Bildiğiniz gibi her Ramazan’ın son cuması Dünya Kudüs Günü… Dünya Müslümanlarıyla birlikte Türkiye Müslümanları da ülkenin dört bir tarafında meydanlara dökülür, kitlesel mitingler, basın açıklamaları yapar, Kudüs’ün kurtuluşu, Mescid-i Aksa’nın esaret zincirlerinin kırılması için dua eder, ilk kıblesinin esaretine gözyaşı döker, bu uğurda mücadele edeceğine dair söz verirdi. Ramazan’ın son cumasında Türkiye’nin en önemli gündemi Kudüs olurdu. Kudüs’ün kurtuluşu için neler yapılması gerektiği konuşulur, tartışılır, Müslüman halkta bu konuda ciddi bir bilinç oluşturulmaya çalışılırdı.
Bu sene ne yazık ki Türkiye Müslümanları olarak meydanlara inemeyeceğiz. Esir Kudüs’ümüzün kurtuluşu için meydanları tekbirlerle inletip bu uğurda canımızı vermeye hazır olduğumuzu haykıramayacağız. Bu sene Dünya Kudüs Günü salgın hastalığın gölgesinde geçecek. O gün evlerimizde kapalı kalacağız.
Ama olsun, bedenlerimiz evlerimizde olsa dahi yüreklerimiz, ruhlarımız Kudüs sevdasıyla dolup taşmalı. Ulaşabildiğimiz herkese ve kullanabildiğimiz tüm imkânlarla Kudüs’ü anlatmalıyız o gün. Bu Cuma gündem yine Kudüs olmalı. Kudüs’ün özgürlüğü için neler yapılması gerektiği konuşulmalı. Müslüman Türkiye’nin yüreği bu Cuma Kudüs için atmalı.
Kudüs davası bu ümmet için davaların anasıdır. En büyük davadır. Ümmetin kurtuluşu, Kudüs’ün kurtuluşundan bağımsız düşünülemez. Kudüs kurtulursa ümmet kurtulur. Kudüs özgürleşirse ümmet özgürleşir.
Kudüs’ün işgalcisi israil, sadece israil değildir. israil demek, Amerika demektir; Avrupa ve tüm varlığıyla Batı demektir. Ümmet, Kudüs’ü özgürleştirebilirse kendisini de özgürleştirmiş olur. israil’i yenebilirse Batı’yı da, Amerika ve Avrupa’yı da yenmiş olur. israil çetesini geldiği yere gönderebilirse, barbar Batı’yı da İslam topraklarından kovar.
israil, Batı emperyalizminin İslam ümmetinin kalbine sapladığı zehirli bir hançer, bir ileri karakol, bir casusluk üssüdür. İslam ümmetinin vahdetinin, birliğinin önündeki en büyük engellerden biridir.
Kudüs davasını, Filistin davasını sadece Filistinlilerin, sadece Arapların davası olarak görüp, “Biz Türk’üz, Kürt’üz, Fars’ız, bize ne Filistin’den, Araplardan? Kendi ülkelerimizin çıkarını düşünmeliyiz.” Diyenler bilerek veya bilmeyerek İslam’a, İslam ümmetine en büyük ihaneti yapmaktadırlar. Emperyalizmin, Barbar Batının çıkarlarına hizmet etmekte, İslam ümmetinin kurtuluş ve vahdetine savaş açmaktalar.
israil’i Yahudiler kurmadı. israil’i Batılılar kurdu. O dönem Batının lider ülkesi konumundaki İngiltere kurdu. Ve ilk günden beri israil’e her türlü desteği veren, koruyup kollayan, israil’in güvenliğini kırmızıçizgileri bilen yine Batılılardır. O yüzden israil demek, Batı demek; israil ile savaş demek, Batı ile savaş demek… Siyonistler; Amerika, Avrupa ve topyekûn Batının İslam dünyasının kalbine gönderdiği terörist bir şebekedir. Batının çıkarlarına hizmet eden haydut bir çete…
israil ile savaş, dinler arası bir savaş değildir. Yahudiler ile Müslümanlar arası bir savaş da değildir. Müslümanların Yahudiler ile Hıristiyanlar ile kitap ehli ile bir işi yok. İsrail ile savaş İslam medeniyetinin, insanlığı esir almış ve tüm dinlere düşman, ateist, kapitalist, emperyalist, barbar Batı uygarlığıyla savaştır.
O yüzden Kudüs davası ümmetin ana davası olmalı. Kudüs davası, Filistin davası ümmetin birlik ve vahdetinin mihver davası olmalı. Ki öyledir elhamdülillah! Ümmetin tüm renkleri, tüm mezhepleri, tüm kavimleri Filistin denilince, Kudüs denilince birlik olmakta, aynı hedefe kilitlenmektedir.
Kudüs kurtulacak inşallah! Kudüs davası ümmeti birleştirecek ve ümmetin kurtuluş, özgürlük ve bağımsızlığı yolunda atılmış en büyük adım olacak inşallah.
Evet, bu Cuma Türkiye’nin yüreği Kudüs için atılmalı. Başta sosyal medya olmak üzere Müslümanların ellerinin ulaşabildiği tüm iletişim araçlarının gündemi Kudüs olmalı.
israil’in yok olacağı ve Kudüs’ün kurtuluş muştusunun yürekleri coşturacağı güzel günlere kavuşma dileğiyle. Dünya Kudüs Gününüz mübarek olsun!