Irak Kürdistanı, 6 milyona yaklaşan nüfusuyla tarihinin belki de en önemli seçimini yaptı. Kürt Parlamentosunun yeni milletvekillerini belirleyecek seçim için 2.8 milyon seçmenin sandık başına gittiği Irak Kürdistanı’nda Mesud Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi(KDP) birinci parti olarak çıktığı kaydedildi.
Irak Yüksek Seçim Komisyonu tarafından yapılan açıklamada resmî olmayan ilk sonuçlara göre KDP yüzde 38.7, Goran Hareketi yüzde 23.02, Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) yüzde 16.8, Kürdistan İslami Birliği (Yekgırto) yüzde 10,1, Kürdistan İslami Komal Partisi yüzde 6,5 ve diğer partilerin ise yüzde 4.5 oy oranı aldıkları belirtildi.
111 Sandalyeli Bölgesel Kürt Parlamentosu’nun 11 üyesi dini, etnik azınlık gruplara ayrılıyor. Irak Kürdistan’ında yapılan genel seçimlere PÇK ismiyle katılan PKK ise hiç milletvekili çıkaramadı. Sonuçlar PKK’ya Kürt halkının açık tavrı ve mesajı olarak değerlendirildi.
Kürdistan halkı Erbil, Süleymaniye ve Duhok eyaletlerinde belirlenen 1400 noktada kurulan 7 bin 200 sandıkta oy kullandı. Seçimleri 192 yabancı gözetmen ile 1780 Iraklı gözetmen takip etti. Seçimlerde, 31 siyasi parti ve grup yarıştı.
111 sandalyeli Kürt meclisinde siyasi partiler 100 sandalye için, azınlıklar ve gayrimüslimler ise kendilerine konulan kota nedeniyle 11 sandalye için rekabet ettiler.
Seçimde üçüncü parti çıkan Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin partisi Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) taraftarlarının Süleymaniye’de olay çıkarması üzerine Irak Yüksek Seçim Kurulu, kesin seçim sonuçlarını haftaya açıklayacağını duyurdu.
Kürdistan’da yapılan parlamento seçimlerini genel anlamda gazetemize değerlendiren Kürdistan İslami Hareket’e bağlı partinin yönetim kurulu üyesi Hasan Ali Ahmed Kehrabar, KDP’nin başarısının devlet imkanları ve medya gücüyle elde edildiğini, İslami partilerin ise tüm olumsuzluklara rağmen sandalye sayısını artırdığına dikkat çekti.
İSLAMİ PARTİLER KENDİLERİNİ HALKA ANLATMAK YERİNE BİRBİRLERİYLE UĞRAŞTILAR
Irak Kürdistan’ında İslami Hareket, İslam Birliği ve Cemaat-i İslami diye üç İslami grup bulunuyor. İslami partilerin bu seçimden genel olarak beklentilerini bulup bulmadıkları hakkında konuşan Ahmed Kehrabar, “Bu seçimde bu üç İslami partinin aldığı oya göre sandalye sayısında 7 artış oldu.
Oy oranında da belli bir artış söz konusu. Kürdistan İslami Hareketi olarak biz iki sandalye kazandık. Bu seçimlerde üzülerek ifade etmem gerekir ki İslami partiler kendilerini halka anlatmak yerine daha çok birbirleriyle uğraştılar. Bundan dolayı da oy oranları düşük kaldı ve maalesef daha çok sandalye kazanamadılar” dedi.
GÜÇ VE MEDYA DESTEĞİ KDP’YE BAŞARI GETİRDİ
Seçimlerde birinci çıkan Barzani’nin partisi KDP’nin başarısını da değerlendiren Ahmed Kehrabar, “KDP tarafı aldığı son oy oranından memnunlar ve bunu zafer olarak görüyorlar. KDP’nin başarısında, devletin imkânlarını kullanmasının çok büyük etkisi vardır. Bütün kurumlar onların elindedir. Güçlü bir medya desteği söz konusu. Bundan dolayı da birinci parti olarak çıktılar” diye konuştu.
