Ülkenin bir çok kentinde hem Mursi karşıtı hem de Mursi yanlısı gösteriler yapıldı, yer yer gruplar arasında çatışmalar yaşandı.
İsmailiye ve Port Said kentlerinde Müslüman Kardeşler'e ait parti binaları ateşe verilirken, İskenderiye'deki gösteriler sırasında da çatışmalar çıktığı bildiriliyor.
Muhalif grupların İskenderiye'de Müslüman Kardeşler'in Özgürlük ve Adalet Partisi binalarını bastığı, sandalyeleri, kitapları pencerelerden fırlattıkları kaydediliyor.
Kahire'de ise iki koldan yürüyüşe geçen Cumhurbaşkanı Mursi karşıtı göstericilerin Tahrir meydanına ulaştıkları bildiriliyor.
Bugünkü gösteriler Mısır'da muhalefetin bir çok kanadını biraraya getirdi.
'Mursi Mübarek, devrim her yerde'
Göstericiler anayasayı yazmakla görevlendirilen Kurucu Meclis'in dağıtılmasını ve yeniden ulusal bir diyalog başlatılmasını talep eden döviz ve pankartlar taşıyorlar.
Bir yandan da "Mursi, Mübarek, devrim her yerde" sloganları atılıyor.
Resmi Mısır devlet ajansı MENA'nın haberine göre Kahire'nin Muhammed Mahmud sokağında yaşanan çatışmalarda yaralanan üç kişi hastaneye kaldırıldı.
Mursi yandaşları ise Cumhurbaşkanlığı sarayı önünde gösteri yapıyor.
Cumhurbaşkanı Mursi bugün Kahire'deki bir camide yaptığı konuşmada "Allahın izniyle ilerliyoruz. Yolumuzda kimse duramaz" dedi. Mursi kararlarını herkese danışarak aldığını savunarak, "Zafer net bir plan olmadan kazanılamaz. Benim sarih bir planım var" diye konuştu.
Dün bir ortak basın toplantısı düzenleyen önde gelen muhalif siyasetçiler Muhammed El Baradey ve Amr Musa ile Avukatlar Sendikası Başkanı Sami Aşur, Mursi’yi yasama, yürütme ve yargıyı tek elde toplamakla eleştirdiler.
Muhalif liderler "Bütün Mısırlıları Mısır'ın meydanlarında protestoya çağırıyoruz" diyerek eyleme çağırdılar.
Mursi'nin ilan ettiği düzenlemelere göre Cumhurbaşkanı'nın kararları hiç bir kurum hatta yargı tarafından bile denetlenemiyor ve yeni anayasayı hazırlamakla görevlendirilen kurucu meclis de denetimden muaf kılınıyor.
Mübarek zamanında atanmış başsavcıyı görevden alan Mursi buna ek olarak, eski lider Hüsnü Mübarek'in devrilmesiyle sonuçlanan gösteriler sırasında halka saldıran ve çok sayıda kişinin ölümünden sorumlu tutulanların da yeniden yargılanmasını emretti.
Muhalefet liderlerinden Nobel barış ödülü sahibi, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu eski başkanı Muhammed el Baradey, Mursi'nin kendisini Mısır'ın "yeni firavunu" ilan ettiğini söyledi.
Diğer muhalefet liderleriyle ortak basın toplantısı düzenleyen El Baradey, Mursi'nin yeni kararnamesini "meşruiyete ve devrime çok kötü sonuçlar doğurabilecek büyük bir darbe" diye niteledi.
22 Kasım Kararları
- Göstericilerin öldürülmesi ya da göstericilere karşı şiddet kullanılmasına ilişkin bütün soruşturmalar yeniden yapılacak ve bu konularda suçlananların mahkemeleri yeni baştan görülecek.
- Muhammed Mursi'nin göreve gelmesinden sonra yayınlanan hiç bir anayasal deklarasyon, yasa ve kararname herhangi bir kişi ya da siyasi veya resmi kurum tarafından iptal edilemeyecek, bunlara karşı itiraz yolu da kapalı olacak.
- Cumhuriyet başsavcısı cumhurbaşkanı tarafından dört yıllık bir süre için atanacak ve en az 40 yaşında olacak.
- Kurucu meclise yeni anayasayı hazırlaması için verilen süre iki ay uzatılacak.
- Kurucu meclis ya da parlamentonun üst meclisi Şura Konseyi hiç bir yargı mercii tarafından lağvedilemeyecek.
- Cumhurbaşkanı devrimi, ulusal birliği korumak ya da ulusal güvenliği sağlamak için gerekli gördüğü her önlemi almaya yetkili olacak.
Baradey'e göre, bu kararlar aslında Mursi'yi kanunların üzerinde kılıyor.
Baradey, Twitter hesabında da "Mursi bugün tüm devlet gücünü eline geçirdi ve kendisini Mısır'ın yeni firavunu olarak atadı. Devrime indirilen bu büyük darbenin vahim sonuçları olacaktır" mesajını verdi.
