Fıkha göre kurbanlık hayvanın tartılarak alınması doğru değildir. Kilo başına bir fiyat belirlenerek alınması kişinin takva ve ihlasına zarar verebilir.
Burada ilginç bir durum vardır.
Ayette buyrulduğu üzere “kurbanın eti ve kanı değil takva Allaha nail olur-ulaşır.”(Hac/37) buyrulmuştur.
Buna göre kurbanda asıl olan kurban etinin miktarı değildir, cisim büyüklüğü de değildir. Eğer kurbanın büyüklüğü, kilosu öne çıkarsa burada gizli bir tekasür(çoğaltma) yarışı başlar. "İşte en büyük kurbanı ben kestim" türü düşünceler içten içe yer eder.
Kurbanda büyüklük ve ağırlık değil yaklaşma duygusu önemlidir ve yakınlığın ölçüsü ağırlık değil mesafedir. Burada asıl mesele Kilo değil karıştır, metredir, santimdir. Bu nedenle kudsi hadiste "Kulum bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir zira' yaklaşırım, o bana bir zira' yaklaşırsa ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak giderim." (Buhari) buyrulur. İşte bu böyle çok nazik çok latif bir konudur.
Hak Teala insanların kütlelelerini değil yaklaşma arzusunu esas alıyor. Bu nedenle kurbanın kilo ile tartılarak alınması caiz değildir. Çünkü yakınlık duygusu ağırlığa büyüklüğe göre değil mesafeye göredir.
Hak Teala Hz. İbrahim'e verdiği kurbanı "kebir" veya "sakil-ağır" olarak değil “azim” olarak nitelendirmiştir.
Azamet dış ağırlık veya büyüklük değil öz ağırlıktır, kemikleşmiş olan kütledir. Kemikleşmiş olan özdür.
Bu nedenle Hz. İbrahim’e verilen kurban, ağır veya kebir olarak değil azim olarak ifade edilmiştir.
Sosyal mesafe lafzının bu kadar çok kullanıldığı bir dönemde yakınlık anlamına gelen kurban kavramı çok özel bir anlam ifade etmiş oluyor.
İnsan kurban ile Allah'a, insanlara ve kendine yaklaşır; bu nedenle kurban kiloyla değildir, metre hesabıyladır, santim hesabıyladır. Oysa günümüz madde dünyasında yakınlaşma hep ağırlığa göre oluyor. Kimin; ekonomik, siyasi veya sosyal ağırlığı varsa onun tepeye yaklaşma şansı o oranda artıyor, yakın olma duygusunun önemi pek az oluyor.
Kurbanın ölçü birimi ağırlık değil mesafedir, mesafe uzaksa seçilen kurban ne kadar büyük ve ağır olursa olsun bunun pek bir ehemmiyeti ve faydası yoktur, fakat insan kurbanı ihlas ve takva ile keserse bütün uzaklıklar ona kısa kesilir.