Mısır devrimi Mursi ile hedefine doğru ilerliyor

Mısır’da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi tarihe geçecek çok önemli kararlara imza attı.Kimsenin beklemediği bu cesur kararlar Mısır halkı ve dünya Müslümanları arasında sevinç ve umut yaratırken, İsrail başta olmak üzere İslam’a düşman tüm çevrelerde korku ve paniğe neden oldu.

Mursi, göreve gelmesinin üzerinden daha iki ay geçmemişken çok önemli kararlar aldı ve şüphesiz bu son Askeri Konseyi feshi, generalleri emekliye sevk ederek yasama ve yürütme yetkilerini elinde toplaması kararı, tarihi ve stratejik bir öneme sahip olması yanında zamanlaması açısından da isabetli ve dikkat çekicidir.

Mursi, kelimenin tam anlamıyla bir “devrim” yaptı. Daha doğrusu 25 Ocak 2011’de halkın yaptığı devrimi hedefine ulaşacak yola koydu. Eski diktatör Mübarek’in devrilmesinden bu yana Mısır’ın idaresini elinde tutan Askeri Konsey ve onun pir-i fani denilecek kadar yaşlı generali Tantavi, Mısır devriminin hedeflerini gerçekleştirmesi önünde en büyük engellerden biriydi. Yapılan seçimlerden sonra Halk Meclisini fesh edip halkın oylarıyla seçilen Cumhurbaşkanı Mursi’nin de yetkilerini tırpanlayan uygulamalarla istikrarsızlık ve çatışmanın odağı haline gelmiş bu Askeri Konsey’in fesh edilmesi Mısır ve halkı için yapılmış en büyük iyilik ve hayırdır.

Mursi eski rejim kalıntısı ve taraftarı bu mihrakları temizlemeden bir şey yapamayacağının farkındaydı zaten. Bunun için uygun zamanı da seçerek cesur bir karara imza attı. Karar gerçekten cesur bir karardır çünkü asker-sivil ilişkilerinde dünya ölçeğinde örneği görülmemiş bir karardır. Örneğin Türkiye’de demokratik hayatın üzerinden yarım asırdan fazla zaman geçmesine rağmen askerin etkisi ve yetkisi hala devam etmektedir. Kimse kendilerine karışamamakta, hesap soramamaktadır.Üç dönem halkın kahir ekseriyetinin oylarıyla iktidarda bulunan Ak Parti ve lideri Erdoğan, askere karşı olunması gereken yere ve seviyeye henüz gelememiştir.PKK ile süren çatışmalarda her gün kayıplar veriliyor ama şimdiye kadar bunun hesabını generallere soran siyasi bir irade olmadı. Mursi ise, Sina’da Mısır askerlerine yapılan saldırı üzerinden bir hafta geçmeden generalleri emekliye sevk etti.

Aslında Sina’da Mısır askerlerine yapılan saldırı İsrail ve işbirlikçilerinin komplosuydu. Mursi’yi zora sokmak ve itibarını zedelemek istediler. Hatta Mursi tepkiler üzerine ölen askerler için düzenlenen cenaze merasimine bile katılamamıştı. Her şerde bir hayır olur. Bu olay da Mısır halkını üzdü, ama peşinden büyük bir hayır getirdi.

Mursi’nin aldığı bu kararlar bölgenin çıbanbaşı olan Siyonist İsrail’de tam bir deprem etkisi meydana getirdi. Otuz iki yıldan beri, yani Mısırla Camp Davit anlaşmasını imzaladıktan bu yana Arap dünyasının en büyük gücü Mısır’ı saf dışı bırakıp istediğini yapan saldırgan ve işgalci yapı şimdi panikte. İsrail basınına yansıyan sivil ve askeri yetkililerin demeç ve beyanları karamsarlık ve korku dolu.

Mursi içeride aldığı bu cesur ve doğru kararlarıyla Mısır halkının kendisine olan desteğini de arttırdı.Seçimler esnasında kendisine karşı olan çevreler bile onun bu kararına destek verdiler.Bu, artık Mısır devrimi geçirmekte olduğu geçiş sürecini daha az tehlike ile atlatacak demektir.Evet henüz tehlike tamamen geçmemiştir.Mısır’ı eski dönemdeki gibi görmeye alışık İsrail ve Amerika içerde ve dışarıda Mursi’ye engel çıkarmaya devam edeceklerdir.

Cumhurbaşkanı Mursi Mısır’ı bölgesi ve Arap dünyasında olması gereken yere getirmek için gerekli diğer adımları da atacaktır. Bu babta Mursi’nin yaptığı dış ziyaretler de isabetli ve dikkat çekicidir.Mısır’ın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıları aşması için ilk dış ziyaretini Suudi Arabistan’a gerçekleştirmişti. Kadir gecesi Mekke’de yapılan İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısında Mursi ile Ahmedinecat samimi kucaklaşmalarıyla iki ülke ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılacağı mesajını verdiler.Zaten daha sonra yapılan açıklamada Mursi’nin bu ayın sonunda gerçekleçtireceği Çin ziyareti dönüşünde Tahran’ı da ziyaret edeceği açıklandı.Bölgenin ve İslam dünyasının bu her iki ülkesi arasında oluşacak yakınlaşma ve diyalog bölge sorunları ve özellikle Suriye sorununun çözümünde yeni gelişmeleri beraberinde getireceği bekleniyor.Mısır’ın Suriye konusunun çözümü sadedinde Mısır,Suudi Arabistan,Türkiye ve İran’ın katılacağı bir çözüm önerisinden de söz ediliyor.Mursi ve Mısır’ın yeni politikalarının İslam ümmetine hayır ve başarılar getirmesi dileğiyle.