Bingöl İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Derneği (Bingöl İHH) Başkanı ve Gazze Gazisi Muhittin Gili, Mavi Marmara olayının 9'uncu yıldönümü dolayısıyla yazılı bir basın açıklaması yaptı.
İşgalci siyonistler tarafından Gazze'ye insani yardım götüren gemilere yapılan saldırıda 10 kişinin hayatını kaybettiğini, 50'den fazla kişin de yaralandığını anımsatan Gili, aradan geçen zamana rağmen Mavi Marmara olayının dünya gündeminden hiç düşmediğini söyledi.
Gili, "israilin uluslararası sularda Gazze Özgürlük Filosu'na düzenlediği saldırının üzerinden 9 yıl geçti. 10 insani yardım gönüllüsünün şehit edildiği, onlarcasının yaralandığı, alıkonulduğu, işkence gördüğü ve mağdur edildiği Mavi Marmara saldırısının 9'ncu yıl dönümündeyiz." dedi.
"Mücadelemiz Kudüs özgür oluncaya kadar devam edecektir"
70 yıldır hakları, toprakları, vatanları, canları, malları ellerinden alınan Filistinlilerin, siyonist çetenin zulmü altında çok zor şartlarda yaşamlarını devam ettirmeye çalıştıklarını hatırlatan Gili, şunları söyledi:
"Yapılan bütün anlaşmalara, uluslararası alanda alınan bütün kararlara rağmen Filistin'e, Gazze'ye uygulanan abluka ve ambargo her geçen gün ağırlaşmaktadır. Filistin mücadelesi sürecinde her geçen gün siyonist israil saldırılarıyla karşı karşıya kalıyor. Bölgede havadan ve karadan uygulanan ambargo, artık denizden de dikenli tellerle uygulanıyor. Filistin, israilin uyguladığı zulüm, baskı ve ablukayla adeta açık bir cezaevi durumuna getirildi. Tüm dünya israil katliamlarına gözünü yummuş durumda. Uluslararası hukuku çiğneyerek insanlık onurunu ayaklar altına alan israile karşı verilen mücadelemiz Kudüs özgür oluncaya kadar devam edecektir. Hatırlatmak isteriz ki israilin işlemiş olduğu suçlar Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nin 22 Eylül 2010 tarihli raporunda israilin Mavi Marmara saldırısı sırasında işlediği suçlar tasnif edilerek hukuki gerekçeleri ile yayınlanmış olup; bu rapor konseyin 17 Haziran 2011 tarihinde 36 devletin oyuyla kabul edilmiştir. Birleşmiş Milletler tarafından bu suçlarla ilgili israilin yargılanması ve yaptırım uygulanması için gereğinin yapılması kararlaştırılmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından ortaya konulan bu durumda Uluslararası Ceza Mahkemesi bu olaydan dolayı re'sen soruşturma açmalı ve israili yargılama süreci başlatmalıdır."
"Kudüs İslam'ındır"
Tüm ağır şartlar ve bedellere rağmen Filistinlilerin davalarından vazgeçmediğini belirten Gili, "Filistinliler haklarını savunmak için her Cuma günü barışçıl "Büyük Dönüş Yürüyüşü" düzenliyorlar. İşgalci israil ise bu eylemlerde ateş açıp masum insanları, çocukları ve yaşanan olayları dünyaya aktarmak isteyen basın mensuplarını herkesin gözü önünde şehid ediyor. Filistin davamız insanlık mücadelesi olduğu kadar Kudüs'te çalınan hakların iadesi davasıdır. Nitekim ilk kıblemizin bulunduğu Kudüs ve Filistin, 1948 yılından beri hukuksuz olarak kurulan siyonist israil işgali altındadır. siyonist israil rejimi ve ABD, Kudüs'ü hukuksuz bir şekilde tüm uluslararası anlaşmalara aykırı olarak başkent yapmak istemektedir. Kim hangi kararı alırsa alsın Kudüs İslam'ındır ve Kudüs bizimdir! Kudüs sahipsiz değildir. Kudüs, Mekke ve Medine'den sonra, bütün Müslümanların kutsal bildiği Mescid-i Aksa'ya ev sahipliği yapmaktadır. Şimdi ilk kıblemize, Peygamber Efendimizin (SAS) Miraç'a yükseldiği o mübarek beldeye sahip çıkma zamanıdır. Bizler buradan Kudüs'ü asla yalnız bırakmayacağımızı herkese haykırıyoruz. Bugün burada ve tüm Türkiye'de Kudüs dostlarıyla birlikte israilin hukuksuz uygulamalarına karşı çıkıyoruz. Tüm Filistin ve Kudüs sevdalıları olarak bu davayı savunmaya devam edeceğiz. Türkiye'yi, uluslararası mekanizmaları ve herkesi harekete geçmeye ve israilin attığı hukuksuz adımları ve işgali durdurmaya çağırıyoruz." ifadelerini kullandı.
Gazze Gazisi Muhittin Gili son olarak; "Dünyadaki tüm Müslümanlar tepkisini açıkça göstermelidir. Bütün İslam ülkeleri ve Türkiye, israil ile olan bütün anlaşmalarını iptal etmeli ve bütün ilişkilerini kesmelidir. israil, hukuksuz işgal hareketi ve katlettiği insanlar için uluslararası ceza mahkemelerinde yargılanmalı ve cezalandırılmalıdır. Bundan 9 yıl önce yola çıkan Mavi Marmara, İslam dünyasına ve ezilen tüm halklara umut olmuştur. İnsanlığın ortak vicdanı haline gelmiş olan bu umudu canlı tutmak hepimizin görevidir. Bu vesile ile Kudüs ve Filistin özgür oluncaya kadar mücadelemizi tüm gücümüzle sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.