Dünya Müslüman Alimler Birliği’nin çağrısı üzerine bu yıl ilk defa düzenlenecek Dünya Kudüs Haftası heyecanı başladı. Bu yıl ilk defa 8-14 Mart tarihleri arasında düzenlenecek Dünya Kudüs Haftası’nda Filistin ve Kudüs davasının bütün yönleriyle ele alınması hedefleniyor.
8-14 Mart tarihleri arasında düzenlenecek Dünya Kudüs Haftası’nın Kudüs davasına sahip çıkılması için önemli bir hafta olduğunu ifade eden Göral, İLKHA muhabirine, tüm Müslümanların Kudüs’ü her zaman gündemlerinde tutması gerektiğini belirtti.
Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa ve Filistin'in 1948 yılından bu yana siyonist işgalcilerin esareti altında olduğunu belirten Göral, Müslümanların bugün daha çok Kudüs'e ve Mescid-i Aksa'ya sahip çıkması çağrısında bulundu.
Kudüs'ün Müslümanların kırmızı çizgisi olduğunu belirten Göral, Müslümanlara “Selahaddin’i Eyyubi gibi Kudüs’ü özgürleştirmeliyiz” çağrısında bulundu.
Dünya Kudüs Haftası’nın önemine dikkat çeken Göral, “Kudüs’ü hep canlı tutmalıyız. Kudüs İslam’ın davasıdır. Kudüs İslam'ın kanayan yarasıdır. Bu açıdan Kudüs çok önemlidir. Bu nedenle Kudüs'ü canlı tutmak, hep hatırlatmak için böyle bir haftanın düzenlenmesi çok iyi ve isabetli olmuştur.” dedi.
“Müslümanların Kudüs’ü kendisine dava edinmesi lazım”
Haçlı işgaline karşı Kudüs'ü savunan İslam komutanı Selahaddin-i Eyyubi'nin, “Kudüs işgal altındayken ben nasıl gülebilirim ki?” sözünün Kudüs’ün Müslümanlar açısından önemini ortaya koyduğunu ifade eden Göral, “Müslümanların Kudüs’ü kendisine dava edinmesi lazım. Her bir Müslüman’ın ve her bir Müslüman ferdin Kudüs’ü kendine dava etmesi gerekir ve Selahattin Eyyubi gibi Kudüs’ü kendimize dava edinmeliyiz. Kudüs’ü kendimize dert edinmeliyiz.” ifadelerini kullandı.
“Dünya Kudüs Haftası önemli bir haftadır”
Kudüs’ün, Hazreti Adem'den bu yana gelen tevhidin temsilcisi peygamberlerin Müslümanlara mirası olduğunu ifade eden Göral, “Bugün israil birçok ülkede Kudüs’ün israilin başkenti olabilmesi için çalışmalar yapmaktadır. Kendi çapında Kudüs’ü başkent yaparak işgalini, işgal ettiği toprakları, Kudüs ve Filistin topraklarını meşru hale getirmeye çalışmaktadır. Buna karşı bizler neler yapmaktayız? Yine Müslüman ülkeler neler yapmaktadır? Müslümanlar neler yapmaktadır? Bunu çok iyi düşünmemiz gerekir. Böyle bir dönemde böyle bir haftanın kutlanıyor olması, böyle bir haftanın ilan edilmesi en azından içimizde bir umut ışığı belirmesine neden olmuştur.” şeklinde konuştu.
“Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir”
Müslümanların Kudüs'e sahip çıkması gerektiğini belirten Göral, “Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Yani tarihe baktığımız zaman Avrupa ülkeleri ortaçağda ya da daha sonraki tarihlerde olsun sürekli Kudüs’ü alabilmek için defalarca Haçlı seferleri düzenlemiştir. Kudüs’ü işgal etmek istemişlerdir, zaman zaman işgal etmişlerdir. Bunun sebebi nedir? Çünkü Kudüs kimin elinde ise güç, hakimiyet ondadır ve tarihte de bu şekilde bilinmektedir. Kudüs tarihin en eski yerleşim yerlerinden biridir ve birçok peygamber de burada yaşamış, burada hayat sürmüştür. Bu nedenle Kudüs bizim için çok önemlidir. Mekke, Medine ne şekilde bizim için önemli ise Kudüs’te aynı şekilde bizler için önemlidir, bunu da bu şekilde bilmek gerekir.” diye konuştu.
“Kudüs’e yeterince sahip çıkmıyoruz”
Müslümanların Kudüs’e yeterince sahip çıkamadığını ifade eden Göral, “Müslümanlar Kudüs'e gerekli ehemmiyeti vermekte mi acaba diye düşünecek olursak da gerçekten bu çok üzücü ve elem vericidir. Bizler Müslüman ülkeler, Müslüman camia olarak Kudüs’e gerçekten sahip çıkmıyoruz. Müslüman ülkelere baktığımız zaman özellikle son yıllarda birçok Müslüman ülke Kudüs’ü işgal eden işgalci ve terörist ile birlikte hareket etmektedir. Bu kadar acı, bu kadar elem verici bir şey olamaz. Yani sen Müslüman olacaksın, bir Müslüman ülkenin başında olacaksın ve Müslümanların zulmeden, yıllarca işgal ettiği o topraklarda Müslümanlara zulmeden bir ülke ile anlaşmış olacaksın, onlarla birlik ve beraberlik içerisinde olacaksın. İşte bu gerçekten canımızı acıtıyor. Bu Müslümanlar olarak bizlerin ne hale düştüğünün bir göstergesidir.” dedi.
“Müslümanların Kudüs’ü bir dava olarak görmesi lazım”
Müslümanların birlik beraberlik içerisinde olması ve Kudüs’e sahip çıkması gerektiğini belirten Göral, şunları söyledi:
“Tüm Müslümanların Kudüs’ü bir dava olarak görmesi lazım. Biz ne zaman eğer Kudüs’ü bir olarak görmezsek o zaman bizim bölünmüş ve parçalanmış bir durumda olduğumuz da aşikardır, bunu bu şekilde kabul etmek gerekir. Müslümanların birleşme yeri Kudüs’tür. Tüm Müslüman ülkeler olarak tüm Müslümanlar, dünya Müslümanları olarak Kudüs davasında birleşirsek İslam olarak vahdeti, birlik ve beraberliği sağlamış oluruz. Bunu yapmamız ve bu bilinçle hareket etmemiz gerekir. O belirttiğim ülkelerde yaşayan Müslümanların da bilinçli olması gerekir. Bu tip insanlara, bu tip yöneticilere prim vermemesi gerekir. Yani israille birlikte hareket eden bir devlet başkanının arkasından yürümemek gerekir.”