Dünyanın dört gözle hasadını beklediği Malatya kayısı, bu yıl yağışların mevsim şartlarının üzerinde seyretmesi nedeniyle ağaçlarda manolya hastalığının baş göstermesiyle çiftçilerin beklentisinin altında bir düşüş yaşandı.
Eski Malatya olarak bilinen Battalgazi bölgesinde ürünün iyi olduğu, diğer bölgelerde ise kayısı ürününün yok denecek kadar az olduğunu belirten çiftçiler, devletin kendilerine sahip çıkması çağrısında bulundu. Bu yılki rekoltenin, Tarım Orman Müdürlüğünün açıkladığı rekoltenin çok altında olduğuna dikkat çeken çiftçiler, kayısı fiyatının yükselmemesi için rekoltenin yüksek gösterildiğini ileri sürdüler.
Malatya kayısının bazı tüccarların tekelinde olduğunu ileri süren çiftçiler, Tarım ve Orman Bakanlığının buna el atması çağrısında bulundular.
Geçen sene bir ağacın yaklaşık 15 kasa ürün verdiğini belirten çiftçiler, bu sene ancak bir iki kasa ürün verdiğini ve bazı ağaçların ise hiç ürün vermediğini söylediler. Mahsulün azlığından dolayı işçi alımının da bu sene az olduğunu belirten çiftçiler, geçen sene 20 işçinin çalıştığı bahçede bu yıl 3 kişinin çalıştığını belirttiler.
Yetkililere seslenen çiftçiler, kayısı işinin zahmetli ve masrafının çok olduğunu ve kendilerine gübre ve mazot desteğinde bulunması talebinde bulundular.
Mevsimlik işçilerden Adile Kama geçimlerini sağlamak için Şanlıurfa’dan aile olarak geldiklerini belirtirken, işçilerden Amine Halisçelik ise bu sene liseye başlayacağını, okul masrafını karşılamak için ailesiyle birlikte çalışmaya geldiğini söyledi.
Bu sene eski Malatya olarak bilinen Battalgazi bölgesi dışında verimin çok düşük olduğuna dikkat çeken çiftçi Hasan Atalay, " Bazı yerlerde kayısı yemeğe bile yok Bazı ağaçlarda ancak yarım kasa var yani toplanmayacak kadar azdır. Bu sene verimin en iyi olan yer burasıdır. Bu da Cenab-ı Allah’ın (Celle Celaluhu) takdiridir. Bu senede rızık taksimi bu şekilde oldu." dedi.
"Çiftçi fiyatı yüksek tutumasın diye bilerek rekolteyi yüksek gösteriyorlar"
Kayısı fiyatının yükselmemesi için rekoltenin bilerek yüksek gösterildiğini ileri süren Atalay, "Kayısı ne kadar az olursa fiyat ta o şekilde yükseliyor. Çiftçi fiyatı yüksek tutumasın diye rekolteyi yüksek gösteriyorlar. Rekolte açıklanan rakamdan daha çok düşük! Kayısı çok da olsa az da olsa tüccarlar kâr ediyor. Malatya kayısının sahibi yok. Ziraat Odaları kayısıya hiç sahip çıkmıyor. Bizlere hiçbir faydaları yok. Malatya kaysısı 4 tane tüccarın elinde devletin, Tarım Bakanlığının buna el atması lazım." dedi.
"Geçimimizi sağlamak için her sene çalışmaya geliyoruz"
Kayısı işinde çalışmak için Şanlıurfa’dan Malatya’ya geldiklerini söyleyen Adile Kama, "Ben, gelinim ve çocuklarım 5 kişi geldik. Geçimimizi sağlamak için her sene çalışmaya geliyoruz. Sabah kahvaltımızı yapıp işe başlıyoruz. Kayısıları toplayıp kasalara dolduruyoruz. Patik yapıyoruz kayısı ile ilgili ne iş varsa onu yapıyoruz." diye konuştu.
"Kaysının masrafı çok, kârı yok"
Kayısının masrafının çok ama kârının az olduğunu söyleyen çiftçilerden Naime Atalay, "Gübresidir, ilacıdır, kükürtüdür, mazotudur, sulamasıdır. Sulamanın saati 150 TL’dir. Bu sene 20 bin TL su parası verdik. Bize 20 bin TL kalmıyor. 20 bin TL’de ilacı, gübresi, kükürtü, 10 bin TL’de işçisi desen yaklaşık 45-50 bin TL civarı masraf gidiyor. Bu konuda devletten mazot ve gübre desteği istiyoruz." diyerek yetkililere çağrıda bulundu.
