Şanlıurfa’da yaptığı İslami hizmetlerle tanınan Yazar Emine Yüksel, İslam dünyasında yaşanan mezhepsel ayrıkların İslam âlemine kan kaybettirdiğine dikkat çekerek, Müslümanların hakiki manada kardeş olması gerektiğini söyledi.
İlkokuldan başlayarak Müslümanların beyinlerine ABD ve siyonist işgalciler tarafından nifak tohumları ekildiğine vurgu yapan Yüksel, medyanın buna ortak olduğunu söyledi.
Şii ve Sünni’nin birbirine düşman edildiğini belirten Yüksel, “Şialar, Sünniler hakkında olumsuz algı, abartılmış yanlış bilgilerle beyinleri doldurulmuştur. Bunun içinde Sünnilere kin ve nefret içindedirler. Bu nefret ilkokuldan önce başlıyor. Kullandıkları kaynakların çoğu düşmanlık ile doludur. Aynı şekilde Vahhabiler de Şia ve Sünnilere karşı nefretle donatılmıştır. Kullandıkları çoğu kaynak kin ve nefret ile doludur. Yine aynı şekilde Sünnilerde Şia ve Vahhabilere karşı nefretle doldurulmuştur. Kullandıkları kaynakların çoğu bunu desteklemektedir. Onlara göre, Hazreti Ali ve ehlibeyt düşmanı Sünniler, milyonlarca Şii’yi öldürdü ve halen de öldürüyor. Sünnilere göre de Şia, milyonca Sünni’yi öldürdü ve halende öldürüyor. Vahhabilerde hakeza aynen böyledir.” diye konuştu.
Müslümanların arasına nefret tohumlarının ekildiğini vurgulayan Yüksel, “Müslümanların beyinlerine ABD ve israil tarafından nifak tohumları ekilmiştir. Öyle ki bin yıl da geçse bu nefret tohumları bitmeyecek, birbirlerinden hep nefret edeceklerdir. Üç mezhepte karşısındakini din dışı görecek ve hep ‘biz haklıyız’ diyecekler. Üçüne göre karşı taraf ‘kafa kesen, adam doğrayan, kendilerini bir kaşık suda boğmak isteyen’ taraftır. Medyaları da sürekli olarak karşı tarafın zulümlerinden bahsetmektedir Dikkat edin! CIA, KGB, MOSSAD, PGU nefret aşılayan bu olumsuz algılar için medyayı ve din adamlarını kullanmaktadır. Kim, hangi mezhebi en çok dillendiriyorsa; en çok mezhep taassubunu, nefret tohumlarını ekenlerde onlardır. İsimler değişse de düşmanlık bakidir.” şeklinde konuştu.
Müslümanların kardeş olması gerektiğini ifade eden Yüksel, “Hristiyanlar Katolik, Ortodoks ve Protestan olmak üzere üç mezhebe ayrılmalarına rağmen kardeşlikleri sürdürülmektedir. Bu bize büyük bir ders olması gerekmiyor mu? Demek ki kardeş olunabiliyormuş! Biz mi? Biz ise kardeşliği anlattığımız için hepsi tarafından karşı taraftan olmakla ve hainlikle suçlanıyoruz. Ama tekrar ediyorum kan kaybeden İslam âlemi, kazanan ise asıl hainlerdir.” dedi.
İLKHA