Müslüman Kardeşler liderliğinde cuma günü Muhammed Mursi yönetimine destek amacıyla düzenlenen ve on binlerce kişinin katıldığı gösteriden sonra ülkenin pek çok kentinde Mursi karşıtları ve yandaşları arasında kanlı çatışmalar yaşanıyor. Geçtiğimiz hafta Mursi'ye destek veren Cemaat-i İslami mensubu bir kişi karşıtlar tarafından öldürülürken, Mahalle kentinde de önceki gün yaşanan çatışmalarda iki kişi yaralandı.
ZAMAN'da yer alan habere göre; 30 Haziran'da yapılacak kitlesel gösteriler öncesi başta Selefiler olmak üzere İslami partiler ağırlıklı olarak Mursi'ye destek verirken, başını Amr Musa, Muhammed Baradey ve Hamdin Sabbahi'nin çektiği muhalif cephe ise Mursi'nin derhal görevini bırakmasını istiyor. Pek çok sivil toplum kuruluşunun da destek verdiği Mursi karşıtı kamp, yaklaşık iki haftadır imza kampanyaları düzenliyor ve topladıkları imzaların 15 milyona ulaştığını iddia ediyor.
Buna karşın Mursi taraftarları da ‘tecerrüt-soyutlanma' sloganıyla düzenlediği imza kampanyalarında en az muhalif cephe kadar imzaya ulaştıklarını öne sürüyor. Gösteriler sırasında ordu ve polisin takınacağı tavrın nasıl olacağı merak edilirken, Mısır Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi ordunun olayları 'dikkatle izlediğini' ifade etti. Sisi, tarafsızlıkları gereği olaylara müdahale etmediklerini, ancak 'ordunun ülkenin karanlık bir tünele girmesine seyirci kalmayacağını' söyledi.
Mübarek rejimi döneminde yönetimle ters düşmemeye çalışan ancak Mursi yönetimine mesafeli duran kilisenin, taraftarlarının gösterilerde yer alıp almama konusunda özgür olduklarını açıklaması, Ezher'in de yönetim karşıtı gösterilerin taşkınlık olmadıkça düzenlenebileceğini açıklaması gösterilere büyük halk desteğinin gelebileceği şeklinde yorumlanıyor. Ancak özellikle eski rejim kalıntılarının gösterilerde başrol oynaması durumunda çok kanlı çatışmaların yaşanmasından korkuluyor. Son olarak Baradey'in eski rejim mensuplarına sıcak mesajlar göndermesi muhalefetle Mübarek yandaşlarının bundan sonraki süreçte birlikte hareket edecekleri yorumlarına yol açıyor.
Muhalifler, geçtiğimiz yıl 30 Haziran'da cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan Mursi'nin ülkeyi kaosa götürdüğünü ve mevcut sorunları daha da derinleştirdiğini öne sürerek koltuğunu derhal terk etmesini istiyor. Mursi ise dört yıllık süreyle göreve geldiğini belirterek ancak seçimle bu durumun mümkün olabileceğini ifade ediyor. Müslüman Kardeşler, Mursi'nin görevini bırakması durumunda ülkenin çok daha büyük bir kaosa sürükleneceğini, ordunun iktidarı devralmasından başka bir yolun kalmayacağının altını çiziyor.