Bu günler, bu cumalar Kudüs için, Mescid-i Aksa için çok kritik günler ve cumalar.
Yarınları, yarınlarda nelerin olup biteceğini ancak Rabbimiz bilir.
Fakat geldiğimiz noktaya, bugüne kadar nelerin olup bittiğine bakarak diyoruz ki, bundan sonraki günler sıradan günler olmayacak.
Terör devleti de öyle düşünüyor, bu işi artık bitirmek istiyor. Nasıl bitirecek? İşgalle sonlandıracak. Orta doğuya bakıyor, körfeze bakıyor, İslam dünyasına bakıyor, her şeyin kıvamında olduğunu görüyor galiba ve son adımları atmaya yelteniyor. Terör devleti içinde öyle düşünmeyenler de var. Her şeyin bir anda tersine dönebileceğini, kazandıkları her şeyi bir anda kaybedebileceklerini düşünenler de var. Onun için fazla ileri gidilmemesi, temkinli davranılmasını tavsiye eden Yahudi siyasetçiler de var.
Filistinli Müslümanlar ise ta baştan beri inandıkları gibi özellikle şu günlerde her şeyin zafere dönüşeceğine inanmaktadırlar. Onun için kritik günler, kritik cumalar diyorum.
Mescid-i Aksa'ya vurulan kelepçelerin bir kısmı direnen Müslümanlar tarafından resmen kırılmıştır, bunun başka bir izah tarzı yoktur. Ve bunun ardından binlerce, on binlerce Müslüman mescide akın etmiş, artık Müslümanlar için bu noktadan geriye adım atmak yoktur, zaferin ucu görünmüştür.
Bu dakikadan sonra terör devleti ne yaparsa yapsın, Müslümanlar hiçbir dayatmayı kabullenmeyecektir. Bazı ılımlı Yahudi siyasetçilere uyarak ortalığı yumuşatma adına hangi adımı atarlarsa atsınlar, Müslümanların firaset süzgecine takılacaktır.
Bırakın Mescidin girişlerindeki detektörleri kaldırmayı, isterse israil askerleri kapıda güler yüzlü bir şekilde bir ellerinde gül suyu öteki ellerinde şeker dağıtsalar bile Müslümanlar bunu yutmayacaklardır. İşgallerini tescilleyemeyecekler.
Terör devleti perşembe günkü Müslümanların mescide akınını korku ve dehşetle izlemiştir, şimdi o da düşündüğü hamlesini yapacak, atacağı adımı atacaktır.
Önemli günlerden geçmekteyiz. Cumalar zaten önemlidir.
Gençliğimden beri bu ümmetin cumalarla dirileceğine, cumalarla ayağa kalkacağına, cumalarla zafere ereceğine inanıyorum.
Bu yüzden Kudüs'ün cumalarını, mescid-i Aksa'nın cumalarını dikkatle izlemeye çalışıyorum.
Kudüs'te her Cuma bir şey olabilir, gözünüz kulağınız orada olsun.
Zaten Filistin'i bizzat Filistinlilerin kurtaracağına, özgürlük bayrağını bizzat kendilerinin dikeceğine ayrıca inanıyorum. Elbette bizim gibi dışarıdaki Müslümanların da yapacakları şeyleri vardır.
Bizlerin yapacağı her etkinlik en azından israili bunaltacaktır, yalnızlaştıracaktır.
Fakat unutmayalım ki Filistin'i özgürlüğüne kavuşturacak yeteri kadar Filistinli mevcuttur.
Önce Mescid-i Aksa'nın, ardından da Filistin'in tamamının o güzel günlere kavuşmasının çok uzak olmadığına, o sürece girildiğine inanıyorum.
Bu günlerde bize düşen hiç değilse dua, dua, dua.