Bölge rejimleri Kürtlere yönelik zulümlerini değişik biçimlerde ve değişik dozlarda devam ettiredursunlar, bazı güçler de Kürtlere dayattıkları politik Hristiyanlık ile Siyonist Yahudiliğin semerelerini yavaş yavaş toplamaya başladılar.
Görünürde “bilimsel”, “akademik” ve “tarihi” verileri esas alıyorlar. Ama konu hakkındaki iddiaları dikkatle okunduğunda evvela bir masal ortaya attıkları ve arkasından da bu masaldan bir gerçek oluşturmaya çalıştıkları görülecektir.
Bu masalın en iyi örneği de akademisyen Sayın Eldar Hasanoğlu'nun Bilimevi tarafından yayınlanmakta olan Dış Politika Dergisi adlı yayın organının 3. Sayısında yayınladığı “Kürdistan Yahudileri” adlı makale olsa gerek.
Makalede çokça iddialar var, ama bir tane bile olsa kaynak yok. İddialarını herhangi bir somut kaynağa dayandırmak yerine, bazen “kaynaklarda şöyle geçiyor” veya “tarihçiler böyle diyor” anlamında ifadelere sığınmıştır.
Buradaki mesele, gerek tarihte ve gerekse günümüzde genelde Mezopotamya'da ve özelde Kürdistan'da Yahudilerin yaşayıp yaşamadıkları değildir. Ki Yahudilerin buralarda veya Arap Yarımadası'nda yahut Avrupa ve Afrika'da görülmeleri doğaldır. Bu hareketlilik siyasi, ekonomik ve dini gibi değişik nedenlerden kaynaklanmış olabilir. Yine diğer milletlerde olduğu gibi, kimi Yahudiler de tarihin seyri içerisinde Hristiyanlık, İslam ve diğer dinlere de girmiş olabilirler. Din değiştirmek bazen ihtiyari olur, bazen de dışarıdan gelen dayatmalara göre olur. Dolayısıyla tarihin seyri içerisinde bazı Yahudilerin Kürdistan'a gelmiş olmaları isteyerek veya zorla din değiştirmiş olmaları da mümkündür. Ama şunu da unutmamak gerekir ki, o tarihler İslam öncesidir ve Kürtler de Zerdüşt veya başka bir dindendir. Kürtlere karışan Yahudilerin kendi dinlerini mi korudukları yoksa Kürtlerin dinine mi geçtikleri de bu bağlamda cevap bekleyen sorulardandır. Hülasa, Kürdistan'a Yahudiler gelmiş olabilir ve bunlar zamanla kültürel ve-veya dini olarak Kürtleşmiş de olabilirler. Fakat bu Kürdistan'ın ve Kürtlerin geneline teşmil edilemez, yani hepsini kapsayamaz. Dolayısıyla buradaki meselenin bir hakikati ortaya çıkarmaktan çok, bir masalı hakikat gibi dikte ettirmek olduğu açıkça görülmektedir.
Muhtemelen Kürtlerden bir Yahudi Milleti oluşturma çalışmalarını sevinçle karşılayanlar da vardır. Özellikle bir zamanlar Kürtlerin Türk olduklarını “Kart-Kurt” gibi bilimsel (!) çalışmalarla ortaya koyanlar, Kürtlerin varlığını inkâr edenler ve her ne pahasına olursa olsun Kürtlerden bir şekilde kurtulmak isteyenler için bu söylenebilir.
Kürtlerden bir Yahudi Milleti inşa ediyorlar, ama Hasanoğlu'nun yazısında da görüldüğü gibi, bunun için henüz bir isim, bir tanım bulabilmiş değiller. Bu nedenledir ki, şimdilik “Yahudi Kürtler”, “Kürt Yahudiler” ve “Kürdistan Yahudileri” gibi tanımları-isimleri kamuoyunun beğenisine sunuyorlar. Hangisinin daha etkili olduğu görülürse, onu kullanacaklardır.
Peki, Siyonistler Müslüman Kürtlerden bir Yahudi Milleti ve Hristiyanlar da bir Hristiyan Milleti inşa etmek için bütün imkânlarını seferber etmişken, Müslümanlar ne yapıyor?
Bazı Arap, Fars ve Türk Müslümanlar bu konuda inançlarının gerektirdiği kardeşliği yaşamada ve yaşatmada sebat ederken, bazıları da maalesef bölge rejimlerinin politikalarını ve zulümlerini meşrulaştırmanın aleti olmaktan kendilerini kurtaramıyorlar.
Hatta kimileri de hızlarını alamıyor ve dinde kardeş oldukları Kürtleri onların kucağına itecek söylem ve eylemlerde bulunmaktan geri durmuyorlar. Dahası hakaretamiz bir dil kullanıyorlar ve çeşitli itham ve iftiralarda bile bulunabiliyorlar. Bazılarının Marksist-Leninist bir yapılanma olan PKK'yı “Ermeni” addedip, Kürtleri de Ermenilerin maşası gibi göstermeleri ve Barzani ailesini de Yahudi gösterip, Kürtleri de israil'in maşası gibi göstermeleri buna birer örnektir.
Siyonistlerin Kürtlerden bir Yahudi Milleti inşa etme isteklerinin nedeni bellidir: Tevrat'a göre “Vaat edilen Topraklar”a Kürdistan da dâhildir.
Peki, Siyonistler ürettikleri ve üretecekleri masallardan hareketle Kürtlerin arasından bir Yahudi Milleti çıkarıp inşa edebilirler mi? Bunu da bölge rejimlerinin politikaları ile Müslümanların tavırları belirleyecektir. Ama bölge rejimlerinin Kürtlere karşı hala adil olmayan politikaları ile Müslümanlardan bazılarının Kürt kardeşleriyle ilişkilerinde İslam'ı esas almamalarının Siyonistlerin işini oldukça kolaylaştırdığı şüphesizdir.