İsrail'in yargılandığı tarihi Mavi Marmara Davası'nın 7. duruşması İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. İçeride duruşma devam ederken dışarıda ise yüzler kişi ellerinde pankartlar ve Filistin bayraklarıyla Siyonist İsrail’i protesto etti.
“Yakalama kararının sonucunun yeniden sorulmasını talep edeceğiz"
İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava öncesi konuşan Avukat Cihat Gökdemir, daha önce davanın sanıkları dönemin İsrail komutanları hakkında yakalama kararı verildiğini ve sanıklar hakkında kırmızı bülten çıkarılmasının istendiğini hatırlattı. Gökdemir, "Komutanlarla ilgili çıkmış olan mahkeme kararına rağmen yazıyı halen İnterpol'e göndermeyen dışişlerindeki diplomatların Adalet Bakanlığı'ndaki bürokratların da hesabının çekilmesini düşünüyor ve buradan uyarıyoruz. Biz mahkemeden Adalet Bakanlığı'na gönderilen yakalama kararının sonucunun yeniden sorulmasını talep edeceğiz" dedi.
“Her şey ortadayken mahkemenin bu kadar devam etmesini anlayamıyoruz”
Davanın 7. duruşmasının görüldüğünü hatırlatan İHH İnsani Yardım Başkanı Bülent Yıldırım, “Esasen daha ne görülecek ne duruşma var anlamış değiliz. Her şey bu kadar açık. Dünyada bu kadar şahidi varken. Katiller belli; Liberman, Netanyahu ve o günkü kabinede bulunan herkes. Şimdi sadece askerler yargılanıyor ama emri veren İsrail hükümetidir. Yani şu anda Mescid’i Aksa’yı yıkma emrini veren, yerleşimcilere hak tanıyan, Kur’an-ı Kerim'leri yerlere atan, askerlere emri veren ve yaptıran Netanyahu ve kabinesidir. O nedenle biz diyoruz ki bu Siyonistlere güvenilmez. Tamam, normalleşme olsun. Türkiye büyük bir başarı elde etti ve bunlar özür de diledi. Tazminatın olması da – az çok olması fark etmez- önemlidir. Ama biz bu yola çıkarken abluka tamamen kalkacak diye yola çıktık. Bütün dünya bize hal verdi. BM, Avrupa Parlamentosu ve bütün halklar hak verdi. Abluka kanunsuzdur dedi. Ama bu Siyonistler ablukayı hala kaldırmıyor.” ifadelerini kullandı.
“Davaya engel olan Truva atları var”
Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne bilgi ve belgelerin maksatlı olarak gönderilmediğinin altını çizen Yıldırım, “Komor Adaları da UCM’ye başvurmuştu. Komor Adaları Cumhurbaşkanı Başdanışmanı bu konuyu görüşmek üzere Türkiye’ye gelmek istedi. Ne yazık ki Tanzanya ve Kenya’da birer hafta bekletildiği halde kendilerine vize verilmedi. İnterpol’e mahkemenin verdiği yakalama kararı gönderilmedi. Bunları kim yapıyor? Cumhurbaşkanı, Başbakan’ın, bütün siyasi partilerin, STK’ların, bizi sevse de sevmese de bütün kurum ve kuruluşların ve halkların kararlığı var. O da herkesin dile getirdiği şey katiller yakalansın. Tüm bu karalığa rağmen yakalama kararını İnterpol’e göndermeyen Truva atları kim? Bunlar hakkında idari soruşturma istiyoruz. Bir an önce bu idari soruşturma başlatılsın. Biz öyle inanıyoruz ki mahkeme de bunu talep edecektir ve bir an önce yakalama kararları İnterpol’e gönderilecektir.” şeklinde konuştu. (Erkan Yavuz - İLKHA)