Kısa ama hayırlı bir ömür: Nurulhak Saatçioğlu

7 Ağustos Pazar günü ikindi sonrası, Fatih Cami avlusu. Erkeğiyle kadınıyla bir kalabalık, gözlerinden okunan acı bir üzüntüyle sessizce bekleşiyorlar.

7 Ağustos Pazar günü ikindi sonrası, Fatih Cami avlusu. Erkeğiyle kadınıyla bir kalabalık, gözlerinden okunan acı bir üzüntüyle sessizce bekleşiyorlar. Bu başörtüsüne özgürlük için düzenlenen konuşmama eylemi değil. Bu kalabalık, inanca ve başörtüsüne özgürlük eylemlerinin yılmaz neferi ve başörtüsü mağduru, inancı uğruna Medrese-i Yusufiyelere girip çıkmış Nurulhak Saatçioğlu'nu Rabbine uğurlamak için toplanan sevdikleri ve dava arkadaşlarıydı. Her fani nefis gibi, Nurulhak da Rabbine rücu etmişti.

1980 yılında beş kardeşin ilki olarak İstanbul'da doğdu. Kuran eğitimini ve okuma-yazmayı okula gitmeden annesinden aldı. İslami bir terbiye ve ahlakla büyüdü. Lise son sınıfa kadar adı duyulmamış, dini vecibeleri yerine getirmeye çalışan biri iken 28 Şubat kararları ve beraberinde getirdiği süreçte, ailece kendilerini sorgu odalarında, mahkeme koridorlarında ve Hz. Yusuf un mekânı olan zindanda bulurlar. Hûda Kaya ve mücadele ruhu ile dolu kızlarının geçirdikleri süreç sık sık duyulmaya başlanır olmuştu.

1999 yılında Malatya İnönü üniversitesindeki başörtüsü olayları ile ilgili olarak 75 kişi gözaltına alınır. Bunlar arasında; Hûda Kaya, Nurulhak ve kardeşleri Nurcihan ile İntişar da vardır. Sorgu ve mahkemeden sonra anne ve üç kız "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye çalışmak," dolayısıyla idam istemiyle tutuklanarak Malatya E Tipi Cezaevine gönderilirler. Açılan davada Malatya DGM takipsizlik kararı verir. Bunun üzerine mahkeme, Nurulhak ve kardeşlerini 2911. maddeden (Toplantı ve Yürüyüş yasasına Muhalefet) hüküm verir ve karar Yargıtay’a intikal ettirilir.

7 ay Malatya E Tipi cezaevinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye olurlar. Mahkemenin sonuç kararına itiraz eden Yargıtay cezayı az bularak yargılamayı tekrar başlatır. Mahkeme yargılama sonucunda Saatçioğlu kardeşleri 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırır. Geri kalan cezalarını tamamlamak için Saatçioğlu kardeşler tekrar cezaevine girerler. Nurulhak, İstanbul'daki Bakırköy Cezaevine ardından Konya-Akşehir de 2 ay kaldıktan sonra Bandırma Cezaevine gönderilir. Bandırmada cezasını tamamlayarak 24 Nisan 2004te tahliye olur.

Cezaevinde iken geliş gidişlerde ailece edindikleri dostları ziyaret etmek maksadıyla gittikleri Bandırmada, kendisine arabanın çarpması sonucu, 25 yaşında vefat etti.

Cenazesi 7 ağustos Pazar günü İstanbul Fatih Camiinde ikindi namazını müteakiben kılınan cenaze namazından sonra Eyüp Sultan Mezarlığında defnedildi.

Evet! Nurulhak bacımız zahiren aramızdan ayrıldı fakat davası ve taşıdığı bayrak binlerce Nurulhak, Aişe, Fatma ve Haticelerin emin ellerinde hedefine doğru ilerleyecektir. İnanıyoruz ki bu fani dünyadan ayrılmakla çektiği eza ve cefalar sona ermiş ve Rabbinin lütuflarına mazhar olmuştur. Bizler ise mücadeleci ve samimi bir bacımızın aramızdan ayrılmasından dolayı üzüntü duyuyor, diğer taraftan da Rabbimize; mazlumiyetimizi, halimizi anlatacak bir şahid göndermenin bahtiyarlığını da yaşıyoruz.

Allah-u Teala, Nurulhak bacımıza rahmet etsin, ona hayırlı mükâfatlar versin. Ailesine, özelde de Muhterem Anneleri Hûda Kaya ablamıza olmak üzere tüm dava kardeşlerine taziyelerimizi bildirir, Allah'tan sabr-ı cemiller vermesini niyaz ederiz.

İnzar Dergisi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İslam Ve Kuran Haberleri

2025 hac kayıtları 15 Kasım'a kadar yapılabilecek
"Gıdada haram ve helale dikkat edilmemesi toplumsal çöküntüye neden olur"
Kazasının olup olmadığıyla ilgili şüphesi bulunan kimsenin durumu
Kurban edilen hayvan kanının alna sürülmesi doğru mudur?
Namazda gözleri kapatmak mekruh mudur?