İki gün önce alabora olan bottan denize düşerek boğulan ve cesetleri Bodrum sahline vuran minik aylan ve diğer göçmenlerin yaşadıkları acı trajediye dikkat çeken akademisyenler, yaşanan bu büyük insanlık dramı karşısında Avrupa’nın tavrının tam bir insanlık ayıbı olduğunu söyleyerek gösterilen duyarsızlığa tepki gösterdi.
Bu ölümlerin en büyük sebebinin yaşanan savaşlar olduğunu ve bir an önce durdurulması konusunda herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini belirten akademisyenler, BM’den bir şey beklemenin de anlamsız olduğunu ve tek çarenin Müslümanların bir araya gelerek sorunlarını diyalog yoluyla çözmesi olduğunun altını çizdi.
Batının son yıllarda demokrasi ve barış sözcüklerinin arkasına sığınarak İslam dünyasında katliam yaptığını belirten Gazeteci-Sosyolog Mehmet Guli Aslan, şu sözlerle tepkisini ortaya koydu:
“Batılı dediğimiz ülkelerin eliyle son yüz yılda özellikle İnsan hakları, demokrasi ve barış kelimeleri adeta katledildi. Özellikle İslam ülkelerine, bu kelimelerle kendilerini kamufle ederek insan katliamını, despotluğu ve savaşı soktular. Medeniyet! inşa ettiklerini söylenen devletler, Başta Suriye olmak üzere Filistin dâhil tüm İslam coğrafyasına kan ve gözyaşı dışında bir şey vermemiştir.”
“Bir sokak köpeği için ayağa kalkan medeni! Batı nerede?”
Sahile vuran çocuk cesedinin aslında Allah’ın vicdanları körelmiş toplumlara bir mesajı olduğunu ifade eden Aslan, “ Batının menfaatlerine bir zarar geldiğinde ortaya çıkan Birleşmiş Milletler acaba Suriyeli mülteciler denizlerde boğulurken neredeydi? BM ‘nin mülteci hakları Müslümanlar için geçerli değil mi? Bir sokak köpeği için ayağa kalkan medeni(!) dünya Suriye’de, Filistin’de ve çeşitli İslam ülkelerinde her gün hunharca katledilen çocuk, kadın ve yaşlılar için neden kılını kıpırdatmaz?” ifadelerini kullandı.
“Tek kurtuluş yolunun Müslümanların vahdeti”
Birçok Arap ülke liderlerinin emperyalist güçlerin kendilerine tahsis etmiş olduğu makam ve saltanatlarının ellerinden gitmemesi için batıya kuklalık yaptığını söyleyen yazar Mehmet Emin Kuş, yaşanan bunca zulme karşı Müslümanların sessiz kalmasının sebebinin İslam’ın özünden uzaklaşılması olduğunu belirtti.
“Müslümanlar kendi aralarında bir ümmet birliği oluşturmayıp böyle bölük pörçük kaldıkça daha çok bebekler kıyıya vurur” diyen Kuş, tek kurtuluş yolunun Müslümanların vahdeti olduğunun altını çizdi.
“BM hiçbir savaşa ve zulme mani olmamıştır”
BM’nin kurulduğu günden bu yana yeryüzünde yaşanmış hiçbir savaş ve zulme mani olmadığını söyleyen Kuş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Çok sıkıştıkları anda sadece kınama ile yetinmişlerdir. BM’nin bir yaptırım gücü yoktur. Bugüne kadar BM’nin herhangi bir cezai işlem yaptığını duymadım. BM sadece tepkiler tavan yaptığında bazı yerleri hareket geçirerek dünya kamuoyunun gazını almak için bir takım görüşmeler yapar ki, o da hiçbir derde deva değildir. Zulüm aynen devam eder.”
“Tek çıkar yol savaşların durması barışın tesis edilmesidir”
Minik Aylan’ın ölümüne Suriye’de yaşanan savaşın neden olduğunu ifade eden Aktivist Seyfettin Gündüz ise, Suriye konusunda yürütülen politikaları eleştirdi.
Suriye savaşının başladığı günden bu yana sorunun silahla değil diyalog yoluyla çözülmesi gerektiği hususunun birçok camia tarafından defalarca dile getirildiğini belirten Gündüz, “Esed’in silahla gitmesini tavsiye edenler artık çıkarlarından mıdır, yoksa politik midir? bilmiyorum ama sürekli ‘silah ve savaş’ dediler. Aynı çevreler PKK’nin silahını enselerinde görünce ‘diyalog yoluyla barış’ diyorlar. İnsan şunu soramadan edemiyor: Neden Türkiye için barış da, Suriye için savaş? Eğer Suriye sorunu barışçıl bir yolla çözüme kavuşursa o zaman bu ölümler de bitecektir.” diye konuştu.
Minik Aylan’ın ölümünün İslam ümmetinin içerisinde olduğu çıkmazın bir göstergesi olduğunu ifade eden Gündüz, İslam ülkelerindeki ihtilaflardan çıkan savaşlardan dolayı kaçan çocukların kurtuluşu batıda aradığına dikkat çekti.
Gündüz, “Aslında bu minik yavrumuzun ölümü tüm Müslümanların alnında kara bir lekedir ki, Müslümanlar bugün birbirilerinin hatasını affetmiyor ve bir araya gelemiyor. Tüm Müslümanlar kendilerini sorgulamalıdırlar.” şeklinde konuştu. (Osman Gülebak-İLKHA)