KDP’nin bu başarısında kabile veya aşiret faktörünün etkili olup olmadığı noktasındaki sorumuza Ahmed Kehrabar, aşiret faktörünün önemli bir rol oynadığını ancak devletin imkânlarını kullanmanın seçimin galibi olmada daha etkili olduğunu dile getirdi.
‘Biz Kendi Projelerimizi Halka Gereği Gibi Anlatamadık’
İslami partilerin, beklenen başarıyı gösterememesinin nedenlerini de anlatan Ahmed Kehrabar, “Bizim yapmamız gereken çok şeyler var.
Örneğin biz kendi projelerimizi halka gereği gibi anlatamadık. Daha çok birbirimizle uğraştık. Bu da toplum tarafından bizim yönetime daha güçlü gelmemiz noktasında bir çekince ve güven sorununu oluşturdu demek ki. Bizim bu konuda daha çok çalışmamız gerekiyor.
Yukarıda bahsettiğim gibi Kürdistan’daki İslami partilerin halkla daha çok diyalog halinde olmak yerine birbirleriyle uğraşmaları ve zıtlaşmaları faktörü, İslami partilerin beklenen başarıyı göstermesini engellemiştir” diyerek özeleştiride bulundu.
‘GÜÇ BİRLİĞİNE GİTMEMİZ GEREKİRDİ AMA…’
“İslami partilerin bu seçim sonuçlarından ders çıkararak Kürdistan’da bundan böyle bir güç birliğine gitmeleri durumu söz konusu olur mu?” şeklindeki sorumuza Ahmed Kehrabar, “Birleşemezsek de an azından İslami Partiler olarak güç birliğine gitmemiz gerekirdi. Ama maalesef durum bunun tersi olmuştur.
İslami partiler birbirleriyle uğraşmıştır. Bu nedenle umutsuz olmak istemiyorum ama yakın gelecekte böyle bir birliğin olabileceğine ihtimal vermiyorum.
Fakat uzun vadede şartların dayatmasıyla dünya Müslümanlarının kronik sorunu olan ihtilafların bir kenara atılarak Müslümanların birlikte hareket etme kültürünü kazanacaklarını ümit ediyorum” diye konuştu.
KDP’nin geniş tabanlı bir hükümet kurmak niyetinde olduğunu söyleyen Ahmed Kehrabar, kurulacak hükümette yer alma konusunda teklifin gelmesi halinde bunu değerlendireceklerini de belirtti.
BU SEÇİM BAĞIMSIZLIĞA GEÇİŞ SÜRECİNİ BELİRLEYECEK
Irak Kürdistanı; Erbil, Süleymaniye ve Dohuk olmak üzere üç ana eyaletten oluşuyor. Yoğun Kürt nüfusuna sahip olmasına rağmen statüsü halen tartışılan Kerkük’ün yanı sıra Diyala ve Ninova eyaletleri ise seçimlerin kapsamı dışında tutulmuş.
Mesud Barzani’nin lideri olduğu Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) ve Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) son iki seçime ortak listelerle girmişlerdi ve sekiz yıldır da yetki paylaşımına dayalı bir koalisyon iktidarını paylaşıyorlardı. Bu iki parti şu an yapılan 2013 parlamento seçimine ise bağımsız listelerle girdi.
Parlamentoda halen mevcut durumda KDP’nin 30, KYB’nin 29, Goran’ın 23, Yekgirto’nun 6, Komala İslam’ın 4, Komünist Parti’nin 1, Sosyalist Parti’nin 2, İslami Hareket Partisi’nin 2, Emek Partisi’nin 1 ve bağımsızların 2 sandalyesi var. 11 sandalye ise azınlıklar ve gayrimüslimler için tahsis edildi. Türkmenlerin 5, Asurilerin 2, Yezidilerin 2, Keldani ve Süryanilerin de birer kontenjanı bulunuyor.
Partilerin kıyasıya yarıştığı seçime halkın da büyük bir rağbet göstererek yüzde 74 oranında bir katılım göstermesi, bölgede halen özerk bir yapıya sahip olan Irak Kürdistanı’nın yakın bir zaman içinde bağımsızlık ilan edeceği düşüncesi yatıyor.