Eğitim-Bir-Sen Mardin Şubesi, kentte yaşanan olaylarda mağdur olan ailelere gıda yardımında bulundu. Sendika; Nusaybin’de 200, Midyat’a 350, Dargeçit’te 100, Derik’te 70, Mazıdağı’nda 30 ve diğer ilçelerde 350 aileye gıda kolisi dağıttı.
Konu ile ilgili açıklama yapan Eğitim-Bir-Sen Mardin Şube Başkanı Eyyüp Değer, Özellikle Nusaybin, Cizre, Silopi, Dargeçit ve Sur ’da aylardır devam eden olaylar nedeniyle bölge ekonomisinin çöktüğünü ve halkın mağdur olduğunu belirtti. Değer, “Bölgede özellikle turizm alanında yatırımlar durmuş esnaf adeta kan ağlamaktadır. İnşaat ve emlak sektörü durma noktasına gelmiş açılan çukurlar adeta insanları göçe zorlamıştır. Öz yönetim iddiasıyla açılan çukurlar bölgedeki belediyelerin yönetimsizliğini gözler önüne sermiştir. 21 yy da fen ve bilimin muasır medeniyetler seviyesine çıkarılması beklenirken, bölgenin son yıllarda ekonomik refaha ve yatırımlarla gündeme gelmesi gerekirken, Çukur Siyaset(sizliği)i yüzünden bölge adeta bataklığa sürüklenmek istenmiştir.” dedi.
Geçmişte ilimle, bilimle anılan bu şehirlerin bugün kirli bir oyunun parçası haline getirilmeye çalışıldığına dikkat çeken Değer, “Nusaybin’de 1600-1700 yıl önce tıp ve matematik alanında Nusaybin Akademisi, Nusaybin okulu, felsefe alanında ise hala ders kitaplarında adı geçen Nusaybin Ekolü vardı. Bir çok medeniyete beşiklik etmiş kadim şehirlerimizden bir diğeri olan Cizre de nice alim ve bilim adamı yetişmiştir. Leonardo Da Vinci nin etkilendiği İsmail El Cezeri, divanıyla hala tüm dünyada okunan ve türkülere ilham veren Melaye Cezeri’ler hep bu şehirde yetişmiştir.” diye konuştu.
Değer, Eğitim-Bir-Sen olarak tespit ettikleri ailelere dağıtılmak üzere Nusaybin’e 200 koli, Midyat’a 350 koli, Dargeçit’e 100 koli, Derik’e 70 koli, Mazıdağı’na 30 koli ve diğer ilçelere de 350 yardım kolisinin gönderildiğini aktardı.
Değer son olarak şunları söyledi; “Çukur Siyaset(sizliği)inin başarılı olacağını düşünenler bu bataktan çıkamayacak ve tarih tarafından yargılanacaklardır. Tahribat elbette ki kolaydır, maharet inşa etmek ve tamir etmektir. Birileri yıkımla uğraşırken, çukur kazarken birileri, birileri kösteklemek isterken; elbet birileri de inşa edecektir. Önemli olan tahrip eden tarafta olmayıp inşa eden tarafta olmaktır. İnşa eden tarafta olmaya ve mazlumların yanında olmaya devam edeceğiz. Zulüm kimden gelirse gelsin karşısında olacağız, mazlum nerede ve kim olursa olsun yanında olacağız.” dedi. (M. Salih Keskin – İLKHA)