Tesettürün İslam’ın şiarı ve sembolü olduğunu söyleyen Molla Mehmet Sait Yaz, yaz aylarının gelmesiyle beraber tesettüre daha çok dikkat edilmesi gerektiğini, sadece bayanların değil erkeklerinde tesettüre bürünmesi gerektiğine dikkat çekti.
Kur ’an'da Allah’ın önce erkekleri uyardığına vurgu yapan Yaz, öncelikle erkelerin kendilerini ve gözlerini haramdan sakındırması gerektiğini, kadınların da tesettüre bürünmesi gerektiğini söyledi.
Allah’ın tesettür ile Müslümanları terbiye ve talim ettiğine dikkat çeken Yaz, “Açık saçık olan bir bayan, erkeleri haram işlemeye teşvik etmektedir. Hem kendisi açık olduğundan dolayı günah kazanıyor, hem de başka insanların da günah kazanmasına sebep oluyor.” dedi.
Tesettürün, vücut hatlarını örtmek, gizlemek anlamına geldiğini, bunun için de bol bir elbise ve örtü giyilmesi gerektiğini dikkat çeken Yaz, şeffaf elbise olmaması, ayrıca insanların dikkatini çekecek elbiselerin giyilmemesi gerektiğini vurguladı.
“Tesettüre gelenek olarak değil, Allah’ın emri olarak bakılması gerekir”
Yaz, “Bayan belirli hesaplar yapıp örtünüyorsa bu ona sevap kazandırmıyor. Yazın sıcağına rağmen bir bayan örtünüyorsa bunu Allah için yaptığından dolayı elbette ki büyük sevap kazanıyor. Tesettüre gelenek olarak değil, Allah’ın emri olarak bakılması gerekir. Bu konuda Müslümanlar Peygamberi ve ailesini kendilerine rehber edinmelidir." diye belirtti.
Tesettürün bir şiar ve sembol olduğunu söyleyen Yaz, “Tesettürün özüne bakıldığı zaman bir parça bezden ibarettir. Ama ilahi emri temsil ettiğinden dolayı çok değer iktisap etmektedir. Mesela bayraklar bir parça bezden ibarettir. Ama insanların bağımsızlığını ve hürriyetlerini temsil ettiği için büyük bir değer kazanıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Çocuklara küçük yaşlardan itibaren tesettürün benimsetilmesi gerektiğine vurgulayan Yaz, “Daha sonra esen suni rüzgârlardan etkilenmesinler. Bu konuda özellikle olumsuz rüzgârlar estirilmek isteniyor zaten. Toplum itikadî ve ahlakî değerlerden uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Bu konuya 'Müslümanım' diyen insanların dikkat etmeleri ve herkesin kendi üzerine düşeni yapması gerekiyor.” şeklinde konuştu.
“Tesettür bayanı harici kötülüklerden korur”
Tesettürle ilgili görüşlerini dile getiren İHL öğrencisi Büşra Aydın, tesettürün amacının bayanı harici kötülüklerden korumak olduğunu belirterek, bir bayanın zarar görmemesi için mutlaka tesettüre bürünmesi gerektiğini söyledi.
Yaz aylarının gelmesiyle beraber bayanların giyim kuşam konusunda daha dikkatli olması gerektiğini belirten Aydın, “Bayanlar vücut hatalarını belli etmeyecek şekilde giyinmesi lazım. Koyu renkler sıcağı çekmesine rağmen giyilmesi daha uygun olur.” dedi.
Tesettürün çok farklı noktalara çekilmek istendiğine işaret eden Aydın, "Son yıllarda mağazalarda satılan giyim tarzları çok farklı ve bu tarzlar tesettürün dışına çıkmaktadır. Tesettür daha çok güzelliği belli etmek değil, güzelliği örtmektir.” dedi.
“Müslüman bir bayan, tesettürüyle topluma örnek olmalıdır"
Tesettürün amacının kadınları korumak olduğunu belirten Beyza Aktay adlı öğrenci ise, “Her şeyin bir koruması olduğu gibi kadının da koruması tesettürüdür” diyerek, Kur’an da adı zikredilen kadınların, edebine, iffetine ve tesettürüne dikkat ettiğinden dolayı Allah’ın kendilerini yücelttiğini söyledi.
Son yıllarda özellikle tesettürün rayından çıktığına dikkat çeken Aydın, bayanların tesettüre dikkat etmediğini ve sadece baş kısmından kapandıklarını, bu şekil bir örtünmenin ise yanlış olduğunu söyledi.
Müslüman bir bayanın topluma örnek olması gerektiğini ifade eden Aydın, Müslüman bayanların üzerine düşen görevi ve yapması, tesettürüyle tebliğ görevini yerine getirmesi gerektiğini belirterek, "Müslüman bir bayanın tesettürüyle topluma örnek olması gerekir." dedi.
“Tesettürün amacı dikkat çekmemek”
Allah’ın tesettürü insana farz kıldığını söyleyen Merve Elmacı da şu şekilde konuştu:
"Allah bize örtünmeyi farz kılmıştır. Dünyanın ve toplumun gittikçe bozulduğu bir dönemde yaşamamıza rağmen Allah’ın istediği ve farz kıldığı bir şekilde davranmamız gerekir.
Bayanların giyimlerinde dikkat çekmemesi gerektiğine vurgu yapan Elmacı, “Hz Aişe annemiz yaşlı gözükmek ve dikkat çekmemek için nasıl ki yüzünü kapatıp sırtına taş koymuşsa, bizler de Hz Meyrem, Hz. Fatıma ve Hz. Aişe gibi yaşamamız gerekir.” ifadelerini kullandı. (Yunus Sırat, M. Sıddık Bilge-İLKHA)