Filistin devlet başkanlığı makamını illegal olarak işgal eden ve Filistin anayasasına göre görev süresi çoktan bitmiş olan Mahmut Abbas'ın ihanetlerinin ardı arkası gelmiyor.
Tek endişesi makamı ve koltuğu olan Abbas, bu makam ve koltuğu, küresel şer güçleri ve israilin yardımı ile işgal etmektedir. İşgal edilmiş bir makam ve koltukta korsanca oturma uğruna, işbirlikçi Abbas; ihaneti, siyasi stratejiye dönüştürmüş durumdadır.
Mahmud Abbas'ın şu ana kadar iktidarda kalabilmesini israil ile sürdürülen güvenlik işbirliğine bağlayan Yediot Aharanoot gazetesi, 15 Aralık Pazartesi sayısının baş makalesinde Mahmud Abbas'a seslendi. “İşbirliği olmasaydı Mahmud Abbas şimdiye kadar kesinlikle bu kadar süre başkanlık koltuğunda oturamazdı.” denildi. Bir anlamda, hain Mahmut Abbas'a diyet borcu hatırlatıldı.
Gazete, şu anda israillilerin zihnini Mahmud Abbas'ı iktidarda nasıl tutabilecekleri konusunun meşgul ettiğini belirtti.
Gazze'de yaşanan katliamlara, her gün Filistinlilerin haklarının bir bir gasp edilmesine, tutuklama, katletme ve işkencelere rağmen Abbas'ın tavrında en ufak bir değişiklik olmuyor.
Geçenlerde Filistinli milletvekili Ziyad Ebu Ayn katledildiği halde Mahmut Abbas hiçbir şey olmamış gibi siyonist işgalcilerle güvelik(!) koordinasyonu toplantılarının devam edeceğini açıkladı.
Siyonistlerin katliam ve tutuklamalarına ses çıkarmak bir yana, Abbas'ın çetesi, Filistinlileri birer birer tutsak etmekten imtina etmiyor ve işgal güçlerine gönüllü hizmetler sunmaya devam ediyor.
Kudüs'te başlayan direnişin ardından işgal güçleriyle birlikte direnişçi avına çıkan Abbas güçleri, her gün yeni tutuklamalar yapıyor. Direniş adına hiçbir eylem yapılmasına izin vermeyen Abbas'a bağlı güçler, esirler gibi önemli konularda Filistinlilerin etkinlik yapmalarına da izin vermiyor. Filistin halkına sıkıntı verme hususunda, işgal güçlerine adeta rahmet okutuyor. Siyonist işgal ordusunun ileri bir gücü gibi davranan ve Batı Yaka'da direniş kokusunu aldıkları herkese operasyon yapan ve takip eden Abbas'a bağlı güçlerin Hamas mensuplarına yönelik baskıları devam ediyor.
Sadece son birkaç günde Abbas güçleri tarafından onlarca Filistinli genç tutuklandı.
Bunun en son örneği bağlamında; Abbas Yönetimi'ne bağlı güçler, 17 Aralık günü, Hamas hareketine mensup şahısların evlerine yaptıkları baskınların ardından 10 kişiyi tutukladı.
Her geçen gün işgalini sağlamlaştıran ve yaygınlaştıran Siyonistlere karşı herhangi bir önlem almak yerine her fırsat, Hamas'ın bitirilmesi ve devrilmesi için kullanılmak isteniyor.
Tüneller konusunda Mısır cunta yönetiminin ağzı ile konuşuluyor ve tünellerin yıkılması gerektiği iddia ediliyor.
Filistin ulusal ittifakı çerçevesinde Hamas'ın büyük fedakârlıkları ile kurulan uzlaşı hükümeti, Filistinlilere hizmet etmek yerine, Filistin davasını içerden çökertme misyonunu ifa etmeye çalışıyor. Hiçbir taahhüt yerine getirilmedi.
Kısacası Mahmut Abbas, tek kelime ile ihanetin fotoğrafı ve tecessüm etmiş halidir.
Filistin Yönetimi Başkanı Mahmut Abbas, Gazze'nin imarının gecikmesini mazur göstermek için Gazze'deki sınır kapılarının idaresini teslim almaktan kaçınmaktadır.
Hamas sözcüsü Dr. Ebu Zuhri, Filistin Yönetimi Başkanı Mahmut Abbas'ın Gazze'yi boğma ve bölgenin yeniden imarını engelleme çabalarına ortak olduğunu söyledi.
İşgalcinin yörüngesinde hareket eden Mahmut Abbas, Filistin halkı ve Filistin davası lehinde adımlar atmak yerine, kendisine rakip gördüğü Hamas hareketini bitirme, onun arkasında duran Gazze halkını cezalandırma hesapları yapıyor.
Bütün bu zikredilenler, ihanet buzdağının sadece bizim görebildiğimiz kısmıdır. Bütün bunlardan sonra haklı olarak, Milletvekili Yahya Musa, büyük ihanet suçu işleyen Mahmud Abbas'ın düşürülmesi, ardından da yargılanması çağrısında bulundu.
Yahya Musa, Hamas hareketinden, Filistin halkına ihanet etme, Filistin'deki bölünmeyi sürdürüp birliği engelleme yoluyla Filistin halkının çıkarlarını tehlikeye atma, kuşatmayla Gazze halkını cezalandırma, Gazze'nin imarını geciktiren işgal rejimiyle işbirliği yapma suçlamasıyla Mahmud Abbas'ı başkanlık makamından düşürmek için çaba göstermesini istedi.
Yahya Musa, Filistinli Bakan Ziyad Ebu Ayn'ın öldürülmesinin ardından işgal rejimiyle güvenlik işbirliğine devam edeceğini belirten Filistin Yönetimi'nin bu tavrıyla, başındaki adamın koltuğunu muhafaza etme uğruna işgalciye güvenlik hizmeti sunduğunu ortaya koyduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu anda biz Filistin tarihinde Luhad askerleri gibi ihanet çetelerinden farklı olmayan ulusalcılık ve Filistin halkının çıkarını koruma söylemiyle kendini kamufle eden hain çetelerle karşı karşıyayız. Güvenlik işbirliğinde ve bunun sonucunda düşmana direnişçileri teslim etmede ve intifadayı engellemede ne gibi bir çıkar var? Bunda Filistin halkının bir maslahatı ve çıkarı var mı? Bunlar ihanetten başka bir şey değildir. Abbas halkının çıkar ve menfaatini değil, kendi şahsi menfaatini önceliyor. Onun ulusal meselelerle, Filistin halkının sorun ve çıkarını korumayla bir ilgisi yok.”
Yahya Musa, aslında bu sözleri ile tüm Müslümanların tercümanı olmuştur.
Selam ve dua ile.