Muhalefet içindeki önemli isimlerden Wail Honim de yeni kararlar üzerine "Devrim iyi bir diktatör bulunsun diye yapılmadı. Devrimci kararlarla diktatörce kararlar arasında fark var" diye konuştu.
Anayasa Mahkemesi Başkan Yardımcısı Tehani el Cibali ise İspanyol haber ajansı Efe'ye, "Mursi'nin artık gayrimeşru Cumhurbaşkanı" olduğunu söyledi.
Mısır Hakimler Birliği, Mursi'nin kararlarını görüşmek için acilen toplandı. Birlikten yapılan açıklamada, "Hukuk devleti tehlikede" denildi.
'Devrim güvence altına alınıyor'
Fakat Mursi yandaşları, yeni kararları, devrimin güvence altına alınışı olarak değerlendiriyor ve savunuyorlar.
Dün gece Kahire'deki Yüksek Mahkeme önünde binlerce Mısırlı kararnameyi kutladı.
Mursi'nin Müslüman Kardeşler Partisi'nin sözcüsü Mahmud Hozlan atılan adımı "devrimci ve popüler" diye tanımladı.
Kahire'deki BBC muhabiri Jon Leyne, Salı günü Hamas ile İsrail arasında ateşkese arabuluculuk ederek uluslararası alanda parlayan Mursi'nin bu kararlarının, Mısır içinde yeni mücadelelere yol açacağını belirtiyor.
Geçen hafta Tahrir Meydanı'nda toplanan binlerce kişi, siyasi reformların devamı ve protestocuların öldürülmesinen sorumlu güvenlik görevlilerinin yargılanması talebiyle gösteri yapmıştı.
Leyne, Mursi'nin yeni bir başsavcı atamasının, bu tür gösterileri yatıştırmayı amaçladığını dile getiriyor.
Hüsnü Mübarek döneminden kalma başsavcı Abdülmecid Mahmud'un yerine Talat İbrahim'in atanmasını içeren karar hakkında yargıçların harekete geçip geçemeyeceği merak konusu.
Güvenlik görevlilerini aklamakla suçlanan Mahmud, yeni Cumhurbaşkanı tarafından Vatikan'a elçi olarak atanmıştı.
Ancak Mahmud, mahkemeye başvurarak itiraz etmiş ve kendisini destekleyen yargıç ve avukatlar eşliğinde işine geri dönmüştü.
Şimdi onun yerine atanan Talat İbrahim, geçen yıl protestoculara yönelik saldırılarla ilgili soruşturma ve yargılamaları yeniden ele alma ve daha önce yargılanıp beraat edenleri yeniden yargı önüne çıkarma yetkisine sahip.
Kurucu meclise ek süre
Mursi bu kararları, "devlet kurumlarını temizleme" ve "eski rejimin altyapısını imha etme" amacıyla aldığını ifade ediyor.
Cumhurbaşkanı, yeni anayasayı hazırlamakla görevli 100 kişilik kurucu meclise 2 aylık ek süre tanıyor.
Anayasanın yazımı, meclisin oluşumuyla ilgili itirazlar ve açılan davalar nedeniyle gecikmişti.
Anayasa metni tamamlandığına referanduma sunulacak. Referandumda onaylanması halinde, 2 ay içinde parlamento seçimleri yapılacak.
Anayasa Mahkemesi geçen ay, "mahkemelerin yetkisini kısıtladığı ve yargı işlerine müdahale edildiği" gerekçesiyle ilk anayasa taslağını iptal etmişti.
Nisan ayında çalışmaya başlayan ilk kurucu meclisin çalışmaları, içinde çok sayıda İslamcı olduğu gerekçesiyle mahkeme tarafından durdurulmuştu.
2 ay sonra siyasi partiler, içinde çeşitli eğilimlerden politikacıların, subayların, polis ve yargı temsilcileri ile sendikacıların olduğu yeni bir meclis üzerinde anlaşmıştı.
Ancak, Müslüman ve Hıristiyan din adamlarının da yer aldığı bu meclis de liberalleri tatmin etmedi. Meclisin meşruiyetini sorgulayan 43 ayrı dava açıldı.
Mursi'nin aldığı son kararlar, bu davaları geçersiz hale getirmiş oluyor.
BM'den eleştiri
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları sorumlusu, Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin kapsamlı kararnamesi konusunda kaygılarını dile getirdi.
İnsan hakları sorumlusu Navi Pillay'ın sözcüsü "Bu kararnamenin Mısır'da insan hakları ve hukukun üstünlüğü bakımından doğurabileceği önemli sonuçlar bizi çok kaygılandırıyor" diye konuştu.
Sözcü Rupert Colville Birleşmiş Milletler'in Cenevre'deki merkezinde düzenlediği basın toplantısında, "Ayrıca bunun bugünden başlamak üzere önümüzdeki bir kaç gün içinde büyük istikrarsızlık yaratabileceğinden korkuyoruz" dedi.