Ateşin olmadığı yerden duman çıkmaz. Genellikle böyle söylenir. Gerçekler çoğu zaman gizli veya örtülüdür. Kuşku ve merak bilime ulaşmanın yoludur. Doğrusu bu yolun siyasette doğru mu, yanlış mı olduğunu bilmiyorum. Dumanı El-Kudsu’l-Arabi’de okuduk. Duman, Mahmud Abbas’ın uzlaşının tesis edilmesi için İzzeddin El-Kassam Tugaylarının feshedilmesini istemesiyle ortaya çıktı. Çıkan dumanın yoğunluğu, konuyla ilgilenenlerin işi araştırmalarına ve soru sormalarına neden oldu.
Londra’da çıkan ve Filistin konusunu önemseyen bir Arap gazetesi acaba neden böyle bir haberi sızdırdı. Kesin bir bilgisi olmasa, sağlam kaynaklara dayanmasa böyle bir bilgi sızdırır mı?
Hamas liderleri haberi yalanladılar ve Mahmud Abbas’ın Kahire görüşmelerinde Hamas heyetine böyle bir şey teklif etmediğini belirttiler. Duruma bakarak, gazeteye bilgi veren kaynağın kendi düşünce ve talebini; silahlı direnişe inanmayan ve intifadanın Filistin davasına zarar verdiğini savunan Mahmut Abbas’ın da niyet ve arzusu olduğu yönünde bilgi vermiş olabilir.
Dumanın çıkması, itfaiye erlerinin ateşin yerini bulup söndürmelerini zorunlu kılıyor. Haberin arkasında duran ateş, İsrail’deki seçimleri ve Fransa ve İngiltere’nin liderliğindeki Avrupa Barış Girişimini ve Mısır seçimlerini bahane ederek Filistin uzlaşısını erteleme veya başarısız kılma çabası içinde olanların çıkardığı ateştir. Dumanın çıkmasına neden olan ateş, uzlaşıyı erteleme ateşi olabilir. Çünkü böyle bir talep bütün anlaşmaları geçersiz kılacak ve tarafları sıfır noktasına geri getirecek, bölgedeki en önemli dosyayı başarıya taşımakla iftihar edecek insanları da böyle bir başarıdan mahrum bırakacaktır.
Bu tür açıklamaların büyük zararları olduğu kesindir. Çünkü bu, sindirilmesi çok zor yemeğe benziyor. Böyle bir yemeğe çağırmak mümkün değildir. Bu, içeride ve dışarıda olan bütün Filistin halkının uzlaştığı ulusal sabiteleri dinamitlemektir.
Kassam Tugayları ve diğer direniş grupları Filistin halkının ordusudur. Bu güçler artık ne Hamas’ın ne de başka bir grubundur. Bu güçler, vatanına hizmet için eğitim görmüş askerlerdir. Bunlar artık ulusal bir güçtür. Direnişin Tel Aviv’i vurmayı başarmasından ve 1948 yılında meydana gelen Nekbe ile birlikte yurdundan olan bu halkın Filistin’e dönüş umudunu yeniden yeşertmesinden sonra konumu ne olursa olsun hiç kimsenin bu tür bir açıklaması mazur ve makul karşılanamaz.
Habere konu olan bilgi son Kahire görüşmelerinde gündeme getirilmemiş olabilir. İlgili tarafların bunu reddetmeleri de güzel bir şeydir. Ancak haberin arkasında duran kesimlerin bir planı var. Haberi belirli bir zamanda, belirli bir gazeteye sızdırmaları bunu düşünerek ve planlayarak yaptıklarını gösteriyor. Kanaatimce bu haberin arkasında duranlar Filistin uzlaşısına karşı olan insanlardır. Hâlbuki Filistin halkı bir taraftan uzlaşı isterken diğer taraftan direnişin korunmasını da istiyor. Bu halk, son savaşta iyi bir sınav veren, ümmeti şereflendiren ve kendine güvenini getiren bu gücün tehlikelerden korunmasını istiyor. Duman ateşsiz olmaz. Bu dumanın çıkmasına neden olan ateş fitne, fesat ve karışıklık ateşidir.
Dr. Yusuf Rezka
filistinhaber