"Geçen sene 20, bu sene 3 işçi tuttuk"
Geçen seneye göre bu yılki kayısı mahsulünün çok az olduğunu belirten Yusuf Bozdere, geçen senelerde yaklaşık 20 işçi tuttuğunu ama bu yıl mahsul az olduğu için 3 işçi tuttuğunu söyledi.
"Geçen senelere göre verim 15’te bir diyebiliriz"
Bu yıl aşırı yağış nedeniyle manolya hastalığından dolayı kayısı mahsulünün az olduğuna dikkat çeken Miraç Bozdere, "Geçen senelere göre verim 15’te bir diyebiliriz. Örneğin daha önce 15 kasa veren bir ağaç bir kasa veriyor, kimi ağaç yarım kasa veriyor. Bundan dolayı verim düşük. Daha önceki yıllarda 10-15 işçi çalıştırıyorduk bu sene 3 işçi tuttuk. Bu sene verim azlığından köyün geneli işçi tutmayarak kendi işini kendisi yapıyor. Bu sene mahsulümüz az, devletten yardım beliyoruz." dedi.
"Kayısının birkaç kişinin tekelinden kurtarılması ve devletin çiftçilere sahip çıkması lazım"
Bozdere, "Kayısının birkaç kişinin tekelinden kurtarılması lazım. Kayısının ayak altı olmaması için devletin taban tavan fiyatını belirlemesi lazım. Dünya genelinde en çok kayısı Malatya’da üretiliyor. Dünyanın yüzde 85 kuru kayısı ihtiyacı Malatya’dan karşılanıyor. Bu konuda devlet çiftçiye sahip çıkması lazım." Diye konuştu.
Kayısının işleyişini anlatan Bozdere, "Kayısı kıvamına geldiğinde ağaçlardan toplayıp eve getiriyoruz. Bir kısmını gün kurusu, bir kısmını ise işlemden geçirmek için islime bırakıyoruz. Gün kurusu kayısı bahçeden getirildiği gibi güneşe bırakılır, işlemden geçecek kayısı ise en az bir gün islimde bekletilir. Sabah akşam kükürt işlemi uygulanır. Daha sonra islimden çıkartılarak dışarıda naylonun üzerine serilir ve yaklaşık 3-4 gün güneşte bekletilir. Kuruduktan sonra depoya konulur ve daha sonra yavaş yavaş patik yapılır." dedi.
"Okul masrafımı çıkarmak için ailemle birlikte çalışmaya geldim"
Bu yıl liseye başlayacağını ve okul masrafını çıkarmak için ailesiyle birlikte Şanlıurfa’dan çalışmaya geldiğini söyleyen Amine Halisçelik, "Kayısı işinde ilk yılı olduğunu, işte zorlanmadığını ama hava sıcaklığından etkilendiğini dile getirdi.
"Çiftçiler olarak bu sene çok mağduruz"
Manolya hastalığından dolayı bu sene kayısı mahsulünün yok denecek kadar az olduğuna dikkat çeken İbrahim Bozdere, "Çiftçiler olarak bu sene mağduruz. Çoğu kişi belki işçi parası dahi çıkarmaz. Devletin bu konuda bizlere yardımcı olmasını istiyoruz. Ben kayısı ağaçlarıma manolya hastalığına karşı 2 defa ilaçlama yaptım ama bir fayda görmedik. Normalde 2 defa ilaçlanan bahçeye hayatta manolya vurmaz. 10-20 gün arayla ilaç atıldı niye manolya vurdu? Çoğu kişi manolya hastalığı için kullandığımız ilacın sahte olduğundan şüpheleniyor. Daha önce 2 bin kasa verim aldığım ağaçlardan bu sene en fazla 200 kasa verim bekleniyor. 4 çocuğu bunlarla nasıl geçindireceğim?" diyerek serzenişte bulundu.
"Bu yıl kayısı verimi beklentinin çok altında nasıl geçineceğiz bilemiyoruz!"
Bu yılki kayısı veriminin beklentilerinin çok altında olduğunu söyleyen Cemal Bozdere, "Manolya hastalığı için kullanılan ilacın dozajının az olduğu söyleniyor. Allah yardımcımız olsun. Eskiden buralar kayısı ile doluyordu ama bu sene görüldüğü gibi alanlar boş. Bir bahçeden 30-40 kasa ile dönüyoruz. Eskiden bir kök kayısı ağacı 15-20 kasa veriyordu ama bu sene yarım kasa, bir kasa, en fazla iki kasa veriyor. Bazı ağaçlar ise bomboş hiç verimi yok. 300 kök kayısı ağacımız var şimdiye kadar bunlardan 100 kasa toplamışız. Nasıl geçineceğiz bizde bilmiyoruz." diyerek dert yandı.
İLKHA