Batman Bağımsız Milletvekili Adayı Aydın Gök, kentteki yerel ve ulusal basın mensuplarıyla iftar programında bir araya geldi. Bağımsız Milletvekili Adayı Gök; yeni anayasa, milletvekili yemini, bedelli askerlik, Kürd meselesi, mülakat ve güvenlik soruşturmalarının oluşturduğu mağduriyetler gibi gündemdeki önemli konulara değindi.
İftar yemeğinden önce açıklamalarda bulunan Gök, halkın yoğun talepleri ve seçim barajından dolayı Batman'dan bağımsız milletvekili adayı olduğunu hatırlattı.
Batman’da seçim çalışmalarındaki izlenimlerinin oylarını katlayacakları yönde olduğunu vurgulayan Gök, halkın kendisine büyük bir teveccüh gösterdiğini belirtti.
Siyasi çıkarlar uğruna hiçbir kesimin kutuplaştırılmaması gerektiğini ifade eden Gök, "Bu yüzden kullandığımız dil ve üslup siyasi nezakete, nezahete uygun olmalıdır. Özellikle siyasilerin buna dikkat etmesi lazım." dedi.
"Yerli, sivil bir anayasaya ihtiyaç var"
1982'den bu yana yürürlükte olan ve tamamen askeri karakter taşıyan Anayasanın sivil hale getirilmesi gerektiğine dikkat çeken Gök, "Hâlâ 12 Eylül askeri cuntasının tarafından 1982 darbe anayasasıyla yönetiliyoruz. Dolayısıyla bu anayasa değişmeli, yerli, sivil bir anayasaya ihtiyaç vardır. Bizim öngördüğümüz anayasa; vesayetten ve ideolojiden tamamen arındırılmış olmalı. Etnik vurgulardan arındırılmış olmalı. Sadece hak ve özgürlüklere kuvvetli bir vurgu yapılsın. Yeni anayasada ‘değiştirilemez’ nitelikte hiçbir madde olmamalıdır." diye konuştu.
"Milletvekili yemini değiştirilmeli"
Milletvekili yeminin değiştirilmesi gerektiğine dikkat çeken Gök, konuşmasına şöyle devam etti: "Hiç kimseye, hiçbir ideolojiye bağlılık yemini ettirilmemelidir. Toplumun faydasına çalışacağına dair yemin edilmelidir. Temsilde adalet ilkesini çiğneyen yüzde 10 seçim barajı tamamen kalkmalıdır."
"Profesyonel orduya geçilmelidir"
Profesyonel orduya geçilmesi gerektiğini söyleyen Gök, "Zengin, fakir ayrımı yapılmaksızın bedelli askerlik yerine profesyonel orduya geçilmelidir diyoruz. Zira bedelli askerlik olayında zengin ve fakir ayrımı vardır. O yüzden tamamen profesyonel orduya geçilsin diyoruz." ifadelerini kullandı.
"Kürdler kiracı değil, bu vatanın sahibi, devletin kurucu halklarındandır"
Konuşmasında Kürd meselesine de değinen Gök, "Bu mesele uluslararası bir boyut kazanmış. Yıllarca Kürdistan’ın dört parçasında on binlerce insanımızı kaybettik. Sadece can kaybıyla değil, aynı zamanda ekonomik yönde de zayiatlar oldu. ABD’nin başını çektiği şer koalisyonu bize göre hiçbir şekilde dost olamaz. Kürdler kiracı veya mülteci değildir. Bu vatanın sahibi, devletin kurucu halklarındandır. Kürd meselesinin çözümü için bir takım başarısız denemelerden geçmiş olabiliriz; ama bu hiçbir şekilde bu meselenin olmadığına veya bu meselenin çözüldüğüne dair bir sonuca götürmez. Bu mesele hâlâ vardır ve çözülmeyi bekliyor." açıklamasında bulundu.
"Anadilde eğitim hakkı mutlak surette verilmelidir"
"Haksızlıklar son bulsun, kardeşlikler yeniden tesis edilsin" diyen Gök, konuşmasının devamında şunları söyledi: "Anadilde eğitim ana sütü gibi helaldir. 15-20 milyon Kürd vatandaşımızın kullanmış olduğu bir dile o kıymetin verilmesi lazım ve anadilde eğitim hakkının mutlak surette verilmesi gerekiyor. Bununla ne devlet bölünür ne de parçalanır. Tam tersine birbirimize olan bağlılığımız artacaktır."
"Yargıya olan güven azaldı"
Halkın adalete olan inancının ciddi oranda sarsıldığını, zayıfladığını aktaran Gök, "Yargının siyasallaşması olayı, adamına göre muamele, uzun tutukluluk süreleri, 28 Şubat ve FETÖ yargısı kurbanlarının hâlâ cezaevlerinde tutuluyor olması yargıya olan güvenin azalmasına sebep olan sorunlardır." şeklinde konuştu.
"Kurunun yanında yaş da yandı"
OHAL’in oluşturduğu mağduriyetlere ilişkin de konuşan Gök, "OHAL 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ilan edildi ve sadece darbecilere uygulanacağı sözü verildi; ama maalesef kurunun yanında yaş da yandı. Gelinen aşamada haksız gözaltılar, tutuklamalar, görevden uzaklaştırılmalar, mülakat ve güvenlik soruşturmalarıyla on binlerce mağduriyeti söz konusudur. Dolayısıyla biz mülakat ve güvenlik soruşturmalarının tümden kalkmasını istiyoruz." dedi.
"Haksız ve adaletsiz dolu bir tablo var"
Ziyaretler gerçekleştirdiği her esnafın dert yandığını belirten Gök, "Kimileri kepenk kapatmayla karşı karşıya olduklarını söylüyorlar. Maalesef kapitalist bir sistem hâkimdir ve bu sistemde de kişisel çıkarlar ön plandadır. Bir tarafta açlık ve yoksulluk içinde yüzen bir halk, diğer tarafta ise aşırı israf ve lüks tüketen vatandaş grubu var. Gelirin yarısı yüzde 20’lik bir kesim tarafından kullanılıyor. Geri kalan yüzde 80’lik kısmı ise diğer yarısıyla iktifa ediyor. Dolayısıyla bu haksız ve adaletsiz bir tablodur." diye konuştu.
"İnsanı merkeze alan bir anlayış olmalıdır"
İşsizlik oranlarının bölgemizde had safhada olduğunun altını çizen Gök, son olarak şu ifadeleri kullandı: "Batman işsizlikte 3’üncü sıradadır. Boş yere komşularla olan gerginlikler yüzünden maalesef onlardan da istifade edemiyoruz. İnsanı merkeze alan bir anlayış olmalıdır. Gayr-i safi milli hâsıla ne kadar yüksek olursa olsun eğer fakir sayısında azalma olmuyorsa bunun hiçbir anlamı olmayacaktır. Dolayısıyla ekonomik büyümenin hedefi istihdamın artması ve işsizliğin azalmasıyla olacaktır. Faize dayalı ekonomik sistem tamamen kalkmalıdır."
Verilen iftar yemeğinin ardından Gök, gazetecilerin sorularına cevap verdi.
Programa; Aydın Gök’ün yanı sıra, HÜDA PAR İl Başkanı Davut Şahin, Merkez İlçe Başkanı M. Şerif Durmaz ile parti üyeleri katıldı.
İLKHA