Mısır halkının iradesi kendisini kabul ettirecektir

Mısır'da halkın iradesini yok sayarak meşru yönetimi deviren darbecilerin halka büyük zulümler yaptığını belirten "Darbeye Karşı Koalisyon İttifakı" yetkililerinden İslam Ğamri, "Allah'ın izniyle halkımız idareyi bu darbecilerden alıp, hak olan yere iade

İSTANBUL - 3 Temmuz 2013 tarihinde, Mısır’da ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’ye karşı yapılan askeri darbenin ardından, halkın darbeci yönetime karşı gerçekleştirdiği protestolar artarak devam ediyor. Mısır’daki son gelişmeleri değerlendiren Darbeye Karşı Meşru Yönetimi Destekleyen Koalisyon Yetkililerinden İslam Ğamri, Mısır’da yapılan askeri darbenin ardından sosyal ve ekonomik alanda en zor dönemini yaşadığına dikkat çekerek, “Darbecilerin halka büyük zulümler yaptığını, ancak Mısır halkının direnmeye devam ettiğini” söyledi.

 

Mısır’ın son durumu hakkında İslam Ğamri ile gerçekleştirdiğimiz röportajın tamamı:
Mısır’ın son gelişmeler hakkında bize bilgi verir misiniz? Darbeciler ülkede istikrar sağlayabildi mi?
Mısır şu an ekonomik ve sosyal yönünden sıkıntılar içindedir. Bu durumu daha iyi anlamayabilmek için darbecilerin komutanı Sisi’nin yaptığı son konuşmada, ‘Mısır ekonomik olarak en sıkıntılı dönemden geçiyor. Yetkililerin araba ve yakıt bulamadığından araba dahi kullanmadıklarını, ülkenin yaşanabilir olması için vatandaşların vergilerini artırıp, bağışlarını çoğaltmasını gerektiğini hatta şu an ülke dışında olan vatandaşların mallarına bile vergi dayatmanın gerekli olduğunu ve böylece ekonomiyi kalkındırmayı düşünüyoruz’ diyerek, Mısır’daki durumun ne kadar zor olduğunu gözler önüne serdi.

 

Darbeciler: Mısır’ı idare edemiyoruz
Darbeciler göstermemeye çalışsa bile sıkıntılar içindedirler. Her ne kadar göstermemeye çalışsalar bile, Şu an Mısır sivil bir isyanla karşı karşıya bulunuyor. Okullar tatil edilmiş, öğrenciler imtihanlara giremiyor. Ekonomik olarak zor durumda olmalarıyla birlikte emniyette de tanklara, ağır silahlara ve helikopterlere, keskin nişancılara rağmen darbeciler ülkeyi idare edemiyor ve durumu kontrollerine alamıyorlar. Sisi bir açıklamasında, ‘Mısır’ın ölüm döşeğinde olduğunu’ itiraf ediyor. Yine darbeci Biblavi hükümetinin bazı bakanları da, durumu idare etmekte aciz kaldıklarını, ayrıca, darbecilerin yeni kurduğu Mahleb hükümeti de durumu idare edemediklerini açık bir şekilde itiraf ediyor. Mısır’da meydanlarda olan devrimciler sebatla, darbecileri düşürmek için ısrar ediyorlar. Biz koalisyon olarak Mısır halkına güveniyoruz. Allah’ın izniyle halkımız idareyi bu darbecilerden alıp, hak olan yere iade edecektir.
 

 

Öğrenciler direnişimizin en güçlü simgesidirler
Ülke içerisinde öğrenci protestoları devam ediyor. Bu protestolar ne aşamada bundan bahseder misiniz?

Biz öğrencileri devrimin kalbinde görüyoruz. Şu an Mısır’ın bütün üniversitelerinde özellikle de Ezher Üniversitesi’nde genç öğrenciler sebatla direnişlerini sürdürüyorlar. Ezher’in bu direnişte farklı bir yeri vardır. Ezher daha önce tarihte yabancı işgallere ve sömürülere karşı durduğu gibi, şu an da darbecilerin karşısında duruyor. Bunun için darbeciler bilinçli olarak öğrencilerin eğitimlerini sekteye uğratıyor. Onların derslerini rahat bir şekilde sürdürmesine olanak tanımıyor. Bizler öğrencilerin ve hürlerin direnişlerini destekliyoruz. Bu öğrenciler Allah’ın izniyle darbecilere karşı duruşumuzun en güçlü simgesi olacaklardır.
 

