Darbe rejimi tarafından tutulduğu cezaevinde yaptığı bir konuşmanın videosu yayımlanan Biltaci, darbeye ve 'darbenin artıkları üzerinden kurulan yeni düzene' ilişkin karşıt tavırlarını koruduklarını ve buna devam edeceklerini söyledi.
Biltaci, “Her insanın hatası vardır, hatalarımızı bir kez daha tekrarlamayacağız, çok şey öğrendik. Bizim hatamız güvenmemiz gereken insanlara ve birimlere güvenmekti. Bu halka yönelik kurulan bir komploydu. Bu komplo, halkın ve bu vatanın bağımsızlığını ve yüceliğini engellemek üzere düşmanın elindeki malzeme oldu” şeklinde konuştu.
“Hayatımızdaki duruş ve tavırlarımızı gözden geçirdiğimizde hepsinin Allah katında onur, şeref ve iftihara dönüştüğünü göreceğiz” diyen Biltaci, "Yaptıklarımızdan pişman olmayacağız, aksine şeref hanemize yazarız. Allah’ın bizim için takdir ettiğine de razıyız ve mutluyuz” dedi.
Biltaci, 3 Temmuz 2013’teki darbenin mimarı, Cumhurbaşkanı Abdülfettah Sisi’yi ve dönemin içişleri Bakanı Tümgeneral Muhammed İbrahim’i suçlayarak, Rabia meydanında aralarında kızı Esma’nın da bulunduğu iki bin insanın ölümünden sorumlu tuttu.
Giza Ceza Mahkemesi, 19 Mayıs tarihinde aralarında Muhammed Biltaci’nin de bulunduğu diğer İhvan liderlerinin mahkeme dosyalarını, İstikame Mescidi olayları olarak bilinen davada haklarında verilen idam kararlarını gözden geçirmek üzere müftüye göndermişti.
Kahire Ceza Mahkemesi ise Nisan ayında Biltaci’yi ayrıca İttihadiye olayları olarak bilinen davada 1 yıl hapis cezasına çarptırmıştı.
İhvan üyeleri ve liderleri hakkında verilen idam cezaları ve ağır hapis cezaları uluslararası insan hakları örgütleri tarafından kınanmıştı.
Al Jazeera