Dünyada en fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’de 10 yıl önce ülkelerindeki iç savaş nedeniyle Suriye’den gelenler, geçim derdi nedeniyle mevsimlik işçi olarak tarlalarda, çapalama, gübreleme ve sulama ile hasat dönemlerinde ürün toplama gibi çeşitli işlerde çalışıyor.
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre, Haziran 2020’de 3 milyon 585 bin 198 kayıtlı Suriyeli mülteci bulunuyor. Türkiye’nin 82 milyon 3 bin 882 kişilik nüfusu içerisindeki Suriyeli oranı yüzde 4,37 olarak gözüküyor.
Türkiye’nin sağladığı çadırkent veya konteyner kent biçimindeki geçici barınma merkezlerinde 63 bin 2 Suriyeli kalıyor. Bunun dışındaki 3 milyon 522 bin 196 Suriyeli ise Türkiye’nin 81 kentine dağılmış durumda yaşıyor.
Kentlerdeki Suriyeli nüfus varlığına bakıldığında 499 bin 61 kişiyle İstanbul, 448 bin 860 kişi Gaziantep, 433 bin 156 kişi Hatay, 420 bin 675 kişi Şanlıurfa, 246 bin 512 kişi Adana ve 212 bin 447 kişi Mersin’de kayıtlı görünüyor.
Memleketlerinden, evlerinden pek çoğu savaşın yanı sıra ekonomik koşulları gerekçesiyle daha iyi bir gelecek kaygısıyla yola çıkmış insanlar, Türkiye’de hayatta var olma mücadelesi veriyor.
Suriye’de iken tarımla uğraştıkları veya herhangi bir mesleki eğitime sahip olmadıklarından dolayı pek çok Suriyeli mülteci, ya inşaat sektöründe ya da tarım sektöründe günlük ücret karşılığında çalışıyor.
Türkiye’deki mülteci nüfusu içerisinde sosyo-ekonomik olarak belki de en zor koşullardaki mültecileri temsil eden bu Suriyeli mülteciler, çocuklarını da okula göndermiyor ya da gönderemiyor.
Mevsimlik tarım işçisi Suriyelilerden bir kısmı yaz aylarında Gaziantep’te fıstık bahçeleri başta olmak üzere kurutmalık sebze sahalarında ve üzüm ile biber tarlalarında çalışıyor.
Gaziantep'te kış yemeklerinin vazgeçilmezi olan kurutmalık sebze sezonu başlarken sezon özellikle de Suriyeli mültecilere ekmek kapısı oldu.
Kurutmalık sebzelerin büyük bir bölümünün hazırlandığı Oğuzeli ilçesindeki ve çevresindeki sahalarda çalışarak geçimlerini sağlamaya çalışan Suriyeli mülteciler, ailelerinin geçimini sağlamaya çalışıyor.
Ülkelerinde yaşanan iç savaş ve karışıklık nedeniyle Türkiye'ye sığınmak zorunda kaldıklarını belirten Suriyeli mülteciler, ailelerinin geçimini sağlayabilmek için tarım ve inşaat alanları başta olmak üzere çeşitli işlerde çalışıyorlar.
Çoğunluğu genç ve çocuklardan oluşan Suriyeli mülteciler, 40 dereceyi aşan sıcaklıkların altında gün boyu kurutmalık sebze sahasında çalışıyorlar.
Mahalle aralarında kadınlar tarafından tohumları temizlenip yıkanan sebzeleri dizilen iplerde güneşte kurutmaya bırakan ve kuruyan sebzeleri de toplayan Suriyeli mülteciler, alın teri ve helalinden para kazanmanın mutluluğunu yaşıyor.
Meslekleri olmadığı için daha çok tarım alanlarında çalıştıklarını belirten Suriyeli mülteciler, ailelerinin geçimini tarım alanlarında çalışarak sağladıklarını ifade ettiler.
Suriye’deki iç savaş nedeniyle 9 yıl önce Türkiye’ye geldiğini belirten Muhammed Rahmuni, evli ve bir çocuk babası olduğunu ifade ederek ailesinin geçimini sağlamak için kurutmalık sebze sahalarında çalıştığını söyledi.
“Her hangi bir mesleğimiz yok”
Suriye’de iken lise öğrencisi olduğunu belirten Rahmuni, “Suriye’de okulu bırakıp geldik. Her hangi bir mesleğimiz yok. Mecbur tarım alanlarında çalışıyoruz, ailemizin geçimini sağlamaya çalışıyoruz. Evli ve bir çocuk babasıyım. Ailemin geçimini sağlamak için çalışıyorum. Ne iş olursa o işte çalışıyoruz. Biber acı ve gün boyu güneşin altında çalışıyoruz. Zor oluyor ama ailemizin geçimini sağlamak için çalışmak zorundayız ve mecburuz. Bazen 2, bazen de 20 saat çalışıyoruz. Belli bir yevmiye almıyoruz, yaptığımız iş ve çalıştığımız saat kadar para alıyoruz. Kışında iş olursa çalışıyoruz. İş olmazsa da çalışamıyoruz.” dedi.
“Ailemizin geçimini sağlamak için çalışmak zorundayız”
Türkiye’ye 9 yıl önce geldiğini söyleyen Ahmet Ömer, 9 yıldır Gaziantep’te tarım arazilerine mevsimlik işçi olarak geldiğini belirterek, “Ne iş olursa çalışıyoruz. 9 yıldır sürekli kurutmalık sebze sahalarında çalışıyoruz. Ailemiz var ve ailemizin geçimini sağlamak için çalışmak zorundayız. Gün boyu güneşin altında çalışmak zor oluyor ama mecburuz. Hava sıcak, biber kokusu zor oluyor. Fakat çalışmalıyız, mecburuz.” ifadelerini kullandı.
Suriye'deki iç savaştan dolayı 9 yıl önce ailesi ile birlikte Türkiye'ye sığındığını anlatan Beşşar Hazal ise ailesinin geçimini sağlayabilmek için okula gidemediğini ve çalışmak zorunda olduğunu söyledi.
“Okula gitmek istiyorum ama gidemiyorum”
Geçimini sağlamak zorunda olduğu ailesinin olduğunu belirten Hazal, “Okula gitmek istiyorum ama gidemiyorum. Çünkü ailem olduğu için çalışmak zorundayım. Mecburen çalışıyorum. Ev kirası, elektrik ve su faturaları var. hava çok sıcak , biber acı ama mecbur çalışıyoruz.” diye konuştu.