Kuduz, eski çağlardan beri bilinen ve halk sağlığını tehdit eden önemli bir zoonotik enfeksiyondur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl yaklaşık 59.000 kişi kuduz nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Hastalık özellikle Asya ve Afrika kıtalarında yaygın olarak görülmektedir.
Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. Zeynel Abidin Demir, kuduz hastalığının oluşumu, riskleri ve kuduz hastalığından korunmanın yolları hakkında önemli tavsiyelerde bulundu.
Dünya genelinde ve ülkemizde kuduz hastalığına yakalanmış ve hayatını kaybetmiş insan oranlarına değinen Dr. Demir, "Kuduz 150 ülkeden fazla ülkede görülür ve her yıl tüm dünyada kuduz hastalığı nedeniyle 59 binin üzerinde insan hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde ise kuduz riski nedeniyle senede 200 bin civarında insan hastanelere başvurmaktadır ve maalesef senede 1 veya 2 hasta kuduz hastalığı nedeniyle hayatını kaybetmektedir." şeklinde kaydetti.
Kuduz hastalığının açıklamasını, hastalığın ilk oluşum aşamasını ve belirtilerini açıklayan Demir, "Kuduz hastalığı viral bir hastalık olup insandan hayvana geçer. Kurt, çakal, tilki gibi yabani memelilerde ve köpek, at, eşek, kedi, gibi evcil memelilerde görülür ve yüzde 99’dan fazla köpeklerden insanlara geçer. Enfekte hayvanın ısırması veya tırmalaması nedeniyle hastalık bulaşır. Ayrıca bütünlüğü bozulmuş deriden salya teması yoluyla da bulaşabilen bir hastalıktır. Hastalık bulaştıktan sonra 14-90 gün içinde genellikle belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Belirtiler ortaya çıktıktan sonra hasta hızlı ve dramatik bir şekilde ölür. Kuduz hastalığı önlenebilir bir hastalıktır. Hastalığa karşı ülkece bilinçli olursak birçok kişinin hayatını kurtarabiliriz." ifadelerinin kullandı.
Demir, hastalıkta riskli temas sonrası yapılması gerekenleri şu şekilde sıraladı;
Yara veya ısırık bölgesi vakit kaybedilmeden bol su ve sabunla iyice yıkanmalı, yıkama işlemi bittikten sonra alkol veya tentürdiyot gibi iyotlu antiseptikler uygulanmalıdır.
Göz, ağız veya burun kuduz riskli temasa maruz kaldıysa bol su ile yıkanmalıdır.
En kısa sürede sağlık kuruluşuna müracaat edilmeli, hekimin düzenleyeceği aşılama programı aksatılmadan uygulanmalıdır.
Evcil hayvanlar kontrol altında tutulmalı, özellikle geceleri serbest bırakılmamalıdır.
Kedi ve köpeklere her yıl mutlaka kuduz aşısı yaptırılmalıdır.
Çevrede hasta, garip davranış sergileyen veya ölmüş hayvanların görülmesi halinde bunlara yaklaşılmamalı ve ilgili yerler (Belediyeler, Muhtarlıklar İl, İlçe Tarım ve Orman Müdürlükleri) haberdar edilmelidir.
Kuduz riski olan hayvanlarla sık temas eden kişilere temas öncesi aşılama, kuduz riskli teması olanlara da hekim değerlendirmesine göre temas sonrası kuduz aşılaması uygulanmalıdır." (İLKHA)