Eğitim-Bir-Sen Muş Şube Başkanı, karma eğitimin medeniyet geleneğimizde olamadığını belirterek, bu sistemin Cumhuriyetin kurulmasıyla gündeme geldiğini, modernleşme ve muhasır medeniyetler seviyesine çıkma sevdasıyla kurgulanan bir eğitim sistemi olduğunu ifade etti.
Okulları n açılması nedeniyle ülkemizde uygulanan karma eğitim sistemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Eğitim-Bir-Sen Muş Şube Başkanı Mahir Barışan, İLKHA’ YA yaptığı açıklamada, “Karma eğitim bizim medeniyet geleneğimizde olmayan bir eğitim sistemidir. Biz ecdadımızın kurduğu eğitim sistemine baktığımızda ne Selçuklu’dan ne de Osmanlı’dan bize tevarüs edilmiş bir eğitim sistemi değildir. Cumhuriyetin kurulmasıyla gündeme gelmiş, modernleşme ve muhasır medeniyetler seviyesine çıkma sevdasıyla kurgulanan bir eğitim sistemidir. Karma eğitim bin dokuz yüz yirmi üçte 139. Milli eğitim temel konunun 15. Maddesine eklenmiştir. Özellikle 28 Şubat sürecinden sonra dönemin Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu’nun üzerinde durduğu ve buna göre öğrencilerimizi formatladığı bir eğitim öğretim sistemidir. Bazı ülkeler yavaş yavaş bu sistemi sorguluyorlar. İngiltere, Hollanda ve Almanya gibi ülkeler bu eğitim sistemini sorgulamaya başladılar. Çünkü bu sistemdeki disiplin olaylarına baktıklarında, karma eğitim vermeyen okullardan daha fazla disiplin sorununun olduğunu görmektedirler.” İfadelerini kullandı.
“Karma eğitim sistemi AB’de de tartışılmaktadır”
Eğitim-Bir-Sen olarak karma eğitimini yüzyılın pedegojik formasyon hatası olarak gördüklerini, aynı zamanda bu sistemin insan hak ve hürriyetlerine ile demokrasiye de aykırı olduğunu söylen Barışan, “Çocuk kendi cinsiyle eğitim gördüğü zaman salt eğitime odaklanır. Bu hem erkek hem de kız çocukları için geçerlidir. Karma eğitim olmazsa çocuk farklı şeylerle ilgilenmez. Özellikle ergenlik çağındaki çocuklarımız farklı eğilimler gösterebiliyorlar. Birbirlerine ilgi duyabiliyorlar ve ilgi duyulan kişi beklentilerine karşılık verilmeyince de intihara teşebbüs bile ettiklerini görüyoruz, basından takip ediyoruz. Bu durum AB’de de tartışılmaktadır. Karma eğitimin verildiği okullarda disiplinsizlik çok fazladır. Eğitim-Bir-Sen olarak biz karma eğitimi yüzyılın pedegojik formasyon hatası olarak görüyor, insan hak ve hürriyetlerine de aykırı buluyoruz. Bu, demokrasiye de aykırıdır. Eğer demokrasiyi savunuyorsanız zorla bir şeyi dayatamazsınız. Veli ve öğrenciye seçme hakkı tanımalısınız. Okuma yazma oranının düşük olmasının bir sebebi de bu sistemdir. Türkiye de kız çocuklarının okullaşma oranı çok azdır. Çünkü veli karma eğitimden uzak duruyor. Veliye ve öğrencilere tercih hakkı verilsin. Hatta sadece Kız Fen Liseleri, Kız Anadolu Liseleri açılsın.” dedi.
“Ücretli öğretmenlikle ve Ekim ayında yapılacak atamalarla öğretmen açığı doldurulacak”
Var olan öğretmenlerle ve gerek bakanlık gerekse il müdürlükleri tarafından yapılan planlamalarla öğretmen açığının kapatılabileceğini, ayrıca ücretli öğretmenlik ve Ekim ayı içerisinde yapılacak atamalarla bu açığın doldurulacağını ifade eden Barışan, “Eğitim-öğretimde öğretmem açığımız yüz binden fazladır. Var olan öğretmenlerimizle ve gerek bakanlık gerekse il müdürlükleri tarafından yapılan planlamalarla bu açık kapatılacaktır. Ayrıca ücretli öğretmenlik ve Ekim ayı içerisinde yapılacak atamalarla bu açık doldurulacaktır. En kısa zamanda eğitim-öğretim rayına oturacaktır. İnşallah en kısa zamanda mezun olan öğretmenlerimiz atanır ve eğitimin kalitesi de yükselir. Atama bekleyen öğretmenlerin istihdamı da devlet ve özel okullarda yapılır. Bu mezun olanlara yeni mezunlar eklenmemesi için bunun fizibilitesinin yapılması, planlanmaların yapılması gerekir.” şeklinde konuştu.
Barışan son olarak, “Bir üniversitenin alt bölümüne bir eğitim fakültesi açıldığı zaman bunun dört sene sonrasındaki hesabının da yapılması gerekir. Öğrenci sayımız ne kadar olacak, nüfusumuz nereye geliyor, bunların hesabının yapılması gerekir. Bunlar göz önünde tutularak eğitim fakültelerine öğrenci alınmalı ki, bu öğrenciler mezun olduklarında boş kalmasınlar.” önerilerinde bulundu.
İLKHA