MERSİN – Eğitimci yazar Sait Çamlıca, bir konferansa katılmak üzere Mersin’e geldi. Medyanın toplum üzerindeki etkisine baktığımız zaman Dallas dizisi ile başlayan bir yozlaşmanın meydana geldiğini hatırlatan Çamlıca, dizilerin toplum üzerindeki süreci şöyle aktardı, “90’lı yıllardaki Dallas dizisinin etkisi daha sonra Türkiye’de çekilen dizilerdeki aile içi sapık ilişkilerde de görülmeye başlandı. Dizilerden sonra da toplumda da görülmeye başlandı. Yani medyada olan bir şey topluma yansıyor.”
Holywood sinemasının içeriğinin tamamen boş olduğu dile getiren Çamlıca, “Cinselliği, bilim kurguyu, fantastik ve şiddeti Holywood sinemasından çıkarın geri hiçbir şey kalmaz. Gençlik yıllarımda Holywood sinemasında Betmen, Heman, Süperman ve şimdi ise Yüzüklerin Efendisi var. Sürekli yeni kahramanlar uyduruyorlar. Niye uyduruyorlar biliyor musunuz? Çünkü insanlığa anlatacakları kahramanlık hikâyeleri yoktur. Ama bizim İslam coğrafyasında insanlığa anlatacak çok örneklerimiz var. Biz bunu sinema dili ile insanlara anlatacak nesiller yetiştiremedik. Yıllarca bir hata yaptık. Televizyon şeytanın işidir dedik ve medyadan uzak durduk. Şeytanın işidir dedikçe, şeytani düşüncesi olanlar orda söz sahibi oldular. Biz oraları boş bıraktık. Biz oraları dolduramadığımız müddetçe medyanın toplumun ifşasının ününe geçemeyiz” dedi.
Çamlıca sözlerini şöyle sürdürdü, “Gençlik dönemi rol model alma dönemidir. Büyüklerden gördüğünü taklit etme dönemidir. 15, 16, 17, 18 yaşlarındaki kişiliği oturmamış gençler kendilerine rol model kişi arayışı içerisindedirler. Biz onlara rol model olacak kişiler çıkaramazsak var olanları taklit ederler. Onun için anne ve babalara yaptığım konferanslarda bazen söylüyorum. Biz gençlere Hz. İsmail’i sevdiremezsek, elin oğlu gençleri İsmail YK’nın hayranı yapar. Biz gençlere Hz. İbrahim’i sevdiremezsek, bugünkü gençler İbrahim Tatlıses’in tüm parçalarını ezbere bilirler. Biz gençlere Nuh’u (A.S) ve mücadelesini anlatamazsak, bugün bu gençler Titanik filmini çok iyi bilir ama Nuh’u (A.S) tanımazlar. Var olan medyayı eleştirirken alternatifini üretemediğimiz bir şeyin yok edemeyeceğimiz gerçeğini unutmamak lazım.” (Osman Öksüz-İLKHA)