Sadece belirli gün ve aylarda ibadet edip, diğer zamanları boşa geçirmenin dinimizde yerinin olmadığını belirten Işıldar, Peygamber Efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) ‘Allah katında amellerin en makbulü, az da olsa en devamlısıdır.” Hadis-i şerifini hatırlattı.
Önümüzdeki Perşembe'yi Cuma’ya bağlayan gece de Regaip Kandili'nin idrak edileceğini hatırlatan Işıldar, maneviyat açısından önümüze büyük bir fırsatın sunulduğu Regaip gecesinin dua ve ibadetle geçirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
“Recep, Şaban ve Ramazanı dolu dolu geçireceğiz”
Peygamber Efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) 3 aylar ile ilgili yaptığı duayı hatırlatan Işıldar, “Peygamber Efendiniz ‘Allah'ım Recep ve Şaban'ı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır’ diye dua ettiği rivayet ediliyor. Allah-u Teâlâ’nın bazı vakitleri bazısından üstün kılması, şüphesiz ki, kullarına bir fırsat olarak bahşettiği özel günler olarak görülmeli ve böyle değerlendirilmeli. İnşallah önümüzdeki Perşembeyi Cuma’ya bağlayan gece, Regaip Kandili'ni idrak edeceğiz. Bizlere fırsat olarak sunulan, böyle büyük bir geceyi iyi değerlendirmeliyiz. Bu şöyle anlaşılmasın, sadece böyle gecelerde ibadet ve dua edip de bu geceyi kurtaralım gibi bir anlayış, bizim inancımıza yoktur. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) bir hadis-i şerif’te
‘Allah katında amellerin en makbulü az da olsa devam üzere yapılanıdır.’
Elbette ki; üç aylar olan Recep, Şaban ve Ramazanı dolu dolu geçireceğiz. Fakat başka zamanlarda vakti boşa geçirip sadece üç aylara yönelmek diye bir ibadet ve tövbe anlayışı dinimizde yoktur.” vurgusunu yaptı.
“Bize düşen, Allah’u Teâlâ’nın bizlere rahmet olarak sunduğu bu fırsatları iyi değerlendirip sımsıkı sarılmaktır”
Işıldar, “Allah-u Teâlâ bir Ayet-i Kerime de şöyle buyuruyor. ‘Benim rahmetim her şeyi kuşatmıştır, her şeyin ötesine geçmiştir.’ Onun kulları olarak bize düşen, Allah-u Teâlâ’nın (Celle Celaluhu) bizlere rahmet olarak sunduğu bu fırsatları iyi değerlendirmek ve bunlara sımsıkı sarılabilmektir. Bize düşen kulluk vazifesi bunlardır. Eğer bu zamanların kıymetini iyi bilemezsek, o fırsatlar belki bir daha gelmeyebilir. Onun için ecdadımız ‘Her geceyi Kadir bil, her kapını çalanı ve senden yardım isteğini Hızır bil’ demişlerdir. Bu aylar bize merhameti hatırlatıyor. İnşallah bu üç aylarda nafile oruçlar tutmaya başlayacağız. Peygamber Efendimiz (Sallallahu Aleyhi Vesellem) mübarek üç aylarda bizlere oruç tutmayı ve çokça ibadetle geçirmemizi tavsiye etmiştir. Bizlere düşen mübarek Ramazan ayına kadar manevi bir hazırlık içerisinde olmaktır.” dedi.
“Birlik ve beraberliğe çok ihtiyaç duyduğumuz bu zamanda diliminde çokça dua etmeliyiz”
Birlik ve beraberliğe çok ihtiyaç olduğu bu zaman diliminde ve mübarek üç aylarda çokça dua edilmesi gerektiğini belirten Işıldar, “Yardımlaşma, merhamet, isar, kardeşlik, dayanışma ve birlik duygusuna çok ihtiyacımız var. Özellikle şu içinde bulunduğumuz zaman içerisinde birliğimize, dirliğimize, kardeşliğimize, milli ve manevi bütünlüğümüze bir ve beraber olmaya çok ihtiyacımız var. Özellikle bu aylarda çok dua etmeliyiz. Tabii ki; kendi nefsimiz ve ailemiz için dua etmeliyiz ama dualarımız sadece bireysel olarak kalmamalı. Dualarımızda; ülkemizin, milletimizin, istikbali ve selameti için de yer vermeliyiz.”
İLKHA