. İçinde bulunduğum araç aynı yerden geçerken mayının patlaması sonucu akrabalarımdan 11 kişi şehid oldu. Ben de vücudumun farklı yerlerinden yaralar aldım ve sol bacağımın diz altı kesilmek zorunda kaldı. O patlamada yaralanan Muhammed Ayhan 20-25 gün sonra başka bir mayına basması sonucu şehid oldu." ifadelerini kullandı.
Latif Baltaci
"Karacadağ bölgesinde yaklaşık 40 akrabamız PKK tarafından katledildi"
Bölge halkı olarak PKK tarafından birçok zulüm ve baskı gördüklerini söyleyen Baltaci, "Bölgemizde saat 17.00'den sonra araç bulunmazdı. Her gece PKK tarafından kırsal mahallelere baskınlar yapılıyor, çobanlarımız vuruluyordu. Mesela Karacadağ bölgesinden Şahinan ve Metina aşiretlerinden yaklaşık 40 akrabamız PKK tarafından katledildi. Yani çok zulüm ve sıkıntılar yaşadık. 28 yıl oldu ve her sene şehidlerimizi anıyoruz. Allah o günleri bir kez daha göstermesin. Allah bütün şehidlerin hürmetine İslam ümmetini muhafaza etsin." şeklinde konuştu.