 

Şayet Mısır’da bir seçim olursa koalisyonun tutumu ne olacaktır? Bize biraz bu durumdan söz eder misiniz?
Biz Mısır’da yapılacak seçimleri yok hükmünde sayıyoruz. Çünkü darbeciler halkın iradesine kesinlikle saygı duymayacaklardır. Bunlar başbakanlık, cumhurbaşkanlığı, referandum seçimlerine saygıları yok ve halkın iradesini kabul etmezler. Bunlar ancak darbeye, zorlamaya ve ümmetin iradesini yok saymayı meşru görürler. Bunlar halkın seçtiği ve ümmetin desteklediği birini darbeyle indirdiler. Onu destekleyenleri öldürdüler. Sonra da pişkince seçimlerden bahsediyorlar. Bunlar Sisi’yi seçseler de, seçmeseler de başkasını kabul etmezler. Koalisyon olarak resmi bir şekilde şunu söylüyoruz: Batıl üzere bina edilecek olanı da, batıl görüyoruz. Bunun için onları kesinlikle tanımayacak ve meşru görmeyeceğiz.
 

 

Koalisyonun çalışmaları nasıl gidiyor?
Mısır’da darbeye karşı kurulan koalisyon halkın yanında kabul ediliyor ve oradaki sivil direnişi yönetiyor. Darbeyi düşürmek için barışçıl ve siyasi çalışmalarını sürdürüyor. Yine çeşitli barışçıl vesilelerle devrimcilere geniş çalışma alanları oluşturmaya çalışıyor.

 

Suudi ve bazı Arap devletlerin size karşı tutumları nasıl bunu biraz değerlendirir misiniz?
Biz halk ve hükümetleri bir birinden ayırıyoruz. Suudi, Bahreyn ve BAE gibi diktatör hükümetlerin sergiledikleri tavır, halklarının tavrı değildir. Çünkü Suudi halkı, Bahreyn halkı ve BAE halkı bizi destekliyor. Ancak hükümetleri bize karşı bir tavır sergiliyorlar. Bu üç ülkenin meşruluğa ve mazlumları destekleyen Katar’a karşı sergiledikleri tutuma şaşkınlık duymadık. Bundan da anlıyoruz ki, Sisi yaptığı darbeyi bu üç ülkenin emriyle gerçekleştirdiğini, yine darbeden önce de Sisi’ye destek verenlerin bunlar oldukları anlaşılıyor. Ancak onlar amaçlarına ulaşamayacak, halkın iradesi kendisini kabul ettirecek; bu darbecilerle işbirlikçi zalimlerin sonu olacaktır.

 

Son olarak Mısır’daki mahkemelere bakışınız nasıl, yani bunlar tamamı ile darbeyi yapanların kontrolünde midir?
Öncelikle açıkça söylüyorum, biz Mısır’daki mahkemeleri tanımıyoruz. Bu mahkemeler adeta diktatörlerin bir tiyatro ve oyun sahnesinden başka bir şey değildir. O mahkemelerin başında bulunan hakim ve savcıların tamamı Hüsnü Mübarek zamanından kalmadır. 30 yıldan beri diktatör Mübarek’e karşı duranlardan intikam almışlar. Şu anda da halen aktif halde görevlerini sürdürüyorlar. Elbette, verdikleri zalim hükümlere razı olmamız düşünülemez. Biz onları ve hükümlerini tanımıyor, kabul etmiyoruz. Çünkü bu mahkemeler tamamen batıl üzerine inşa edilmiştir. Bunların tarihleri yalanlarla, sahtekârlıklarla doludur. Onlar sadece cellatlardır ve kendilerine ne talimat verilirse onu yerine getirirler. Bundan başka bir yetkileri de yoktur.   (Mücahid Temel, Erkan Yavuz - İLKHA)

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.