VAN - Medreselerin İslam tarihinde ve Müslüman Kürt halkının nezdinde saygın bir yere sahip olduğunu vurgulayan Molla Abdurrahim Timurtaş, Diyarbakır’ın Ergani ilçesine bağlı Şallıca (Tahya) köyünde bulunan Nebi Zülkif Medresesi’ne yapılan silahlı saldırıyı kınadı.
“Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?”
Kur’an-ı Kerim’de Zümer Suresi 9. ayeti kerimede, “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” denildiğini hatırlatarak konuşmasına başlayan Timurtaş, “Mademki Kur’an- Kerimde bu şekilde bizlere sesleniyor. Demek ki okuyanla okumayan, bilenle bilmeyen bir olmaz. Peki, bu bilenler ya da okuyanlar zümresi nerede yetişiyor? Haliyle bölgemizde ya da İslam aleminde bunlar medreselerde yetişmektedir. Geçmişten bu yana sürekli Müslümanlara yön veren âlimler, amiller medreselerde yetişmişlerdir. Bu medreselerden ilkini de Allah Resulü (as) inşa etmiştir. Eshabı Suffa medresedir. Darul Erkam medreseydi. Bu medreselerin mezunlarına bir bakalım. İslam tarihinde neler yapmışlar. Bu medreselerin mezunları doğudan batıya güneyden kuzeye İslam davasını taşıyanlardır. Yine insanları cehaletten kurtaran ilim, terbiye, edep ve güzel ahlakla süsleyen bu medreselerin talebeleridir.” dedi.
“Günümüze kadar da Müslüman Kürt halkı bu medreselerine sahip çıkmıştır”
İslam tarihinde Müslümanların hükmettikleri topraklarda medreselere çok önem verdiklerini ifade eden Molla Timurtaş, “Gerek Emeviler, gerek Abbasiler, gerek Selçuklular ve gerekse de Osmanlı döneminde daima medreselere önem verilmiştir. Hatta Selçuklular döneminde her caminin yanına bir de medrese yapılmıştır. Bilhassa Kürdistan bölgesinde çok sayıda büyük medrese inşa edilmiş ve günümüze kadar da Müslüman Kürt halkı bu medreselerine sahip çıkmıştır. Bugün de bölgemizde çok sayı medrese bulunmakta ve buralarda talebeler yetişmektedir. İlmin gelişmesi bu insanlar sayesinde olmaktadır. Bu ilmiyle amil olan ve Allah’ın dinini tebliğ eden birçok âlim bu medreselerin mezunlarıdır. Bunların en önemli özellikleri ise Allah Resulü’nün metodu ile yetişmeleridir. Ki ahlaklarıyla, terbiye ve edepleriyle, olaylar karşındaki tahammül ve sabırlarıyla bu örnekliği göstermektedir. Onun için medreselere önem verilmiştir. Hatta Osmanlı’nın son dönemleri ve bizim dönemimizde bile köylerde Camilerin bir kısmı medrese görevini görmekte ve orada çocuklara İslami ilimler verilmekteydi.” diye konuştu.
“Günümüz okullarında mezun olanlarla medrese mezunlarını karşılaştıralım”
Cumhuriyet tarihiyle birlikte medreselerin yasaklanmaya başlandığını, âlimlerin asıldığını ve Müslüman halkın bu şekilde cahil ve başsız bırakıldığının altını çizen Timurtaş, “Bugün onların okullarında mezun olan öğrencilere bakalım nasıl bir terbiye almışlar. Medrese mezunları nasıl bir terbiye almışlardı. Bugün insanları okutuyorlar. Hatta profesör bile yapıyorlar. Ancak bu profesörleri bir medrese talebesi kadar ahlaklı, edepli ve takvalı değildir. Bunun için bizler terbiye, ahlak, huzur, gençlerimizin ve çocuklarımızın her türlü pislikten kurtarmak istiyorsak, yine gençlerimizi medreselerde yetiştirelim. Bir daha medreselerimizi ayağa kaldıralım.” diye konuştu.
“Musalar gelirse Firavunlar gideceklerdir”
Medreselere saldıran zihniyeti de Firavun’a benzeten Timurtaş, “Onlar biliyorlar ki bu medreselerde onların sonlarını getirecek olan Musa’lar yetişiyor. Onun için Firavu’nun kullandığı yönteme başvurarak bu engellemeye çalışıyorlar. Ancak Allah (C.C) Musa’yı (A.S) Firavun sarayında onun eliyle yetiştirdi. Günümüzdeki firavunlarda Musaların çıkacağı korkusunu kalplerinde taşımaktadırlar. Günümüzün Musaları talebelerdir. Allah dininin talebeleri, medrese talebeleridir. Eğer Musalar gelirse Firavunlar gideceklerdir. Bunun için bunlarda medreselere saldırıyorlar. Öğrencileri ve velilerini tehdit ederek bunların okumalarının önüne geçerek kendilerine asker yapmak istemektedirler. Nasıl ki Hz. Musa taviz vermeden yoluna devam etti. Medreselerimiz de aynı şekilde yoluna devam etmelidir.” diye konuştu.
Dernek, cemaat ve camialara önemli çağrı
Medreselerin gelişmesi ve eski işlevini kazanması için ebeveynlere de tavsiyelerde bulunan Molla Timurtaş, “Ailelerimiz medreseler için ellerinden geleni yapmaları gerekiyor. İlmi olanlar orada ilimleri, çocukları olanlar çocuklarını maddi imkânları onlalar ise maddi imkânlarını seferber etmelidirler ki Müslüman Kürt halkımız bu cehaletten kurtulsun. Aslına dönsün. Bu şekilde yetişen gençlerimizin hem dünya ve ahretlerini hem de ailelerini kurtarmaktadırlar. Onun için tüm dernek, cemaat ve camialara çağrımız öğrencilerine önem versinler. Onların dünya ve ahretleri için medreselere göndersinler ve ilim tahsil etmelerine yardımcı olsunlar.” çağrısında bulundu. (Murat Dalgın-İLKHA)